| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi (1/283) ve 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi (1/282) ile Sayıştay tezkereleri a)Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı b)Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü c)Meteoroloji Genel Müdürlüğü |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 11 .11.2021 |
SUZAN ŞAHİN (Hatay) - Teşekkür ederim.
Sayın Başkan, değerli katılımcılar ve basın emekçileri; seçim bölgem olan Hatay'da son iki yılda birçok orman yangını meydana gelmiş ve yaklaşık 5.500 hektar orman alanı kül olmuştur. Ülkenin birçok farklı yerinde çıkan yangınlarda hasarın büyük olmasının ve yangına geç müdahale edilmesinin nedeninin orman yangın yollarının eksikliği ve söndürme uçak, filo yetersizliği olduğunu tüm ülke olarak gördük maalesef.
Orman yolları, yangın, emniyet yol ve şeritlerinin genel planlama ve uygulama esasları içerisinde en kısa sürede bitirilmesi gerekmektedir. Konuyu defalarca Meclis gündemine taşımama rağmen, araştırma önergemiz Cumhur İttifakı'nın oylarıyla reddedilmiş, yangın yollarının ıslahı ve genişletme çalışmaları yapılmamış, ciğerlerimiz olan ormanlarımız ve orman canlılarının korunması sağlanamamıştır. Tüm bunlar yetmezmiş gibi 2020 yılı Temmuz ayında Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü tarafından ihale edilen ve orman alanlarımızı heba edecek olan 766 maden sahasının 9'u da Hatay'dadır. İhale neticesinde Hatay'ın Arsuz ilçesi Höyük mevkisinde 1.820 hektarlık orman ve tarım arazisinin üzerinde yapılmak istenen madencilik faaliyetleri ile turizm alanları, doğal ve tarım sit alanları, meralar ve su kaynakları ile gözeler maden ve taş ocaklarıyla talan edilmek istenmektedir.
Ayrıca, Dörtyol ilçesi Kuzuculu Mahallesi'ne bağlı Amanos Dağları eteklerinde bulunan Bülke ormanlık bölgesinde de alçı ve grafit ocağı açılmak istenmektedir. Tekkoz-Kengerlidüz Tabiatı Koruma Alanı'na 3 kilometre mesafede, tarım için can damarı olan bölgede vatandaşlar suya, toprağa, havaya, tarıma, turizme, piknik alanlarına, ekoturizme, bitki ve yaban hayatına, antik ve tarihsel dokuya, tarihî ören yerlerine vereceği zarar ve tehditler nedeniyle söz konusu madenin açılmasını istememektedirler. 2'si aktif olmak üzere 9 bölgesinde maden arama ruhsatı verilerek Hatay halkı resmen ölüme mahkûm edilmek istenmektedir. 5.500 hektar ormanımız yanmış, oksijen sınırımız alt seviyelere düşmüştür.
Sayın üyeler, tüm bunlar yetmezmiş gibi ayrıca, İskenderun Demir ve Çelik Anonim Şirketi Payas'ta karbon siyahı fabrikası kurmaktadır. Projenin yerleşim yerlerine uzak bir yere yapılması konusunda çevre ve sağlık örgütlerinin belirlediği sınırlar gözetilmemiştir. Karbon siyahı tesisine ait proje sahası yerleşim alanlarıyla dip dibedir Sayın Bakan, 20 metre.
Ayrıca, ÇED alanı sınırları içerisinde yer alan, çevre düzeni planında "ağaçlandırılacak alan" olarak tanımlanan bu bölgede yapılacak olan fabrikanın oluşturacağı is ve kurum insan, hayvan, çevre sağlığı ve sulu tarım alanları için tehlikeli olacaktır.
