ŞAHİN TİN (Denizli) - Teşekkür ederim Başkanım.

Öncelikle, değerli milletvekili arkadaşlarımız, Komisyon üyelerimiz ve Bakan Yardımcımız, kamu kurum ve kuruluşlardan gelen değerli müdürlerimiz; öncelikle kanunumuzun hayırlı olmasını temenni ediyorum.

Tabii, burada, limanlar konusunda Fuat Bey gerekli açıklamaları geniş açıdan yaptı, teşekkür ediyoruz kendilerine. Türkiye için önemini ve limanların uluslararası alanda da ne kadar önemli olduğunu, ihracatın, üretimin, istihdamın ana unsurlarından biri olduğunun önemini burada vurgulamış oldu. Tabii, ayrıca, bugün yine, Cumhurbaşkanımızın açıklamış olduğu 4.250 TL'lik asgari ücret bir işçimize verilecek olan en alt taban, yani sadece bu verilecek anlamında değil. Aynı zamanda da hem işçiye, işgörene hem de işverene destek verilmiş oldu. Aynı zamanda da işverene destek var burada. Bu da nedir? Gelir vergisi ve damga vergisinin...

TAHSİN TARHAN (Kocaeli) - Tamamı mı?

ŞAHİN TİN (Denizli) - Burada 600 TL civarında bir yük...

TAHSİN TARHAN (Kocaeli) - Tamamı mı?

ŞAHİN TİN (Denizli) - Evet. Ben o şekilde biliyorum, şeyini bilmiyorum ama aldığım bilgi bu.

TAHSİN TARHAN (Kocaeli) - Çelişki var da o yüzden.

ŞAHİN TİN (Denizli) - Yok.

Ben hesap ettim, aşağı yukarı 600 lira civarında bir işverenin, sanayicinin, iş adamının üzerindeki yük, işçi vergisiyle ilgili yük azalmış oluyor, kalkmış oluyor. Dolayısıyla ben hem işverenimize hem de işgörenlerimize, işçilerimize, çalışanlarımıza hayırlı olmasını temenni ediyorum.

Diğer taraftan, stokçuluk kanununda burada bir cezai müeyyidenin artırılması konusu var. Burada da amaç, ülkemizdeki ve tabii ki öncelikle dünyadaki gelişen ekonomik sorunların, dünyadaki ekonomik krizlerin ülkemize daha az yansımasını sağlamak ve ülkemizin burada ekonomik olarak da vatandaşlarımızın zarar görmesini engellemek için, aynı zamanda emtiaların ve ürünlerin, üretilmiş olan, yine buradaki üretilmiş ham madde ya da tarımsal ürünlerin stok yapılarak maliyetlerinin artırılmasının önüne geçmek ve buradan fazla kâr elde edilmesini engellemek. Bu anlamda yapılmış olan bir değerleme. Tabii, bu daha da geliştirilebilir; eğer bununla ilgili bazı çalışmalar yapılacak olursa ama ilk başta bizim yaptığımız nedir? Buradaki cezai müeyyidenin artırılması olmuştur. "Bunun oranı şu olacak, bu olacak." tartışmasından ziyade önemli olan nedir? Bu tür suçların engellenmesi ve ortadan kaldırılmasını sağlamaktır. Biraz önce konuşmacı arkadaşlar dediler ki: "Neye göre değerlendireceğiz?" Yani bunun da yönetmelikleri var, burada kuruldan arkadaşlar var. Nasıl stokçuluk oluyor? Neye göre stok cezası verilecek, işlemi yapılacak...

TAHSİN TARHAN (Kocaeli) - Kurula vermeyelim; kanunlaştıralım, kanunu verelim.

FUAT KÖKTAŞ (Samsun) - Yönetmelikleri var Ağabey onun.

ŞAHİN TİN (Denizli) - Şöyle diyelim Tahsin Bey: Yönetmelikleri var, bugüne kadar stokla ilgili "Kim stok yapıyor? Kim değil?" bununla ilgili zaten gerekli bir uygulama var. Biz yeniden stokçuluk kanunu yazmıyoruz burada, yeniden onu yapmıyoruz yani. O açıdan bunun da ekonomik anlamda enflasyonun artışını engellemek anlamında, fiyatların artmasını engellemek anlamında önemli bir kanun maddesi olduğunu buradan belirtmek istiyorum.

Tabii, diğer konu da yenilenebilir enerji üretimindeki yerli sanayinin ve üretimin katkı payının artırılmasını dönük bir kanun maddesi var. Bu da sanırım hepimizin ortak olarak desteklemesi gerektiğini düşündüğümüz bir kanun maddesidir.

TAHSİN TARHAN (Kocaeli) - Destekliyoruz.

ŞAHİN TİN (Denizli) - Teşekkür ederim Tahsin Bey.

