KOMİSYON KONUŞMASI

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Evet, Başkanım, çok teşekkür ediyorum.

Değerli Bakanım, şahsınızda bütün heyete saygı sunuyorum.

Burada, bir isim konuşma yaptı, öğleden sonraydı, Elâzığ Milletvekili Gürsel Erol; kendisine teşekkür ediyorum. Konuşmasına başlarken yaptıklarınızdan dolayı size minnettarlığını ifade etti, sonra kendince gördüğü noksanları not düştü. Tarz bu olursa bereket geliyor, karşılık buluyor. Aslında, Uğur Bey'in söylemek istediği de bu. Çevre Bakanlığı, sonuçta Çevre ve Şehircilik Bakanlığı. Bırakın insanı, bırakın hayvanı bütün mahlukatı ilgilendiriyor, canlı cansız. Öyleyse, hepimizin ortak dikkat ve rikkat yöneltmemiz gereken bir zemin. Öyleyse, o noktada gayret sarf eden çok esaslı bir kadro var burada.

Güzel Bakanım, bakın, ben bir gözlemimi anlatayım: Uzun yıllardır siyasetin içerisindeyim, samimi söylüyorum ki oy verirken insanlar eğer bir yere tarafgir pozisyon almışsa karsısındaki muhatabı karşı taraf gibiyse, ötekiyse ona çok fazla methiye yahut da hak teslimi yapmazlar. Emin olun, seçmen noktasında da çok sayıda CHP seçmeni biliyorum ben, ki size teşekkürleri var, şükranları var. O karda kışta, yağmurda, depremde, selde hep sizi görüyorlar ve orada yüreklerinde bir ferahlık hissediyorlar. Burada konuşanlar hak teslimi burada yapmasalar da, acaba kayda geçersek bir sıkıntı olur mu gibi bir düşünce içerisinde olsalar da, ben biliyorum ki onlar da sizinle ilgili çok müspet kayıtlar düşüyorlar. Dolayısıyla, müsterih olun, rahat olun, bu tenkitler hiç de sizi üzmesin.

Bakın, değerli arkadaşlarım, Erol ağabey, güzel ağabeyim; bir kavram "taat" kavramı. Biz dua ederken hep büyüklerimizden şöyle duymuşuzdur "Allah'ım, ibadetlerimizi, taatlarımızı kabul eyle." deriz. Taat nedir? Birçok insan bunu atlar, nedir diye hiç düşünmemiştir bile. Taat: İnsanı rahatsız edecek, çevreyi rahatlatacak herhangi bir eylemin adıdır. Orta yerden rahatsızlık veren bir şeyi kaldırdığınız da çevreden taatte bulunmuş olursunuz. Bizim kültürümüz, medeniyetimiz bunu bize öngörüyor. Böyle olduğu zaman zaten bu medeniyet kökünden çevreci bir medeniyet; hep beraber, hepimiz için söylüyorum ben, ayrısı gayrısı yok. Böyle bakınca Bakanlığımız da, kadrosu da -samimi söylüyorum- gittikleri yere çok özel enerji enjekte ediyorlar. Mesela, ben Bakanımızın Erzurum'da kaç defa toplantısına katıldım, burada da kaç toplantısına iştirak ettim, keşke mümkün olsa -hatta Değerli Bakanım, bunu siz organize etseniz- muhalefetten milletvekillerimiz de sizin çalışma üslubunuzu görseler. Sonuna kadar dinleyen, bütün çözüm tekliflerini alıp onlar üzerine yoğunlaşan ve çözüm sunan, asla geçiştirip bırakayım demeyen bir tarzı var geldiği günden bugüne; genç bir insan, tabii bunu bir güzelleme bağlamında düşünmemek lazım, hak teslimi yapıyoruz. Hep söylüyorum ya ben burada, hak teslimi yapınca bir madalya vermek lazım. Bakanımız hakikaten öyle Erhan Bey, samimi söylüyorum, hiç istihzaya gerek yok, kardeşâne burada tespitler yapıyoruz. Yani, öyle değil midir? Yaptıkları orta yerde. Hep söylüyoruz ya noksanımız elbette var kardeşim ya, işte bunları da söyleyeceğiz. Hazır bu heyet gelmişken noksanları... Ama öyle bir tarz, öyle bir üslup koymak lazım ki "Doğru, işin şu kısmı da noksan, öyleyse oraya yönelelim." desin insanlar.

