| Komisyon Adı | : | DİJİTAL MECRALAR KOMİSYONU |
| Konu | : | Prof. Dr. Levent Eraslan'ın, Türkiye'de dijital dönüşüm ve dijital gelecek hakkında sunumu |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 18 .11.2021 |
ABDULLAH KOÇ (Ağrı) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli Hocam Levent Eraslan'a bu sunumu nedeniyle teşekkür ediyorum.
Önemli bir mesele çünkü sosyal medya sosyolojisi ve sosyal katmanlar üzerindeki etkisi de gerçekten hepimizin günbegün yaşadığımız bir mesele. Tabii, mağdurlar var, saldırganlar var... "Canlı yayın terörü" diye bunları nitelendirdiniz. Yani esasında şöyle bir baktığınız zaman, daha çok, hukuki düzenlemeyi gerektirecek olan olaylardan bahsediyorsunuz. Dolayısıyla bu çerçevede baktığımız zaman, bu dengeyi koruyabilmenin yöntemi nedir, ne şekilde bir yol alacağız? Çok karmaşık bir alanla karşı karşıyayız.
Her şeyden önce biz şunu düşünürüz, bizim öncelikli olarak ele almamız gereken mesele şu: Bir düşünce hürriyetinin denetim altına alınması, düşünceyi kısıtlamaya yönelik olan aslında kamuoyunun çok ciddi bir kaygısı var. Bu nedenle, her şeyden önce kısıtlama, yasaklama gibi bir anlayış hâkim olabilir mi, olur mu? Bütün kaygı aslında buradan geliyor. Bir diğer kaygı ise bu "Z kuşağı" dediğimiz, gerçek anlamda bu sosyal medyayı çok yoğun bir şekilde kullanan kuşağın özellikle bu "sosyal medya yasası" diye nitelendirdiğimiz o yasanın çıkarıldığı dönemde çok ciddi tepkisiyle karşılaştık, çok ciddi geri bildirimler oldu. Dolayısıyla sosyal medya alanında bu tür kısıtlamalar veya bu tür yasal düzenlemelere gidilirse bunun ölçütünü düşünce hürriyeti açısından... Toplumu gerçek anlamda bir cendere altına almaktan öteye bu düşünce hürriyetinin korunması gerektiğine ilişkin, bizim bu yönde bir kaygımız var.
Diğer taraftan, kişilerin özellikle çocukların, kadınların ve toplumun değişik katmanlarının mağdur edilme meselesi çok önemli, bunlara karşı da durmak gerekiyor; o da işin başka bir boyutu. Bu açıdan işi ele aldığımız zaman, Sayın Başkanın da biraz önce belirttiği gibi, çok taraflı, toplumun bütün katmanlarını ilgilendiren bir mesele, toplumun tamamını ilgilendiren bir mesele. Yasal bir düzenleme yönünde sizlerin de sivil toplum örgütü olarak talepleriniz var bu konuda. Bunları, tabii, vücuda getirmek gerektiği dönemde veya böyle bir aşamada, biraz önce de belirttiğimiz gibi, bütün katmanların, bütün toplum kesimlerinin çok boyutlu tartışması gereken bir alan.
Bir diğer husus ise en son çıkardığımız yasada, sosyal medya sağlayıcılarının Türkiye'yi hukuki anlamda çok güvenli bulmadıkları ve dolayısıyla yargının tarafsızlığı ve bağımsızlığı ilkesinin Türkiye'de gerçek anlamda sıkıntıda olduğu... Ki bizim de ciddi tespitlerimiz var bu anlamda sadece bir yasayı çıkarmakla bu işi çözemeyeceğimizi düşünüyoruz. Dolayısıyla daha çok, yargının tarafsızlığını ve bağımsızlığını sağlayarak, özellikle sosyal medya sağlayıcılarının da Türkiye'de güvenli bir şekilde, hukuki güvenlik ilkesinin sağlandığı bir ortamda ofis açma gibi bir durumlarının söz konusu olacağına; dolayısıyla hukuki bir standart getirdiğimiz zaman da bunları denetleyebilecek, bunlara etki sağlayabilecek oranda en azından sosyal medya sağlayıcılarının Türkiye'de de bağlantılı olmaları ve ofislerinin olması gerektiğine ilişkin de çok tartışmalarımız oldu.
Bütün bunları şöyle bir kür olarak değerlendirdiğimiz zaman, işin hukuki bir düzenlemeye muhtaç olduğuna ilişkin düşüncelerin yanında, yargının tarafsızlık ve bağımsızlık ilkesinin çok önde olduğunu belirtir, teşekkür ederim.
Sağ olun.