| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi (1/283) ve 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi (1/282) ile Sayıştay tezkereleri a)Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı b)Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü c)Meteoroloji Genel Müdürlüğü |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 11 .11.2021 |
İBRAHİM AYDIN (Antalya) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.
Sayın Başkanım, Değerli Bakanım, Bakan Yardımcılarım, saygıdeğer Komisyon üyeleri ve milletvekili arkadaşlarım, çok kıymetli bürokratlar, basınımızın seçkin temsilcileri; hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum.
Bu yıl iklim değişikliği nedeniyle ülkemizin birçok yerinde yaşadığımız afetlerin sarsıcı sonuçlarıyla karşı karşıya kalınmıştır. İklim değişikliğinin sonucunda yaşanan bu afetler sonrası Çevre ve Şehircilik Bakanlığının adının da Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı olarak değiştirilmesi Cumhurbaşkanımız tarafından uygun görülmüştür. Aynı zamanda, Meteoroloji Genel Müdürlüğümüz ve ÇEM Genel Müdürlüğümüz de bu Bakanlığa dâhil olmuştur; hayırlı uğurlu olmasını diliyorum.
Ülkemizin güneyinde yangınlarla mücadele edilirken, kuzeyinde sellerle mücadele edildi, üstelik sadece yangın ve sel değil, bugün farklı farklı bölgelerimizde kuraklığın etkileri de ciddi boyutlarda yaşanmıştır.
Afet süreçlerinde tüm illerimizde çalışmalar yakinen takip edilmiş, devletimiz yaşanan afetlerin izlerini tamamen silinceye kadar vatandaşlarımızın yanında olmaya devam etmektedir. Antalya'da ve Muğla'da da yangınların izlerini silmek için tüm ekiplerle gece gündüz çalışmaya devam edilmektedir.
Antalya ve Muğla'da cumhuriyet tarihimizin en büyük yangınlarıyla karşı karşıya kalınmıştır. 2021 yılı yazında ilk olarak Antalya Manavgat'ta başlayan, daha sonra Muğla, Isparta illeri başta olmak üzere 28 Temmuz-13 Ağustos arasında 54 ilimizde eş zamanlı ve peş peşe toplam 313 orman yangını ve 264 kırsal alan yangını meydana geldi. Manavgat'ta başlayan, Alanya, Akseki ve Gündoğmuş'u etkileyen cumhuriyet tarihimizin yaşanmış en büyük yangınlarında toplam 60.256 hektar orman alanı zarar görmüştür, 59 mahallemizde yerleşim yerleri zarar görmüştür.
En büyük yangınların yaşandığı Antalya ve Muğla illerimizde, yangın afetlerinde 5.485 bina, 10.402 bağımsız bölümde hasar tespit çalışmaları yapılmış, buna göre ağır hasarlı, acil yıkılacak ve yıkık 1.910 bina, 2.863 bağımsız bölüm olduğu tespit edilmiştir; yine, 738 az hasarlı, 14 orta hasarlı bina tespit edilmiştir.
Antalya'da 1.305 köy evi ve 600 ahır, Muğla'da ise 110 köy evi ve 130 ahır olmak üzere toplam 1.415 köy evi ve 730 ahır yapılıyor. Antalya'da ilk etapta 600 ahır ve 1.035 köy evinin ihalesi yapıldı; inşaatlarına başlanmış olup, bunlar bir yıl içerisinde tamamlanacaktır.
Bugün itibarıyla ağır hasarlı ve acil yıkılacak yapıların yıkım işlemleri tamamlanmış olup, vatandaşlarımızın rızasıyla yerinde ve bölgenin dokusuna uygun yeni konutların yapımı gerçekleştirilecektir.
Altyapı çalışmaları için İller Bankası ve Bakanlıkça yerel yönetimlere Muğla'da 14,5 milyon ve Antalya'da 12 milyon lira olmak üzere toplam 26,5 milyon liralık destek yapılmış olup, diğer taraftan Bakanlıkça doğal alanlarımıza yönelik çalışmalar da devam etmektedir.
