TAMER OSMANAĞAOĞLU (İzmir) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Sayın Bakanım, Komisyonumuzun değerli üyeleri, Kıymetli Bakan Yardımcılarım, basınımızın güzide temsilcileri ve çok saygıdeğer bürokratlar; hepinizi saygı ve muhabbetlerimle selamlıyorum.

Sözlerimin başında, yurt içinde ve yurt dışında, dünyanın dört bir yanında şanlı Türk Bayrağı'nı hakkıyla dalgalandıran; doğudan batıya, kuzeyden güneye Türk'ün dostluğunun ne kadar kıymetli, düşmanlığının ise ne kadar korkunç olduğunu cihana gösteren; Müslüman ve Türk'e taarruzda bulunan, zulmeden, insanlık vasfını şeytanın verdiği gururla kaybedenlere insanlığı öğreten; kahramanlıklarıyla destan yazan, fedakârlıklarıyla gönülleri fetheden büyük Türk milletinin kahramanlarının her bir ferdinin önünde selamlarımı, saygılarımı ve muhabbetlerimi iletiyorum.

Kurulduğu günden bu yana hem devletin şefkatli eli oluşu hem de Türkiye'nin keskin pençesi, muhkem zırhı olma vasfını yerine getirmekle mükellef olan İçişleri Bakanlığının personelinden Bakanına uykuyu haram eden bir anlayışla çalıştığına şahitlik etmek şüphesiz ki takdir edilmesi gereken bir durumdur.

Türkiye Cumhuriyeti, dün olduğu gibi bugün de Türk milleti adına, varlığına kastedenlere haddini bildirmekte, varlık sebebinin gereğini eksiksiz bir şekilde yerine getirmekte, var olan şerefine şeref katmaktadır. Tepkileriyle ibretlik olanların ibretlik hâlleri elbette şeref vesilemizdir. Türk milletinin bağrından çıkan kahramanlar Suriye'nin kuzeyinde Türk mührünü vurdukça; Irak'ın kuzeyinde Türklüğü şereflendirdikçe; Karabağ'daki mücadelesiyle tarihte mümtaz bir yeri olduğunu gösterdikçe; mavi vatanda gaspçılara "Dur!" dedikçe; Balkanlarda, Kuzey Afrika'da, Türkistan'da umutsuzluğa kapılan dostlara güven gözünü Türk'e ve Türk kardeşlerine diken hasımlarına korku saldıkça rahatsız olanlar elbette olacaktır. Her ne kadar bu topraklarda ihanet etmeyi kendilerine görev addeden onursuzlar varlıklarını devam ettiriyor olsalar da; barışa hasım olanların en büyük düşmanı Türkiye Cumhuriyeti'ne "işgalci" diyecek kadar hainlik girdabına kapılıp demokrasinin arkasına sığınanlar salyalarını akıtmaya devam ediyor olsalar da; her ne kadar Türkiye Cumhuriyeti'nin haklarını koruyan, politikalarımızı saldırgan ve yayılmacı olarak gören iradesizler ve âcizler cumhuriyet mefhumunu perde yapıp, terörle mücadele dâhil olmak üzere Türkiye'nin mücadele azmini hedef alıyor olsalar da; Afrin'de destan yazan Mehmetçik'e "bu salaklar" diyerek hitap etme terbiyesizliğinde bulunanlar çürük de olsa kendilerine tutabilecekleri bir ip bulabiliyor olsalar da; Türk milleti, Türk devleti kahramanlarıyla birlikte her safhası ders olan, kitaplarda okutulacak destanlar yazmaya devam edecektir. Bu ruhsuzlar bilmelidir ki su, ateşten korkmaz. İstiklal şairi Akif'in dediği gibi "Cehennem olsa gelen, göğsümüzde söndürürüz."

Sayın Bakanım, itibarlarını Ankara'da değil de yabancı ülkelerin başkentlerinde aramayı meziyet bilenlere rağmen, terörle mücadele başta olmak üzere kısa zamanda büyük işler başarıldığını Türk milleti görmekte ve takdir etmektedir. Diğer yandan, terörle mücadelenin en önemli safhalarından biri olan terör örgütlerinin yeni eleman devşirmelerinin önüne geçilmesi hususunda da önemli adımlar attığınız ortadadır. Sınır ötesinde insan odaklı görev yapan Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı ve AFAD'ın gösterdiği performans da takdire şayandır.

Sayın Bakanım, Şair Süleyman Çobanoğlu'nun dediği gibi "Türkiye ağır yüktür, kemiği çatırdatır." Omuzlarınızda dağda çarpışan JÖH'lerin, PÖH'lerin, polislerimizin, genç kaymakamlarımızın, bir siyasi partinin kapısında evlatları için nöbet tutan Diyarbakır Annelerinin ve nihayet şehit annelerimizin, şehit babalarımızın, şehit çocuklarımızın yükü vardır. Kemikleriniz çatırdasa da bu yükü sırtlanmakta bir an olsun tereddüt etmediniz, bundan sonra da etmeyiniz.

PKK ve FETÖ başta olmak üzere terör örgütleriyle iş birliği içine girenlerle, terör örgütü FETÖ'nün ve PKK'nın verdiği suflelere göre hareket edenlerle, onların belirlediği gündemlerin takipçisi olanlarla, FETÖ'nün itibarıyla, iftiralarıyla hareket edip hem şahsınızı hem Bakanlığınızı hedef alanlarla olan mücadele de, Milliyetçi Hareket Partisi olarak yanınızda olduğumuzu bildiriyoruz. Kutlu mücadelenizde hiçbir zaman yalnız olmayacaksınız.

Sayın Bakanım, iki gün önce Güneydoğu'da; Batman ve Siirt'teydim. Oradaki korucu kardeşlerimizin birçoğuyla, korucu kardeşlerimizin özlük haklarının düzeltilmesiyle ilgili bir araya geldik ve malum, şu anda Türkiye'de beklenti içerisine girilen 3600'le ilgili yasayı bir an önce vatandaşlarımız beklemektedir.

Bu vesileyle, Bakanlığınızın bütçesinin -Türkiye Cumhuriyeti devletine- hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum, hayırlı olsun diyorum.

Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.