KOMİSYON KONUŞMASI

MAHMUT TANAL (İstanbul) - Şimdi, bilemiyorum hangi dilekçemi okudunuz ama 8/12/2015 tarihli dilekçede -birleştirdiğimiz için- aynen bakın şunu geçiyorum, yukarıda zaman almama açısından, son paragrafta: "İnsan hakları ihlali bağlamında toplantı gündemine alınarak iddiaların etraflıca incelenmesi." Tek taraflı değil; bir. İki: Tek taraflı olsa bile değerli arkadaşlar, bir handikabın içerisine giriyoruz yani ben burada ukalalık yapmak istemem. "Devletle terör örgütünü aynı kefeye koyup onlarınki de araştırılsın." denilmez. Terör örgütü zaten insan hakları bağlamında insan haklarını ihlal eder. Terörün hukuku yoktur, terörün demokrasisi yoktur, terörün özgürlüğü yoktur. Yani, siz burada bir yanılgıya düşüyorsunuz arkadaşlar. Yani, terörle insan haklarını aynı kefede nasıl tutabilirsiniz? Terörün varlığı bizzat zaten insan haklarını ihlal eder, olaya bu çerçevede bakın. İnsan haklarını ihlal eden "meşru kurum" dediğimiz devlet yapar bunu, kurumlar yapar bunu. Terör örgütünün varlığı zaten insan haklarını tehdit ediyor. Bu çerçevede, devletle terör örgütünü aynı kefeye koymanız, ben üzülerek söylüyorum, terör örgütüne meşruiyet kazandırıyorsunuz arkadaşlar; sizden istirham ediyorum. Yani, burada dilekçede de ayrıntılı yazmışım zaten, "etraflıca" demişim.

NURETTİN YAŞAR (Malatya) - Yeniden oku dilekçeni.

MAHMUT TANAL (İstanbul) - Peki, ben fotokopisini size vereyim üstadım yani burada hatta Sayın Metiner Bey'e vereyim, kendisi okusun. Baştan okuyayım ben. Özür dilerim Sayın Başkan, izin veriyorsanız okuyayım.

BAŞKAN - Buyurun okuyun.

NURETTİN YAŞAR (Malatya) - Kendine de oku, bize de oku, iki taraflı oku.

İSMAİL AYDIN (Bursa) - Başkanım, aslında önergelerin dağıtılması gerekiyordu.

BAŞKAN - Şimdi, tabii bu, şu anda geldiği için önergeler, sonuçta bundan sonrasıyla ilgili ona dikkat edelim ama lütfen arkadaşlar da toplantı öncesi önergelerini sunarlarsa bizim de o imkânımız olur.

MAHMUT TANAL (İstanbul) - Ben toplantı öncesi sunmuştum.

BAŞKAN - Sizinle ilgili söylemiyorum, siz de her şeyi üzerinize alınıyorsunuz.

MAHMUT TANAL (İstanbul) - Devam edeyim mi Başkanım?

BAŞKAN - Buyurun.

MAHMUT TANAL (İstanbul) - "Diyarbakır, Sur, Hazro, Lice, Silvan, Mardin, Nusaybin, Derik, Şırnak, Cizre ilçelerinde ilan edilen sokağa çıkma yasağı temel hak ve özgürlüklerin ihlaline neden olmuş sivil vatandaşlarımızın yaşam haklarının kaybolmasına neden olmuştur. Basında yer alan ve kamuoyu gündemine gelen iddialar dayanarak sokağa çıkma yasağı nedeniyle bu yasağın ilan edildiği bölgelerde yaşayan vatandaşlarımız temel tüm yaşam gereksinimlerinden yoksun bırakılmıştır. Ayrıca, insanlar evlerinin arasında yürütülen operasyon ve kullanılan silah ve zırhlı araçlar nedeniyle aileleriyle birlikte vurularak öldürülme riski altında yaşamaktadırlar. Bu nedenle, konunun insan hakları ihlali bağlamında toplantının gündemine alınarak iddiaların etraflıca incelenmesi için İnsan Hakları İnceleme Komisyonunun bünyesinde bir alt komisyon oluşturulması bölgede inceleme ve tespit yapılması hususunda gereğini saygılarımla arz ederim."

