KOMİSYON KONUŞMASI

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Şimdi, tabii, sizler nereden bakıyorsunuz bilmiyorum ama söyleyeyim: Biz Yunanistan'dan falan bakmıyoruz. Ben bir Muş Milletvekiliyim tam da bahsettiğiniz Malazgirt'ten bakıyorum, Van'dan bakıyorum, Kayseri'den bakıyorum, yaklaşık yirmi yıldır yaşadığım İzmir'den bakıyorum. Onun için bence itham etmeden önce düşünmek lazım. Biz bu ülkenin yurttaşıyız, vatandaşıyız, sizinle eşit haklara sahip parlamenterleriz ve bizim görevimiz burada halk adına, sizin yürüttüğünüz politikaları -iç ve dış, hiç fark etmez- eleştirmek; bizi halk bununla görevlendirdi, bunun için seçti ve biz maaşımızı bunun için alıyoruz, başka bir görevimiz yok. Yani ben buraya gelip iktidarın her yaptığına "evet de" diye maaşımı almıyorum; aksine "Halkın çıkarını sonuna kadar savunayım." diye alıyorum ve ben en azından vicdanen, ahlaken bunu sonuna kadar yapmaya çalışıyorum.

Şimdi, Sayın Vekilim, birisi "Allah birdir." dedi, diyelim ki bu Yunanlıydı. Ne diyeceksiniz Yunanlı diye "Allah bir değil mi?" diyeceksiniz, "beş" mi diyeceksiniz?

HASAN TURAN (İstanbul) - Yok, biz "bir" diyoruz.

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş) - Ha "bir" diyoruz, değil mi? Demek ki bizim doğruları dile getirmemiz, başkalarının farklı şekilde dile getirmesi bizi Yunanistan tarafı, İsrail taraftarı yapmaz. Biz durduğumuz yerden değerlendiriyoruz. Yunanistan nasıl değerlendirir, açıkçası beni ilgilendirmez; İsrail nasıl değerlendirir, o da beni ilgilendirmez ama beni şu ilgilendirir: "Bu ülkenin yurttaşları nasıl değerlendiriyor? Bu ülkenin, bölge ülkeleriyle ilişkileri nasıl ve bu ülke gelecekte nereye gidecek?" Bunlar beni ilgilendirir. Bütün bu politikaların sonuçları beni ilgilendirir. Artan yoksulluk beni ilgilendirir, dolar kuru beni ilgilendirir, yaptığınız bütün siyasi angajmanların, bütün silah anlaşmalarının sonuçlarının ülkeye ve bölgeye yansıması beni ilgilendirir çünkü ben bu ülkede yaşıyorum 2 çocuk yetiştiriyorum. Onların gidecek başka bir ülkesi yok, burada yaşayacaklar. Onun için söylediğimiz her şeyi lütfen bir kez daha nereden söylediğimizi değerlendirin. Biz İsrail'den yana konuşmuyoruz. Ben Filistin ulusal mücadelesini destekleyen biriyim, niye İsrail'den yana konuşayım ki? Biz sabah akşam size, Mecliste ve Meclis dışında da "İsrail'le yaptığınız anlaşmaları askıya alın. Mazlum Filistin halkının mücadelesini destekleyin." diyoruz, karşısında bir şey söyleyemiyoruz ki. Ama siz gönderdiğiniz Mavi Marmara gemisi için sonra dönüp "Bize mi sordunuz?" dediniz. Bakın, bunu eleştirmeyelim mi Sayın Başkan? Sayın Vekilim, demeyelim mi? Bence diyelim.

Ha, şimdi, bu meseleye gelirsek; ben açık ve net söyleyeyim: Yunanistan, Kıbrıs Rum kesimi, Mısır, Fransa, Libya -Libya'nın bir kısmı, o zaman ayrıydı- hepsi birleştiler Doğu Akdeniz'de kaç tane NAVTEX ilan ettik? Sonra ne oldu gemiler? "Tamir" diye geri çektik. Demek ki bir yerde bir yanlış var. Biz o bedelleri ödemeden de bugün yine masada kazanacağımız yeri alabilirdik, yine aynı sonuca ulaşabilirdik. Bu illa böyle olmak zorunda değil, sonuçta akıl diye bir şey var.

MUSTAFA CANBEY (Balıkesir) - "Politika" diye bir şey de var.

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş) - Evet, politika da var ve bu böyle olmak zorunda değil. Biz böyle olmaması gerektiğini düşünüyoruz, siz farklı düşünüyorsunuz, zaten farklı uyguluyorsunuz ama bir zahmet eleştirilerimize de tahammül edin. Niye eleştirdiğimizi de dinleyin.

HASAN TURAN (İstanbul) - Tahammül ediyoruz, cevap veriyoruz işte.

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş) - Hayır. Sayın Vekilim, cevap vermiyorsunuz siz eleştirdiğimiz yeri itham ediyorsunuz.

HASAN TURAN (İstanbul) - Siz itham ediyorsunuz.

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş) - İtham etmek ayrı bir şeydir, cevap vermek ayrıdır.

BAŞKAN AKİF ÇAĞATAY KILIÇ - Arkadaşlar, lütfen...

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş) - Siz itham ediyorsunuz.

HASAN TURAN (İstanbul) - Siz de itham ediyorsunuz.