Şehir merkezlerinde ve yaşam alanlarına yakın bölgelerde zehir saçacak projelere olur vermek halk sağlığını, tarımı, su kaynaklarını, doğayı, rant uğruna gözden çıkarmak demek değil midir? Arsuz Nardüzü Mahallesi'nde -yetmedi- vatandaşın evlerinin dibinde kurulması planlanan kimyasal atık depolama tesisi şehrin göbeğine bomba yerleştirmek demek değil midir? Onay verdiğiniz bu kimyasal atık depolama tesisinde yaşanacak olası bir patlama durumundaki can ve mal kayıplarının hesabını nasıl vereceksiniz? Artık Hataylının daha fazlasını kaldıracak gücü yoktur. Hatay halkı resmen, hava kirliliği, yerleşim alanlarının 20 metre ilerisine yapılmak istenen çevre düşmanı fabrikalar, Amanos Dağları'nı delik deşik eden taş ocakları, doğayı talan eden madencilik faaliyetleriyle ölüme terk edilmiş durumdadır. Çimento, gübre, demir-çelik gibi birçok ağır sanayiye ev sahipliği yapan İskenderun-Payas-Dörtyol üçgeninde hava kirliliği sınır değerlerini aşmış ve daha fazla kirlilik yaratacak tesisi kaldıramayacak durumdadır.
2018 yılından bu yana, Bakanlığın raporunda hava kirliliğinin ölçümüne ve nedenlerine dair detaylı bilgiler paylaşılmamaktadır. Sanayi bölgesi olan Payas'ın hava kirliliği ölçümleri Belen ilçesinde yapılmakta, Payas'ın havası temizmiş gibi gösterilmek istenmektedir. AKP, bu iş bilmez uygulamalarını savunsa da Hatay'ın 2020 bazında hava kalitesi durumu listesinde "koyu gri" listede yani ulusal mevzuat limitini aşan iller arasında olduğunu unutmamalıdır, yeterli sayıda günlük ölçüm yapılmayan iller arasında olmamız da cabası. Payas'ta artık her hanede neredeyse KOAH, astım, kanser hastası var, sürekli artıyor ve ölüyorlar. Sanayi bölgelerindeki fabrikaların bacalarındaki filtreleme denetimleri de düzenli yapılmamakta, konuyla ilgili Bakanlığa verdiğimiz soru önergeleri cevapsız bırakılmaktadır. En son, Erzin'de 350 bin ton kapasiteli plastik fabrikası yapılacağı açıklanmıştır. Turizm alanı olan Burnaz Plajı'nı tehdit eden ve yarın ÇED toplantısı yapılacak olan bu proje Hatay halkına "Pes!" dedirtmiştir. Paris İklim Anlaşması'na imza koyan iktidarınız doğanın korunmasına yönelik samimi olacak mı? Hep beraber yaşayıp göreceğiz.
OTURUM BAŞKANI ŞİRİN ÜNAL - Teşekkür ederim Sayın Vekilim.
SUZAN ŞAHİN (Hatay) - Bitiriyorum efendim.
Rant uğruna Türkiye'yi ve halkımızı gözden çıkaranlar bilsin ki ülkemizin doğal kaynakları, havası, suyu, toprağı, doğası büyük bir tehdit altındadır. Ticari kâr hırsıyla doğanın tahrip edilmesine, halkı gözetmeyen, halka rağmen tüm yaşam alanlarını, doğal varlıkları yağmaya açan bu zihniyeti kabul etmiyoruz, etmeyeceğiz. Gelecek nesilleri düşünmeden, yandaş doyurmak uğruna yaşam alanlarımızı hiçe sayan, halk için değil, rant için önümüze getirilen bu bütçelere karşı çıkıyoruz. Plansızca çıkan kararlarla 83 milyon vatandaşımızın yaşam alanına yapılan bu müdahaleler ile bu hukuksuzluklar derhâl son bulmalıdır.
Halkımızın nefes almak, ölmemek adına dillendirdiği haklı taleplerinin karşılanması gerektiğinin altını bir kez daha çizerek Komisyona saygılarımı sunuyorum.