KOMİSYON KONUŞMASI

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Teşekkür ediyorum.

Değerli arkadaşlar, şimdi ben görüşlerimi ifade edeceğim.

Usule ilişkin söz alan arkadaşlar...

Ondan önce yalnız şunu söyleyeyim: Değerli arkadaşlar, hepimiz bu milletin seçtiği vekilleriz ve bu Meclisin itibarını, verimli çalışmasını, kaliteli çalışmasını hep birlikte, hepimizin katkısıyla sağlamak durumundayız. Dolayısıyla ben sizleri İç Tüzük'e uymaya, iyi ve kaliteli bir çalışma ortamı oluşturmaya hep birlikte davet ediyorum.

Müdahale edilmesi gereken bir husus varsa İç Tüzük gereği onu yapma yetkisi bende. Ha, ben müdahale etmediysem beni uyarın, deyin ki: "Filanca arkadaşımız, İç Tüzük'e aykırı hareket ediyor, lütfen müdahale edin." diye beni uyarın. Ama sizin bir başka arkadaşınızı -herkes için söylüyorum- muhatap alıp konuşması esnasında müdahale etmesi doğru değil.

CAVİT ARI (Antalya) - Oraya da söyleyin Sayın Başkan!

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Herkese söylüyorum, özellikle söylüyorum, herkes için söylüyorum, tabii ki.

Burası teknik bir komisyon, bunun adı bu, bütün dünyada da böyle. Plan ve Bütçe Komisyonları teknik komisyonlardır, burada çok kaliteli tartışmalar da yapılıyor. Ha, her şeyde uzlaşmak...

EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - İçeriğine bakın yani!

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Bir müsaade ederseniz, bir tamamlayayım, rica ediyorum.

İnsicamımı bozdunuz, bakın, aynı şey size de olabilir, rica ediyorum...

Bırakın birkaç şey söyleyeyim, bakın, dinledim usule ilişkin şeyleri.

Biz hep birlikte gün boyu tartışacağız, uzlaşmak zorunda değiliz, böyle bir zorunluluk yok değerli arkadaşlar. Herkes kendi fikrini söyleyecek, milletimiz kimin haklı olduğuna, kimin daha isabetli olduğuna karar verecek. Biz burada bir uzlaşma...

ÖZGÜR KARABAT (İstanbul) - Sayın Başkan ama Plan ve Bütçe Komisyonu teknik Komisyon değildir, siyasi bir komisyondur, onu söyleyeyim. Hangi parayı, kime ne kadar, nasıl verecek...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, rica ediyorum...

SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - İktidarın siyasi tercihini tartışıyoruz yani.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Çalıştırmak istemiyorsanız hakikaten açıkça söyleyin, gerçekten. Bu milletin Meclisini çalıştırmak istemiyorsanız açıkça söyleyin; bu, antidemokratik bir yaklaşımdır, kusura bakmayın.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Sayın Başkan, ne ilgisi var!

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Lütfen, konuşturmuyorsunuz, bakın, ben Başkan olarak konuşuyorum, sürekli bir müdahale var ya; böyle şey olabilir mi?

Böyle konuşmak durumunda kaldığım için de kendimden utanıyorum.

Değerli arkadaşlar, uzlaşmak zorunda değiliz, böyle bir zorunluluk yok; bu, demokrasinin özüne de aykırıdır. Farklı partilerdeysek, farklı görüşlerimiz olacak, farklı tercihlerimiz olacak, elbette farklı siyasi görüşlerimiz ve tercihlerimiz olacak. Bir başkasını "Benimle aynı düşünmeye zorunlusun." diye yönlendirmeye çalışmak antidemokratiktir, bu Meclisin ruhuna da aykırıdır, demokrasinin ruhuna da aykırıdır. Hiç kimsenin böyle bir şey yapmaya hakkı yok. Görüşünüzü en güzel şekilde, en etkili şekilde ifade edersiniz, o görüşe katılan olur, olmaz.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Adamın kalkıp üzerine yürümesi, dövmeye kalkması nedir? Bu Cora, iki de bir milleti dövmeye kalkıyor ya?

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Ama bakın, hâlâ Mehmet Bey, lütfen ya.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Ya, adam iki de bir çıkıyor dövmeye geliyor buraya, siz de sesinizi çıkarmıyorsunuz.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Dövmeye gelmiyor, dövmeye gelmiyor, rica ederim.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Niye geliyorsun, niye geliyorsun o zaman?

