ALİ HAYDAR HAKVERDİ (Ankara) - Teşekkür ederim.

Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım, Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcısı ve değerli bürokratlar; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

"Bilumum muhalefet, hepinizin canı cehenneme! Siz asla ve kata bu ülkeye ait değilsiniz ve olamazsınız. Bu kadar mı ülkenin bekasına kastedilir. Siz Hükûmete değil, ülkeye muhalefet ediyorsunuz. Yazıklar olsun! Siz mi bu ülkeyi yönetmeye talipsiniz? Haydin oradan müptezeller!" Şimdi, bu laflar bana ait değil, partili Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan'ın Başdanışmanlarından Oktay Saral'a ait; böyle bir "tweet" attı. Şimdi ben buradan "Haydin oradan iktidar..." deyip de bu sözleri sizlere söylesem... Ki asla ben böyle bir şey söylemem, kendime yakıştırmam ama siz bu sözleri kendinize yakıştırıyorsanız ve bu beyefendiyi hâlâ orada tutuyorsanız da size de diyecek bir söz bulamam. Yani, şöyle düşünüyorum: Gerçekten bu sözleri sarf eden kişiye Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan danışıyorsa da ülkenin geldiği durum ortada. Demek ki benzer danışmanlara danışıyor ki ülkemizde maalesef bu ayrıştırmacı dili kullanmaya ve insanları birbirinden ayırmaya, kırıcı davranmaya davet eden sözleri demek ki bu danışmanlardan alıyor diye düşünüyorum.

Şimdi, ekonominin kitabını yazan partili Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan "Dolar ve euro bizi dize getiremeyecek. Ezanımıza, bayrağımıza kasteden dış güçler doları yükseltiyor." diyordu bundan birkaç ay öncesine kadar, şimdi makas değiştirdi ve "Dolar ve euro yükselsin, ülkeye yatırım gelir. Döviz yükselsin ki ihracatımız artar." demeye başladı. Şimdi, bugüne kadar madem bu dış güçler ülkemize, bayrağımıza, ezanımıza kastetmişti, doları yükseltiyordu da bugün bu dış güçler, doları, dövizi yükselten dış güçler dostumuz mu oldular, bizlerle beraber, müttefikimiz mi oldular, ülkemize bir hayırları mı var yoksa sizdeki bu dönüşümün, değişimin sebebi ne, sadece para mı? Bu hususu Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımıza sormak isterim. Onun dışında, düne kadar "Birleşik Arap Emirlikleri FETÖ'nün yaptığı darbe teşebbüsünün finansörüydü" diyordunuz, o dönem yine sizin reklamınızı yapan, reklam ajansı hâline gelmiş basın da "Şerefsizler!" diye böyle bir manşet atmıştı. Bugün geldiğimiz noktada dün üst düzey bir karşılama yaptınız, Birleşik Arap Emirlikleri'yle bir protokol imzaladınız. Ne oldu da o "darbeci ve şerefsiz" dediğiniz bu ülkeyle bu protokolü yapacak seviyeye geldiniz?

Son olarak şunu söylemek isterim: Trabzon Tevfik Serdar Anadolu Lisesi öğretmenlerinden Osman Bayrak "Bugün CHP'li öğrencilerimin notundan kırdım. Yalnız değilsin Erdoğan, yanınızdayız Erdoğan." gibi "tweet"ler attı. Bu öğretmene dair herhangi bir işlem bugüne kadar yapılmış mıdır, çok merak ediyoruz. Bugün "CHP'li öğrencilerin notundan kırdım." diyen o öğretmen öğretmenlik yapmaya devam ederken, atama bekleyen birçok genç öğretmen kardeşimiz var, bunların hakkının da gasbedildiğini düşünüyorum.

Sizin notunu kırdığınız o CHP'li öğrenciler mutlaka ama mutlaka sandık geldiğinde sizden hesap soracak ve çok az kaldı, sandık geldiğinde yurtsuz kalan o öğrenciler bugün o saray olarak kullandığınız yere mutlaka ama mutlaka yerleşecek; şimdiden eşyalarınızı toplamaya başlamanızı öneriyorum ve hazırunu saygıyla selamlıyorum.