| Komisyon Adı | : | DİJİTAL MECRALAR KOMİSYONU |
| Konu | : | Facebook Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Türkiye'den Sorumlu Direktörü Azzam Alameddin'in sunumu (sunum yabancı dilde yapıldı) ile Facebook Türkiye ve Azerbaycan Kamu Politikaları Direktörü Sezen Yeşil'in, şirketin Türkiye'deki yatırımları, içerik politikaları, veri politikaları, 5651 sayılı Kanun'a uyumluluk kapsamında ve çocukların korunması konusunda yaptıkları çalışmalar hakkında sunumu |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 04 .11.2021 |
Buyurun, Zeynep Hanım.
ZEYNEP YILDIZ (Ankara) - Tamam teşekkür ediyorum sağ olun.
Öncelikle, çok teşekkür ediyoruz katılımlarınızdan dolayı çünkü hakikaten burada yani demokratik bir ortamda, bütün partilerin katılımıyla bizim gerçekten kamunun hukukunu korumaya dönük olarak yani böyle bir mesuliyetimiz ister istemez var, kamunun hukukunu korumaya dönük olarak buradaki bu tip toplantıları çok değerli buluyoruz çünkü bizim de çok fazla soru aldığımız başlıklardan biri, yani hele ki bu Komisyonun üyeleri olarak sıklıkla karşılaştığımız pek çok şey oluyor sizi de ilgilendiren. Siz sunumunuzun başında kendinizi Facebook'taki Türkiye'nin temsilcisi olarak tanımladınız, bunu değerli ve önemli buluyorum. Biz de sizin burada aslında elinizi kuvvetlendirebilmek adına, bu tip toplantıları tertip etmeyi de çok önemli buluyoruz çünkü gerçekten biz burada vatandaşımızın taleplerini olduğu gibi size aktaracağız ki siz de orada onların hukukunu korumaya dönük adımlar atabilin. Zaten bizim önceki dönemde öngördüğümüz hukuki düzenleme de buna ilişkindi; bir muhataplık ilişkisi kuralım ki, bir köprü kuralım ki vatandaşın hakkı, hukuku korunsun; temel motivasyonumuz zaten buydu.
Şimdi, ben, şöyle, aslında epey de soru var ama mümkün olduğu kadar kompakt bir şekilde bu sorularımı sormaya çalışacağım.
Şimdi, siz bir "şeffaflık merkezi"nden bahsettiniz ben de o esnada hızlıca bir internete baktım nerededir bu diye, bulamadım, erişemedim, tam adresi nedir? Bunu daha erişebilir kılabilmek adına ne yapabiliriz? Bu ilk sorum.
Yine, şeffaflık bahsinden hareketle ben aynı zamanda Avrupa Konseyinde yedek üyeyim yani oradaki raporları da çok yakından takip etme imkânı elde ediyorum ve oralardaki temel tartışmaların, şurada, şeffaflık bahsi söz konusu olduğunda algoritmaların şeffaflığına ilişkin bir tartışma olduğunu görüyoruz. Sizin burada paylaştığınız veriler de çok değerli "Şu kadar hesabı kapattık." "Şununla ilgili böyle bir işlem yaptık." gibi, bunların her birinin paylaşılması da çok değerli ama bunun bir tık ötesinde burada algoritmaların, bilhassa kişisel verilerin nasıl işlendiği, nasıl depolandığına ilişkin olarak şeffaf bir şekilde kamuoyuyla paylaşılabiliyor olması çok önemli. Bunu sadece Türkiye kamuoyu adına değil, dünya kamuoyu adına da soruyorum çünkü pek çok yerde biz bu bahisle karşılaşıyoruz.
Yine, burada şundan da bahsedildi: Meta'yla birlikte işte AR ve VR destekli üç boyutlu bir deneyim sunulacak; işte, yapay zekânın aynı zamanda etkinliğinin artırılması demek bu. Dolayısıyla, açıkçası yine algoritmaların şeffaflığı bahsinde bu nasıl yapılacak? Yani, bu nasıl bir işleyiş içerisinde olacak? Nasıl bir sistem öngörülüyor buna ilişkin olarak? Bu da gerçekten vatandaşlarımızda soru işareti oluşturan başlıklardan yine birkaçı.