Muğla'da biyoçeşitlilik zararını tespit ve canlı türlerinin kaybolma riskini ortadan kaldırmak için, Türkiye'de ilk kez uygulanan Ekolojik Restorasyon ve Kurtarma Operasyonu kapsamında çalışmalara devam edilmektedir. Ayrıca, Antalya ve Muğla'da yangın alanlarında bulunan anıt ağaçlara yönelik çalışmalar yapılmış, herhangi bir anıt ağacının yangından etkilenmediği tespit edilmiş, yangın alanında yürütülen çalışmalarla yabani ve evcil hayvanları kurtarma ve tedavi işlemleri yapılmıştır.
Muğla'da meydana gelen yangınlar sonucu denize ulaşabilecek kül ve rüsubat kaynaklı kirliliğe karşı da gerekli tedbirler alınmış, yangın kaynaklı deniz kirliliğine karşı alınacak acil önlemlerin yer aldığı plan kapsamında ilgili kurumlarca çalışmalar yapılmıştır.
Antalya ve Muğla yangın bölgelerinde vatandaşlarımızla birlikte acıları paylaşılmış, inşa edilecek konutlar birlikte tasarlanmıştır. Yangın süresinde ve sonrasında her zaman halkımızın yanında olan Bakanımız Sayın Murat Kurum'a ve diğer Genel Müdürlüklerdeki arkadaşlarımızın hepsine ayrı ayrı, Manavgatlı olarak, Antalyalı olarak şükranlarımı sunuyorum.
Sabahki oturumda Ordu Milletvekilimiz Seyit Torun dedi ki: "On gün çakarlı arabalarla gezdiniz, daha sonra halk sizi göremiyor." Ben her hafta sonu gidiyorum ve gerçekten bir orman mühendisi olarak Türkiye'nin en büyük orman yangınlarını kendi memleketimde yaşadım. Muğla'da Bölge Müdürlüğü yaptığım için orada da uzun süre yangın söndüren birisi olarak çok zor günler geçirdik. Bugünler içerisinde, yangın hâlen devam ederken ikinci gün Sayın Bakanlarımızdan 5 Bakan geldi, Murat Kurum Bakanımız da ilk günden itibaren, yangın bir yandan devam ederken 45 derece sıcak altında ne kadar ev yandıysa, ne kadar yapı yandıysa hepsine, tek tek vatandaşın yanına gitti, yerinde gördü. Yani öyle çakarlı arabalarla falan geçmek yok, yerinde tespit ve anında ne istiyorsa vatandaşımız, o anlık neye ihtiyacı varsa anında görülmüştür. Tabii, orada evi yananların, herkesin ayrı bir hikâyesi vardı. Özelikle orada bir İbrahim amcamız vardı, engelli Ayşe teyzemiz; yangından zor kurtulmuşlar. Orada "Ne isterseniz?" dedi "Şükürler olsun canımızı kurtardık." dediler ve Bakanımız dedi ki: "Sana acilen buraya ev yapacağız." On dokuz günde -bu bir gerçektir- evi yapıldı ve şu an evin içinde oturuyor. Yani orada "Çakarlı arabalarla gezildi, gidildi." diye bir şey yok. Her iş yerinde yapılıyor yani hiçbir sıkıntı şu anda gözükmüyor. Tabii ki hisseli tapulardan dolayı vatandaşımızın ufak tefek sıkıntısı var. Hep sordunuz: "Bu evler ne olacak, ne edilecek?" Tek tek anlatıldı ama ne yazık ki hem yangını söndürürken bir sürü eleştiriler aldık orada... Yangın mahalline gelip bazı siyasilerin yaptıklarına zaten hiç anlam veremedik yani işte "Helikopter yok, uçak yok." diyen vekillerimiz... Veya belediye başkanlarımız geldi oraya. Hiçbir anlamı yoktu yani. Orada herkes, buradaki tüm vatandaşlarımız ve bakanlarımız hep beraber olduk, o yangın