ZEYNEP YILDIZ (Ankara) - Çok teşekkür ediyorum Hocam.

Benim başka bir toplantıya daha yetişmem gerekecek, o yüzden önden söz almak istedim.

Yani, hakikaten, bu dijitalleşmeyle birlikte kişilik haklarına doğrudan doğruya müdahale eden bir ortamla da karşılaşıyoruz ve bu da bizim en temel çalışma alanlarımızdan biri bu itibarla. O noktada, açıkçası, bu tip bilgilendirmeler çok değerli ve önemli. Bilhassa belirli bir yaşın altında çocukların nasıl kullandığı -yani bunların ehliyeti bakımından hukuksal anlamda bir tartışma konusu bu- onların görsellerinin nasıl kullanılacağı meselesi ciddi bir tartışma konusu. Hani, benim için zaten çok kapsamlı ve açıklayıcı bir sunum da oldu ama şunu hakikaten merak ediyorum: Şimdi, yasamanın bu noktada akademiyle irtibat hâlinde kalması çok önemli ki sorunları doğru tespit edelim ve doğru çözüm önerileri bulalım. Dolayısıyla, bunlarla mücadelede icra kabiliyeti noktasında ben hep kendime ve uluslararası toplantılarda da diğer parlamenterlere de aynı soruyu soruyorum ve bu sorular hep cevapsız kalıyor.

Az evvel Ali Taha Bey'e de sunumunu yaparken söyledim, hakikaten dünyanın cevap bulamadığı bir alan var yani belirli kurallar koyuluyor ama... Mesela GDPR nezdinde açık rıza şartı var. Ama açık rızada, orada "Açık rıza şartını koyduk. Evet, herkesin rızası mukabilinde artık bu veriler bir şekilde işlenecek." vesaire deyip kenara çekilemiyoruz çünkü o içeriği yetişkinler bile okuyamıyor, bir. İkincisi: Bir çocuk okuduğunda bu ne olacak? Üçüncüsü: Artık bunlar hayatımızın vazgeçilmez unsuru hâline gelmiş. Dolayısıyla, aslında bir zorunlu hizmet alımı gibi bir şey var. Dolayısıyla, bir açık rıza dayatması doğru mudur değil midir? "Hayır"ı tıklayamadığımız bir şey doğru mudur değil midir? Burada icra kabiliyeti nasıl sağlanabilir hukuksal düzenlemeler konusunda, böyle bir öngörünüz var mıdır diye bir sormak istiyorum.