Kişisel verilere ilişkin veri kullanımına dönük birkaç hususa değindiniz. Yine, bu açıkçası ülkemizde en önemli hassasiyet başlıklarından biri, WhatsApp olayında da zaten bunu görmüştük. Burada kişisel verilerin korunumuna ilişkin hani bu da "Vatandaşların sorumluluğudur." gibi bir çıkarımda bulundum, "Burada biz bunları yayınlıyoruz, hani bunu da vatandaş okumalı." gibi bir çıkarımda bulundum sunum içeriğinden ancak aklıma şu geldi: Vaktiyle Yargıtay -hatırlarsınız- eskiden bankalar vesair böyle genel işlem şartı mahiyetinde upuzun evraklar koyarlardı, altına vatandaş bir şekilde imza atardı çünkü o hizmeti almak zorunda, artık hayatının vazgeçilmez bir parçası hâline gelmiş. Şu an sosyal medya şirketleri de aslında bizim yani ya da sosyal medyadaki aksiyonlarımız bir bakıma hayatımızın vazgeçilmez bir parçası hâline dönmüş vaziyette yani bizim için zorunlu bir hizmet alımına dönmüş vaziyette. Dolayısıyla, o "genel işlem şartı" mahiyetindeki hani bir hukukçunun bile güçlükle anlayacağı metinleri ben açıkçası bir bütününü vatandaşın çok fazla okuyup algılayabileceğini... Ben de kendi adıma herhangi bir uygulamayı yüklediğimde, upuzun bir şey var, benim onu okuyacak bir vaktim yok. Yani o yüzden basıp getiriyoruz ama bu ne kadar bir açık rızadır, bu açık rızayı ne kadar karşılar, bu açıkçası yine dünyanın tartıştığı bir başlık. Dolayısıyla, burada bunları çok daha anlaşılabilir hâle getirmek, çok daha yalın hâle getirmek bahsi bence çok önem kazanıyor ve bu noktada çok ciddi bir hassasiyet var.
Yine, sunumunuz içeriğinde, ülkelerin ceza kanunlarına göre de bunları gözeterek de bazı içeriklere dönük müdahalelerde bulunduğunuzu söylediniz. Bu da ülkelerin hukukuna saygı duymak açısından önemli ve değerli ama bir yandan da şu soruyu sormak istiyorum, aslında Ayhan Hocam da benzer mahiyette bir soru sordular: Hani, her ülkenin değer yargıları vesair farklı olabiliyor, buna ilişkin olarak bir yerelleştirme yani topluluk kurallarında bir yerelleştirme gündeme gelecek mi?
Son olarak şunu da sormak istiyorum: Hatırlarsınız, Filistin meselesi gündeme geldiğinde, yakın bir zamanda Selçuk Bayraktar'ın bir gönderisi Instagram'da silinmişti ve biz gerçekten çok endişe verici bulduk bu durumu çünkü orada bir görüş paylaşımı vardı, aslında ifade hürriyeti sınırları içerisinde yapılan bir paylaşım söz konusuydu, ancak ve ancak bununla tezat teşkil eder mahiyette söz konusu içeriğin kaldırıldığını gördük biz. Bu "insanların hani daha çok paylaşsınlar, daha çok konuşsunlar" argümanının, aslında, topluluğunuz tarafından dile getirilen argümanın belirli noktalarda müdahale edilebilir bir zemini var mı endişesini herkes çok ciddi anlamda taşıyor. Buna ilişkin olarak sonrasında bir geri adım geldi ama bunun için insanların çok tepki göstermesi gerekti. Hani bu tip tepkilere gerek kalmaksızın bu tip belirli noktalarda, işte, görünürlüğe vesair müdahaleler olduğuna dönük de vatandaşlarımızdan çok şey oldu. Mesela "Filistin'le ilgili bir içerik paylaşıyorum." diyor "Normalde görüntülenmem 2 binken bir anda 300'e düşüyor." denildi. Yani dolayısıyla buralarda bir müdahale olup olmadığına ilişkin olarak da yine şeffaflık bahsinden hareketle, vatandaşlarımızın kaygıları ve soruları var.
Ben, tekrar buraya geldiğiniz için çok teşekkür ediyorum. Hakikaten çok demokratik, güzel bir tartışma ortamı oluşmuş oldu. Tekraren teşekkür ediyorum.