Burada emek veren kadroları ben biliyorum. "Saray" kavramı kullanılıyor, çalışma şartlarına gidin bakın. Samimi söylüyorum, o kafanızda oluşturduğunuz o saray gibi kâşane yok oralarda. Birçoğu sabahlara kadar çalışıyorlar ve inanın ki "saray" dediğiniz- Külliye'de çalışıp da aç sabahı edenleri ben biliyorum. Bir gayret koyuyorlar, hak teslimi lütfen.

Arkadaşlar, biz faydacı hiç yaklaşmadık, hele bu Çevre Bakanlığında. Bakın, bir örnek, şu poşet mevzuna yönelelim lütfen. Poşeti paralı yaptığımızda -ne zaman yaptık biz, seçimlerden hemen önceydi değil mi, yerel seçimlerden hemen önceydi- insanlar hep şöyle dediler: "Arkadaş böyle şey olur mu ya, oylara tesir eder bu." Hiç öyle düşünmedik, biz Allah'ın rızasına yönelen bir ekibiz. Çevreyi düzgün tutma adına yapılması gereken ne onun kararını aldık, hayata geçirdik. Böyle baktığınız zaman bereket de geliyor, gelecek inşallah.

Erol ağabeyin söylediği, Erol Hocamın söylediği: "Katılımcı bir demokrasi..." Tabii ki, elbette, biz de bunu istiyoruz ama "Ne karar alırsanız alın, mutlaka dernekleri, mutlaka sivil yapıyı, bu işin şeriki yapın." dediğinizde bir hercümerç çıkar. O zaman biz neyi temsil ediyoruz? Biz insanlardan oy alırken, insanlar bizi buralara seçerken ne için seçiyorlar? İşte, bu kararları verelim diye seçiyorlar, öyle değil mi? Dolayısıyla, bunları birçok yerde söylüyorsunuz, biraz tenkit bağlamına getirip söylüyorsunuz, öyle değil. Burada biz bunları ayrıntısıyla konuşuyoruz ve Bakanımız çok sayıda çevreyle konuşuyor. Bakın, burada bir not var, ne diyor: " 81 vilayeti gezdim." Orada, sivil toplum yapısıyla da hepsiyle istişare ettim, konuştum." diyor. Dolayısıyla, sizin söylediğinizi zaten biz hayata geçiriyoruz, ezbere yapmıyoruz hiç. Öyleyse, siz tabii münevver bir insansınız, böyle sahici kayıtlara daha açığız diyeyim ben ama siz değersiniz, öğreniyoruz sizden de; dolayısıyla, onlara da devam edin.

Güzel Bakanım, kadronuza da minnettarız, burada isimlerini saymayacağım ama hepsi birer değer, hepsiyle ilintimiz var; Bakan Yardımcılarımız öyle, kurum Genel Müdürleri öyle. Hepsine yöneldiğimizde hiçbiri yüksünmeden, ben şunu da yapmam, vaktim yok demeden hemen milletin meselelerine yöneliyorlar ve çözüm tekliflerine mutlaka müspet karşılık veriyorlar; dolayısıyla, onlara da teşekkür ediyoruz. İnşallah bütçemiz hayır, uğur getirecek Allah'ın izniyle.

Benim Erzurum bağlamında sizden bir talebim var, siz zaten biliyorsunuz. Kentsel dönüşüme dönük çok yoğun çabanız oldu, Erzurum'un çehresini değiştirdiniz. Belediyelerimizin de özel gayretleri var, hem büyükşehrin hem merkezdeki belediyelerin hem de çevre belediyelerin. Orada kentsel dönüşüm çalışmaları devam ediyor zaten, Toplu Konut Başkanımız da -Allah razı olsun- çok gayretli, çok ilgili. Bu sene özellikle yani önümüzdeki 2022'de tamamlanması gereken beklentimiz içerisinde olan Palandöken'de bir dönüşüm çalışması var, bir de Aziziye'de var; bunlara biraz daha yoğunluk verirseniz çok memnun oluruz.

Allah bereketli kılsın bütçemizi, hayırlı uğurlu olsun. Saygılar sunuyorum.