MUSTAFA CANBEY (Balıkesir) - Şimdi, tabii, "Kastım bu değil." diyorsunuz ama şunu ifade etmek lazım arkadaşlar: Diyanet İşleri Başkanlığının bütçesi Diyanet İşleri Başkanlığı için kullanılır. Bu bütçeyi niçin yapıyorlar? Diyanet İşleri Başkanlığı orada cami yaptığı zaman Kıbrıs Türklerinin yaşamlarına müdahale mi etmiş oluyor? "Kendileri dinlerini yaşamak istiyor." diyorsunuz. Diyanet İşleri Başkanlığı da -ki dünyanın birçok yerinde camiler yapılıyor, birçok ülkesine yapılıyor- Kıbrıs'a yaptığı zaman Kıbrıs'ın, Kıbrıslı Türklerin dinî alanına müdahale mi etmiş oluyor, Kıbrıslı Türklerin bireysel olarak dinlerini yaşamalarına engel mi olmuş oluyor? Bu ne demek? Bu nasıl bir bakış açısı?

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş) - Bu fon aktarılamıyor diyorum. Bakın, her fon...

MUSTAFA CANBEY (Balıkesir) - Ben bir konuşayım.

BAŞKAN AKİF ÇAĞATAY KILIÇ - Arkadaşlar, karşılıklı konuşmayalım. Gülüstan Hanım, Mustafa Bey konuşurken sizi dinledi.

MUSTAFA CANBEY (Balıkesir) - Bu nasıl bir bakış açısı Allah aşkına? Ben sizin söylediğinizden şunu anlıyorum yani sizin bu konuyu buraya, bu kadar iyi niyetli bir protokolün içerisine bu konuyu getirmiş olmanızdan ben şunu anlıyorum: Siz cami yapılmasına karşı çıkıyorsunuz.

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş) - Bravo.

MUSTAFA CANBEY (Balıkesir) - Evet, ben bunu anlıyorum.

Niye Diyanet Başkanlığının oraya bütçe vermesine karşı çıkıyorsunuz?

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş) - Bravo.

MUSTAFA CANBEY (Balıkesir) - "Diyanet İşleri Başkanlığı bütçeyi niye camide kullanıyor?" diyorsunuz. İnsanların bireysel dinlerine Diyanet İşleri Başkanlığı nasıl müdahale etmiş oluyor burada Allah aşkına, nereden çıkarıyorsunuz bunu? Nasıl bir yorum, nasıl bir bakış açısı?

Artı, Kıbrıs ile İzmir'i bir araya getiriyorsunuz, sanki Hükûmet İzmirlilerin hayatına müdahale ediyormuş gibi "Kıbrıslıların hayatına da müdahale ediyor." gibi bir yaklaşım sergiliyorsunuz. Ya, bu nasıl bir bakış açısı ya, nasıl bir ayrımcı bakış açısı; böyle bir şey olabilir mi? Bence hem bakışınızda hem sözlerinizde hem de bugün burada, bu kadar iyi niyetli bir protokol içerisine bu konuyu taşımanızda kesinlikle art niyet var. Ve az önce söylediğim şeyde ısrar ediyorum çünkü lafın kenarından dolaşıyorsunuz, cümlenin çevresinden dolaşıyorsunuz, anlam aynı yere çıkıyor.