TAMER OSMANAĞAOĞLU (İzmir) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Sayın Bakanım, kıymetli Komisyon üyeleri, Bakanlığımızın değerli bürokratları, saygıdeğer basın mensupları; hepinizi saygı ve muhabbetlerimle selamlıyorum.

Türk milletinin iradesinin tecelligâhı Türkiye Büyük Millet Meclisinde görüşmekte olduğumuz 2022 yılı bütçemizin hayırlara vesile olmasını diliyorum.

Sosyal hayatta ve ekonomik değişkenliklerde yeni bir döneme girilmesiyle, uluslararası ilişkilerin yeniden yorumlanmasıyla, dünyanın her bir köşesinde etkili sonuçları olan bir süreçten geçtiğimiz ortadadır. Etkilerini bütün dünyanın hissettiği küresel salgının ortaya çıkardığı ekonomik daralma elbette ülkemizde de hissedilmiştir. 2020 yılının ikinci çeyreğinde kesintiye uğrayan ekonomik büyümemiz 2020 yılını yüzde 1,8 büyümeyle kapatmıştır. 2021 yılının ikinci yarısından itibaren kısıtlamaların kalkması ve kontrollü normalleşme adımlarının atılmasının olumlu sonuçları son çeyrek verilerine de yansımaya başlamış ve 2021 yılı genelinde ekonomik büyüme beklentisi yüzde 9 olmuştur. Kapasite kullanım oranı, sanayi üretimi, ciro ve tüketici güven endeksleri de büyümenin yüksek olacağına dair öngörüleri desteklemektedir. İfade etmem gerekir ki devletimizin aldığı önlemler küresel salgın sürecinin en az hasarla atlatılmasına çok büyük katkılar sunmuş, devletimizin vermiş olduğu teşvikler, destekler ve ertelemeler vatandaşımıza nefes aldırmıştır. Ekonomik İstikrar Kalkanı Paketi, ihtiyaç sahibi ailelere yapılan nakit desteği, sektörel vergi teşvikleri ve vergi ertelemeleri, krediye ulaşma imkânlarının arttırılması, bazı mal ve hizmetlerde KDV oranlarında ve iş yeri kira stopaj oranında indirimlere gidilmesi, bireysel ihtiyaç desteklerinin sağlanması, esnaf destek ve işe devam finansmanlarının sağlanması vatandaşımızın bu süreçten en az hasarla geçmesi için büyük katkı sunmuştur. Şüphesiz kayıplarımız olmuştur, şüphesiz geçmişe göre daha ağır sonuçların hissedildiği bir süreç yaşanmıştır ancak bu süreci -sadece bizim değil, bütün dünyanın yaşadığı süreci- doğru yönetemeyen birçok gelişmiş ülke vatandaşları sürecin doğru yönetilmemesinin faturasını ağır ödemiştir.

Sayın Bakanım, değerli Komisyon üyeleri; 2021 yılının ilk üç çeyreğinde pozitife dönen veriler 2022 yılında bu sürecin çok daha iyiye gideceğini göstermektedir. 2022 yılının, yatırım, üretim ve istihdama dayalı, mali disipline önem veren, ihracatı yükseltmeyi hedefleyen, bütçe açığını düşürmeye yönelik çalışmaların hız kazandığı bir yıl olacağı muhakkaktır; 2022 yılı bütçesi de buna işaret etmektedir.

Önümüzdeki süreçte ana hedeflerden biri de şüphesiz enflasyonun düşürülmesi olacaktır. Enflasyonu belirleyen en önemli faktörlerden enerji girdilerinde ve emtia fiyatlarında yaşanan gelişmeler şüphesiz bu süreç içinde de etkili olmaya devam edecektir ancak aynı sorunun tüm dünyada da yaşandığı unutulmamalıdır. Yine, gıda fiyatlarındaki artışların tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de yaşanması önümüzdeki süreçte alınacak önlemleri daha da kıymetli kılmaktadır. Döviz kurundaki değişkenliğin meydana getirdiği fiyat artışlarının yanında fahiş fiyat artışlarıyla, vatandaşımızı zarara uğratanlara yönelik yapılan denetimlerin ciddiyetle devam edecek olması da büyük önem arz etmektedir. Netice itibarıyla, büyüme ve kalkınma hedeflerimize 2022 bütçesiyle daha da yakınlaşacağımız, küresel ekonomik belirsizliğin meydana getirdiği olumsuzluklarla daha da güçlü bir şekilde mücadele edeceğimiz, enflasyon kaynaklı sorunların kalıcı olarak ortadan kaldırılması için daha etkin bir mücadele döneminin içine gireceğimiz kesindir. Şüphesiz ekonomik argümanlar küresel siyasetin belirleyicisi olduklarını iddia edenlerin elinde bir silah olarak her zaman kullanılacak, kullanılmaya hazır bekletilecektir. Türkiye, ekonomi üzerinden tahakküm altına alınmaya çalışılacaktır ancak bu kara propagandanın bugüne kadar olmadığı gibi bundan sonra da alıcısının olmayacağı bilinmelidir. Yaşanan küresel ekonomik gelişmeleri fırsata çevirerek Türkiye'yi ekonomik ve sosyal bir buhran kıskacına almak isteyenlerin hedefine ulaşamayacağı açıktır. Oy oranlarını dolar kuruna endeksleyenlerin, siyasi ikbal hesaplarını ekonomik kumpas stratejisi üzerine kuranların oyunu elbette tutmayacaktır. Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli'nin ifade ettikleri gibi, Türk milleti ekonomik darbecilere, canlı döviz bombalarına, faiz, rant ve çıkar lobilerine sonu cefa da olsa, sefa da olsa eyvallah etmez, etmeyecektir. Biz, kurla kurulmadık, dövizle devrilmeyiz.

Bu söz ve düşüncelerimle, Hazine ve Maliye Bakanlığımızın bütçesinin Türkiye Cumhuriyeti devletine, memleketimize hayırlar getirmesini diliyor, teşekkür ediyorum.