Nedir? Enerjiye ihtiyacımız var yani eğer üretim istiyorsak, ihracat istiyorsak, katma değer istiyorsak, istihdam istiyorsak o zaman bu enerjisiz olmaz. Enerji neyle sağlayacağız? Diyoruz ki: Yeşil enerji olsun yani yenilenebilir enerji; bu da GES, RES, Jeotermal gibi, biyogaz gibi ürünlerden üretilecek olan enerji. Özellikle özel sektörü daha fazla bu anlamda desteklemek için Enerji Bakanlığımızın sunmuş olduğu kapasite artırımını yapmakla ilgili bir şart; o da nedir? Yenilenebilir enerjide yerli üretimin daha fazla kullanılmasını sağlamaktır. Bugün bunu sağlayan enerji üretimi yapan bütün firmalar ne yapmış olacaklar? Kapasite artırımını yaptıklarında aynı fiyattan yararlanmış olacaklar. Bunun da önemli bir madde olduğunu düşünüyorum.

TACETTİN BAYIR (İzmir) - Bizde ev sahibi fazla konuşmaz, millet bekliyor.

OTURUM BAŞKANI FAHRİ ÇAKIR - Üstümde mahalle baskısı var.

ŞAHİN TİN (Denizli) - Değerli arkadaşlar, maliyetlerle ilgili biraz önce Tacettin Bey alüminyum fiyatının işte 5 TL'den 90 TL'ye yükseldiğinden bahsetti; doğrudur, hayır demiyoruz. Bu neden? Pandemiden önce yani 2020 şubat aylarında, mart aylarında -ben kendim de sanayiciyim- demir çelik...

TACETTİN BAYIR (İzmir) - ...algısı var.

ŞAHİN TİN (Denizli) - Ama onu yapamaz, sanayici onu yapamaz, sanayici stokçuluk yapamaz. Yani biz üretim yaparak kazanırız. Bu da bir sanayicilik, üreticilik, girişimcilik ahlakıdır.

FUAT KÖKTAŞ (Samsun) - Bisikletin pedalı dönecek, yoksa düşersin.

ŞAHİN TİN (Denizli) - Yani ahlak meselesidir bu. Dolayısıyla biz üretmek zorundayız, istihdam yaratmak zorundayız. Demir cevheri var, ben demir cevherinden bahsedeceğim. Demir cevheri 2020 Şubat, Mart aylarında 60 ile 70 dolar arasında değişiyordu. Ki Türkiye'de fazla demir cevheri üretilmiyor çünkü yok yani bizde maden olarak. Daha çok yurt dışından geliyor. Nereden geliyor? Arjantin'den geliyor, Brezilya'dan geliyor, Şili'den geliyor veya diğer ülkelerden geliyor baktığımızda. E tonu 60-70 dolar olan cevherin bugünkü değeri 330 dolar. Baktığımızda ne kadar çok artış olduğunu hep beraber görmekteyiz. Ki o günkü bir ham maddenin, yassı mamul dediğimiz çelik mamulünün tonu 400-500 dolarlar civarındaydı, bugün 1.400 dolar civarında. Nedir? Yüzde 300'lük bir artış var. Ha, bu sadece Türkiye'de değil; dünya borsalarında, Londra borsasında baktığımızda böyle bir artışın olduğunu hep beraber görmekteyiz. Dolayısıyla şunu da hak görmek lazım yani adaletli davranmak lazım. Sanki her şey Türkiye'de yükseliyormuş gibi... Faizler Türkiye'de yükseliyormuş gibi efendim, ya da enflasyonun Türkiye'de olduğuna dair bir algı var. Ama baktığımızda belki de İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra bazı krizler haricinde Avrupa'nın, Amerika'nın ya da diğer ülkelerin tekrar faizle tanıştıklarını, tekrar enflasyonla yüz yüze geldiklerini hep beraber görmekteyiz, izlemekteyiz. Bugün Avrupa'da doğal gaza yüzde 600 zam yapıldığını biliyoruz. Ve aynı zamanda orada, Avrupa'da gelişmiş olan bir ülkede ekmek fiyatının otuz yıl sonra ilk defa değiştiğini görüyorsunuz. Demek ki bu pandemi süreci ekonomik anlamda ve diğer anlamlarda her şeyin değişmesine sebep olmuştur. Yani yeni bir dünya düzeniyle, yeni bir dünya ekonomisiyle artık karşı karşıyayız ve tanıştık. Dolayısıyla buna göre bizim ne yapmamız lazım? Kendimize çekidüzen verip ona göre de yeni ekonomik düzenimizi, sistemimizi geliştirmemiz gerekiyor diyorum.

Ben tekrar kanunumuzun hayırlı olmasını temenni ediyor, hepinize teşekkür ediyorum.

OTURUM BAŞKANI FAHRİ ÇAKIR - Sayın Şahin Tin, zamanı kısa kullandığın için özellikle teşekkür ediyorum.

ŞAHİN TİN (Denizli) - Rica ederim, çok sağ olun.

ALİ KENANOĞLU (İstanbul) - Kısası buysa.

ŞAHİN TİN (Denizli) - Bir saat konuşanlar oldu, ben beş dakika...