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Şu an da siz gelmiş durumdasınız Mehmet Bey.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Dövmeye geliyorsun işte. Meclis Genel Kurulunda da aynı şeyi yapıyorsun, her yerde aynı şeyi yapıyorsun. Milleti döveceksin, öyle bir şey yok.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Mehmet Bey...

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Tonya mı burası ya? Burası Türkiye Büyük Millet Meclisi, burası Tonya değil.

SALİH CORA (Trabzon) - Otur yerine, otur yerine.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Ya "Otur yerine." değil mi? Kimse kimseden korkmuyor.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Mehmet Bey, rica ediyorum.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Ya, bizi korkutmaya çalışıyor.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Mehmet Bey, şu anda siz kalkmış durumdasınız ama bakın, şu anda siz kalkmış durumdasınız.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - İki de bir kalkmasın, ikide bir kalkmasın.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Kimse kalkmasın.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Tonya değil burası.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Ya, Sayın Bekaroğlu, çok korktuk!

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, usule ilişkin hususlara gelecek olursak...

VELİ AĞBABA (Malatya) - Sayın Başkan, bir şey söyleyeceğim, lütfen.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Ya, lütfen böyle bir usulümüz yok, yapamam.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Ama biraz önce Komisyon dışındaki milletvekillerini suçlayıcı konuştunuz. Sayın Başkan, biz de bu Parlamentonun üyesiyiz.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Hayır, suçlayıcı konuşmadım.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Aynen öyle konuştunuz çünkü biz de usulü biliyoruz ve burası sizin hakkınız olduğu kadar bizim de hakkımız.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Hayır, hayır, üyelerin...

VELİ AĞBABA (Malatya) - Yani biz Plan Bütçe Komisyonu üyesi değiliz diye suçlamanız doğru değil.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Dövecek milleti ya, Mecliste de Genel Kurulda da aynı.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, Anayasa'ya aykırılık hususunda usule ilişkin itirazlar oldu. O konuda birinci olarak şunu söylemek isterim. Görüşmekte olduğumuz teklif Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına sunulmuş ve esas komisyon olarak Komisyonumuza havale edilmiştir. İçeriğini tabii ki tartışacağız, Divan olarak Anayasa'ya aykırılığı noktasında bir tespitimiz yoktur. Başkanlığın bize göndermesi de Başkanlığın bu konudaki değerlendirmesini zaten zımni olarak taşımaktadır. Dolayısıyla bu konuda herhangi bir aykırılık görmediğimizi tekrar ifade etmek isterim. Ama tabii ki bu tartışmalar meşru tartışmalar, eleştirebilirsiniz, bu fikirde olduğunuzu söyleyebilirsiniz, bu konudaki mekanizmalar da açıktır. Nasıl itiraz edileceği, neler yapılacağı da açıktır.

Diğer taraftan şunu söylemek isterim. Asgari ücretle ilgili işte bir uzlaşma oldu veya işte farklı beyanlar yapıldı, bu tür itirazlar oldu arkadaşlarımız tarafından fakat şunu ifade etmek isterim. Kuvvetler ayrılığı gereği kanuni düzenleme gereken hususlarda nihai söz söyleme yetkisi Meclisimizindir. Hangi çalışma yapılırsa yapılsın, yürütme tarafından ne ifade edilirse edilsin, sonuçta Meclise bir teklif geliyor, o teklifi kabul edip etmemek, değiştirip kabul edip etmemek Meclisin takdirindedir, son sözü söyleyecek olan -Komisyonumuzda ve Genel Kurulda tabii- nihai olarak Meclistir. Meclis yürütmedeki süreçleri onaylar, kabul eder veya etmez, bu tamamen Meclisin yetki alanında olan hususlardır. Meclisin bu anlamda yetkisini tartışma konusu yapmak söz konusu olamaz.

Eşitlik ilkesinden hareketle yine söylenen şeyler oldu. O konuda da tartışmalara girdiğimizde de göreceğimiz gibi başka birtakım kanuni düzenlemelerle de bu asgari ücret dışında da birtakım kesimlere dönük Meclisimizin takdiriyle yapılmış bazı düzenlemeler var. Dolayısıyla bu tartışmaları yine geneli üzerinde veya maddeler üzerinde yapacağız.