NURETTİN YAŞAR (Malatya) - Ne anlaşılıyor burada.

MAHMUT TANAL (İstanbul) - Nasıl? Bilemiyorum, siz ne anladıysanız benim anlattığım gayet rahat, burada yani...

NURETTİN YAŞAR (Malatya) - Sokağa çıkma yasağı bütün bu şeylerin müsebbibidir.

MAHMUT TANAL (İstanbul) - Nasıl?

NURETTİN YAŞAR (Malatya) - Sokağa çıkma yasağı bütün bu hak ihlallerinin temel nedenidir, temel kaynağıdır. Dolayısıyla, bunun araştırılması, incelenmesi

bunun araştırılması, incelenmesi gerekir şeklinde bir anlam çıkıyor, ben böyle anlıyorum.

BAŞKAN - Üstat, Nurettin Bey, buna...

NURETTİN YAŞAR (Malatya) - Başka faktör yok, sokaklarda vurulan insanların da göçe zorlanan insanların da tek nedeni...

JÜLİDE SARIEROĞLU (Ankara) - Devlet yani...

NURETTİN YAŞAR (Malatya) - Hayır...

MAHMUT TANAL (İstanbul) - Arkadaşlar, burada devletle terör örgütünü aynı kefeye koyuyorsanız da ben bir şey demiyorum.

BAŞKAN - Arkadaşlar, lütfen, lütfen...

HULUSİ ŞENTÜRK (İstanbul) - Demagoji yapıyorsunuz ama burada.

BAŞKAN - Arkadaşlar, lütfen...

HULUSİ ŞENTÜRK (İstanbul) - Dün Mecliste, Genel Kurulda söylendi...

BAŞKAN - Hulusi Bey, lütfen rica ediyorum, bakın...

MAHMUT TANAL (İstanbul) - Ben bireysel tartışmaya girerim Sayın Başkan orada.

BAŞKAN - Şimdi, lütfen usulü bozmayalım, isteyen herkese söz verdim, toparlanması için söz verdim, sözlerini bitirsin, ondan sonra oylamaya geçeceğiz yani tartışmaya gerek yok.

MAHMUT TANAL (İstanbul) - Sayın Başkan, dilekçeyi ben okudum burada. İddiaların etraflıca incelenmesini söylüyorum burada, hak ihlali kimden gelirse gelsin hak ihlali açısından kurulacak olan alt komisyonun bunu araştırması gerekir. Ancak değerli hatip arkadaşlarımızın -baştan ben onu söyleyeyim, tekrardan kaçınacağım ama- terör örgütüyle devleti aynı kefeye koymak hak ihlali açısından doğru bir yaklaşım tarzı değil çünkü terörün zaten varlığı temel hak ve özgürlükleri tehdit eder, güvence altına almaz çünkü terörün hukuku olmaz, terörün insan hakları olmaz. bu açıdan arkadaşlarımızın bu değerlendirmelerine katılmıyorum.

BAŞKAN - Arkadaşlar, teşekkür ediyorum, lütfen...

JÜLİDE SARIEROĞLU (Ankara) - Önergedeki ifadeler aslında, laf şeyi yapmayalım onu demek istiyorum.

BAŞKAN - Jülide Hanım, tamam, noktaladık ama...

ORHAN MİROĞLU (Mardin) - Ama bence burada noktalamayalım mı, ben bu öneriyi mi tartışacağım?

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum, lütfen, müsaade buyurun.

MAHMUT TANAL (İstanbul) - Sayın Başkan, bir teşekkür için yani arkadaşlarımız sabırsız mı davranacak, ben anlamıyorum? Yani bir daha kere bu kadar laf atan arkadaşların ortasında oturacağım, geçmişte Sayın Metiner çok atardı, şimdi yanımda oturuyorum laf atmıyor bana, bir dahaki toplantıda laf atan arkadaşların yanında oturacağım.

MEHMET METİNER (İstanbul) - Bir de lafımı dinlesen Mahmut var ya?

MAHMUT TANAL (İstanbul) - Yani sizden istirham ediyorum. Neyse ben teşekkür ediyorum, eğer önergeleri arkadaşlarımıza dağıtırsak bu anlamda dikkate alınırsa sevinirim, saygılarımı sunarım.