GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcısı, değerli arkadaşlar; Osmanlı'nın batmasının bir sebebi de kapitülasyonlardır, bunu biliyorsunuz, ortaokul bilgisi, hepimiz bunu okuduk ve bu Hazine garantili projeler de Türkiye'nin kapitülasyonlarıdır maalesef ve Sayın Başbakan bundan altı yıl önce "Bütçeden beş kuruş para çıkmayacak." demişti ama görüyoruz ki bütçemizden çok büyük kaynaklar çıkıyor arkadaşlar ve euro kuru yükseldikçe bu kaynaklar da artacak.

Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcısı, bütçenizden "Garanti ödemelerine 42 milyar TL ayıracağız." demişsiniz ama bugünkü euro kuruyla ben hesapladığımda 55 milyar TL'ye çıkmış durumda arkadaşlar bu ödeme ve muhtemelen, euro artmaya devam edecek faizi düşürdükçe; bu, 60-70 milyar TL'ye doğru gidecek. Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcısı, bakın, şu anda Ulaştırma Bakanlığına harcanacak 25 milyar TL'yle ben, Osmangazi Köprüsü'nü ve Yavuz Selim Köprüsü'nü yapabiliyordum yani Ulaştırma Bakanlığından bu yıl ödenecek 25 milyar TL'yle iki köprüyü yapabiliyorum. Düşünebiliyor musunuz, on beş yıl daha para ödeyecek yerde iki köprüyü kendi paramızla yapacaktık, yurttaşlarımızı da öyle 150-200 liraya değil, belki 5 liraya, 10 liraya bir bakım masrafı kadar paraya geçirebilecekken şimdi, bu parayı ödüyoruz ve daha on yıl boyunca ödeyeceğiz.

Aynı şekilde, şehir hastaneleri için harcayacağımız 22 milyar TL'yle en az 6-7 tane şehir hastanesi yapabilirdik Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcısı. Bakın, daha on yıl-on beş yıl kira ödeyeceksiniz euro bazında, bunun yerine bunlar bizim olabilirdi. Biz, mesela, 5 tane köprü yapacağımıza her yıl bir köprü yapsaydık da bizim olsaydı olmaz mıydı? Bir yanda, 8 tane şehir hastanesi yapacağımıza her yıl 1 tane şehir hastanesi yapsaydık olmaz mıydı? Ama siz, bunu bir an önce yapayım dediniz ve Türkiye'nin kapitülasyonlarına imza attınız, bunun sonucunda da bedelini ödüyoruz. Euro 2 liraydı sözleşmeleri imzaladığınızda, şimdi 13 lira, 14 lira oldu, yarın 20 lira olacak. Yazık değil mi bu ülkenin çiftçisine, köylüsüne? Yani bu mallar bizim olmalıydı, kamu bütçesinden yapmalıydık, gerekirse borçlanarak yapmalıydık ama böyle taahhütlerin altına üstelik de euro bazında taahhütlerin altına girmemeliydik. Bu da size ders olsun arkadaşlar. Yani Temel'in fıkrası var ya, bu da size ders olsun gerçekten ama geç kaldınız biraz.

Son olarak da Akkuyu'yla ilgili... Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcısı, siz, Akkuyu'yu tekrar onaylayan bir açıklama yaptınız ama o da bir kapitülasyondur yani Rusya'ya karşı verilmiş bir diyettir aslında, Suriye politikasının diyetidir. Tam on beş yıl boyunca 12 lira 35 kuruş -dolar sentten- maalesef, elektrik alacaksınız Ruslardan ve ülkemizden 40 milyar dolar para çıkacak. Bu dolar nereden bulunacak acaba? "Cari fazla vereceğiz, cari fazla vereceğiz." diyorsunuz ama milyarlarca dolar para çıkacak. Bu açıdan arkadaşlar, bütün bunları aklıselimle düşünmemiz gerektiğini düşünüyorum ve bu yoldan bir an önce dönmemiz gerektiğini ve bu yükümlülüğü nasıl hafifleteceğimizi hep beraber düşünmemiz gerekir.

Teşekkür ederim.