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş) - Beni İsrail'in, Yunanistan'ın yanında durmakla; Londra'dan, Paris'ten konuşmakla itham ediyorsunuz. Ben Muş Milletvekiliyim, nasıl Londra'dan konuşabilirim?

HASAN TURAN (İstanbul) - "Londra'nın, Paris'in bakış açısı da bu şekildedir." diyorum.

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş) - Beni ilgilendirmez onların bakış açısı. Ben bu ülkenin yurttaşıyım, bu ülkede siyaset yapıyorum ve ben bu ülkenin yurttaşı olarak konuşuyorum, siyasetçisi olarak konuşuyorum, bu ülkenin Parlamentosunun bir üyesi olarak konuşuyorum. Söylediklerim de çok açık ve net; diyorum ki: Barışçıl dış politika bizi bölgenin parlayan yıldızı yapabilirdi. Ne yazık ki yanlış dış politikamız sonucunda bugün batağa batmış durumdayız, bir türlü de toparlayamıyoruz. Bunun ülkemize maliyeti çok ağır. Bizi bir Katar kurtarmaz. Bizi Katar'la askerî anlaşmalar kurtarmaz. Katar'ın altınları kurtarmaz. Bizi, bütün bölge ülkeleriyle geliştireceğimiz samimi, barışçıl diplomatik ilişkiler kurtarır. Türkiye, bölgenin barış adası olabilir, Türkiye isterse bütün bölgeye barışı ihraç edebilir. Ne yazık ki ve ne yazık ki üzülerek söylüyorum, Hükûmetiniz bölgeye savaş ihraç ediyor ve bu bir siyaset hâline gelmiş. Bunun da bu ülkeye maliyeti ağır. Bir Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı olarak bunu söylüyorum, katılırsınız katılmazsınız ama lütfedip en azından izin verin de biz de eleştirilerimizi sunalım, itham etmeyin bizi.

DERYA BAKBAK (Gaziantep) - Makul ve mantıklı eleştiriler sunun lütfen.

HASAN TURAN (İstanbul) - Sunuyorsun zaten.

DERYA BAKBAK (Gaziantep) - Makul ve mantıklı olun lütfen.

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş) - Hayır, itham etmeyin Sayın Vekil.

AHMET HAMDİ ÇAMLI (İstanbul) - Yahu, nasıl biz savaş ihraç ediyoruz? Yüz yıldır İngiliz, Amerika buraya savaş ilan etmiş, biz mi ihraç ediyoruz?

BAŞKAN AKİF ÇAĞATAY KILIÇ - Evet, Gülüstan Hanım, tamamladınız mı?

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş) - Sayın Başkan, birincisi yani şu meselede... Mecliste ilk defa konuşmuyoruz, bizim Komisyondan arkadaşlarımız da görüşlerimizi yani ben yeniyim ama herhâlde burada farklı bir şekilde ifade ettiklerini düşünmüyorum. Genel görüşümüzü de genel dış politikaya dair görüşümüzü de gayet iyi biliyorum; bunu çelen, buna aykırı bir şey de söylemiyorum. Bu ülkenin çıkarlarını farklı açıdan savunmak "Barış kazandırır." demek silah anlaşmalarına karşı diplomatik ilişkiyi savunmanın nesi suç? Nesi Londra bakışı, nesi Fransız bakışı? Ben bunu kabul etmiyorum. Parti olarak da kabul etmiyorum, kişi olarak da kabul etmiyorum. (Uğultular)

BAŞKAN AKİF ÇAĞATAY KILIÇ - Bir saniye arkadaşlar, lütfen bitirsin.

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş) - Biz bu ülkenin yurttaşıyız. Bu ülkede sonuna kadar yurttaşlık hakkımızı da siyaset hakkımızı da eleştiri hakkımızı da tabii ki kullanacağız. Bu, ülkenin geleceği içindir, halkların geleceği içindir. Çok açık ve net; dış politikanın yeri... Ya şimdi konuşmuyoruz, hani süre sınırı var 10 maddedir diye. Ya, euro bugün kaç lira olmuş? 15'e gelmiş. Şimdi, bunun maliyeti yok mu? Benim ailem memur emeklisi; vallahi yardım etmezsek dolabı boştur. Hepinizin var mı böyle tanıdıkları?

DERYA BAKBAK (Gaziantep) - Ülkemizin, vatanımızın güvenliği daha önemlidir.

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş) - Vardır değil mi?

BAŞKAN AKİF ÇAĞATAY KILIÇ - Arkadaşlar, bir saniye... Gülüstan Hanım, bir saniye, konu tamamen başka bir yere gidiyor.

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş) - Hayır, Sayın Başkan, şunu demek istiyorum: Bunlar, bu anlaşmalar, bu angajmanlar, bu ilişkiler kâğıt üzerinde durduğu gibi durmuyor, bunun ülkeye siyasi, ekonomik, toplumsal, sosyal sonuçları var, yükleri var. Biz bu sonuçlara ve yüklere dilimiz döndüğünce dikkat çekmeye çalışıyoruz, mesele budur. Anlaşılır anlaşılmaz, beğenilir beğenilmez ama bu bizim sorumluluğumuz, biz bunu siyasi sorumluluk ve yurttaşlık sorumluluğu olarak yapıyoruz.