söndürüldü. Neredeyse yangının söndüğüne üzülenler oldu, yani bunun gibi... Çok provoke de edildi fakat gerçekten ben bir Manavgatlı olarak, Antalyalı olarak Sayın Bakanıma ve arkadaşlarına çok teşekkür ediyorum, Allah razı olsun; yani sabahın köründe kalkıp akşamın geç vaktine kadar ne kadar bina varsa hepsine tek tek girdi ve herkesin derdini dinledi anında; anında görüntü. Dedi ki teyzemizin birisi: "Ya, işte, benim hayvanlarım öldü." veyahut da "Sağ kalan ineklerimi..." Anında, süt sağma makinesine varıncaya kadar... 2 ablamız vardı, evlerinden gidememişler -çünkü orada bir yandan yangın daha devam ediyordu- oralara hemen anında çadırın kurulması... Ne istendiyse, ne olduysa anında görülmüştür; bundan da gerçekten bizim gurur duymamız lazım yani bu konulardaki eleştirileri de şey yapamıyorum. Ve bizde bitti, arkasından Muğla'ya gitti, Muğla'da da aynı şekilde; daha sonra sel aynı şekilde... Yani bunları bu şekilde eleştirmek büyük bir haksızlıktır diyorum. Ben tekrar hemşehrilerim adına çok teşekkür ediyorum, Allah razı olsun Sayın Bakanım, Allah size güç kuvvet versin.
Sayın Başkan, kıymetli Komisyon üyeleri, değerli milletvekili arkadaşlarım; bu Toplu Konut İdaresi hakkında da biraz konuşmak istiyorum. Başta sosyal konut olmak üzere kamu kuruluşlarının ihtiyaç duyduğu eğitim, sağlık ve güvenlik gibi hizmet binalarının yapımında öncü görevini sürdürmekte; sosyal konut, kentsel dönüşüm, millet bahçeleri ve sanayi dönüşüm projeleriyle şehirler yenilenmektedir. Konut üretiminde düşük, az katlı, yatay mimariyi esas alan, güvenli, sağlıklı ve çevresiyle bütünleşen projeler geliştirilmesi yönünde çalışmalar devam etmektedir. 2002 yılı sonunda başlatılan Konut Üretimi ve Planlı Şehirleşme Eylem Planı çerçevesinde on dokuz yıl içinde yaklaşık 200 milyar TL yatırımla 5 milyon vatandaşımızın oturacağı, sağlıklı, güvenli 1 milyon 58 bin konut rakamına ulaşılmıştır. TOKİ'nin ürettiği konutların yüzde 86'sı sosyal konut olup özellikle yatay mimariye uygun, yerel dokuyu gözeten ve komşuluk ilişkilerinin gelişmesini sağlayacak konut tasarımlarına ağırlık verilmiştir. Konut üretiminin yanında, kamu kuruluşlarının ihtiyaç duyduğu eğitim, sağlık, güvenlik ve spor amaçlı hizmet binalarının yanında millet bahçelerinin yapımı da başarıyla gerçekleştirilmektedir. Bu kapsamda, TOKİ tarafından 28.199 derslik, 1.350 okul, 40 bin yatak kapasiteli 268 hastane, 80 bin öğrenci kapasiteli 207 yurt/pansiyon, 2.105 ticari ünite, 3 bin kamu hizmet binası, 19 stadyum, 21 üniversite binası, 858 cami, 136 millet bahçesi olmak üzere sevgievi, engelsiz yaşam merkezi, huzurevi, halk eğitim merkezi, kültür merkezi ve toplum merkezi gibi 25.200 sosyal donatı alanı inşa edilmiş ve edilmektedir.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Son cümlelerinizi alalım lütfen.
İBRAHİM AYDIN (Antalya) - Ben 2022 yılı bütçemizin hayırlı uğurlu olmasını diliyorum ve başarılarınızın, çalışmalarınızın devamını diliyorum. Hayırlı olsun Sayın Bakanım.