Değerli arkadaşlar, bütçeyle ilgili de yine şunu söylemek isterim. "Meclisimizin bütçe hakkı mı?" alınıyor gibi bir ifade kullanıldı. Bir defa Mehmet Bey, bu 2022 bütçesine ilişkin değil tartıştığımız konu, 2021 bütçesine ilişkin.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Ben öyle demedim ki...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Ona açıklık getirmek için söylüyorum. 2022 yılı bütçesi kabul edildi, 2022'ye ilişkin bir değişiklik ihtiyacı varsa onu Meclisimiz gelecek yıl içinde değerlendirir, ihtiyaç görürse düzenleme yapar, yapmaz, o Meclisimizin takdirindedir. 2022'deki şartların ne olacağını öngörür, gidişata bakar, gerekli gördüğü neyse düzenleme Meclisimiz yapabilir, orada bir engel yok yani bu 2022'ye ilişkin bir düzenleme değil yapacağımız düzenleme. Bütçemiz geçti, o yıl içinde ihtiyaç duyulursa tekrar bakılır ama şu an itibarıyla onu konuşmanın bir anlamı yok. 2021'e ilişkin yaptığımız bir düzenlemedir bu, 2021'in son günlerine gelmiş durumdayız ve aşağı yukarı gerçekleşmiş bir gelir var -yani tahmini değil- gerçekleşmiş bir gelir söz konusu, çok ufak belki marjlarla bir hata marjı olabilir ama tahminin ötesinde artık gerçekleşmiş bir gelirimiz var. Bu gelir, geçen yıl öngördüğümüz gelirin oldukça üzerinde, tahmin edilen gelirin üzerinde, bir taraftan da gerçekleşmiş yine, aşağı yukarı, tam söyleyemesek de gerçekleşmiş harcamalarla gerçekleşmiş gelirin bir kısmını; tahminin üzerinde gerçekleşmiş gelirin bir kısmını yine, aşağı yukarı gerçekleşmiş harcamaların bir bölümüne tahsis etmeye ilişkin bir teklif. Sınırı belli, Anayasa açısından sınır konmasaydı belki sorun olabilirdi. Tahminin üzerinde gerçekleşmiş olan geliri bir üst limit olarak o kanuna dercetmiş durumda teklif sahibi. Dolayısıyla sınırsız bir yetki söz konusu değil. Sınırsız olsa belki Anayasa'ya aykırılık ifade edilebilirdi.

Diğer taraftan, ek bütçe olsun, başka mekanizmalar olsun burada da yine nihai otorite Meclisimizdir. Bu teklifi, maddeyi kabul edip etmemek, onaylayıp onaylamamak yine Meclisimizin takdirindedir. Meclisin iradesi neyse o irade çerçevesinde bu teklif geçecektir veya geçmeyecektir. Bu Meclisimizin iradesine de...

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Meclis Anayasa'ya rağmen bir irade kullanmaz ki. Anayasa'ya rağmen bir irade olur mu, nasıl irade bu?

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - ...herhangi bir halel getiren Meclis dışı bir mekanizma değil, Meclisimizin yine iradesiyle gerçekleşen bir düzenlemedir. Onun da altını çizmek isterim.

Diğer taraftan, yani bu tek seferlik şeyden... Şey dedi Bülent Bey, işte, bu maliyet farklarından dolayı, bir ifade de bulundu. Şimdi, tek seferlik harcamalarla sürekli harcamaları yani usul olarak söylüyorum, takdir sizin tabii, istediğiniz gibi karşılaştırabilirsiniz ama tek seferlik gider ve harcamalarla her yıl, her yıl devam edecek gider ve harcamaları mukayese etmek teknik olarak bence çok sağlıklı olmayabilir. Tek seferlik harcamayla tek seferlik harcamayı, sürekli harcamayla sürekli harcamayı...

ÖZGÜR KARABAT (İstanbul) - Kamu özel iş birliği projeleri var.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - BOTAŞ'ınkini söylüyorum ben BOTAŞ'ınki bu, bir yıllık veya iki yıllık hani, sürekli bir mesele değil. Daha arızi diyelim, geçici bir mesele. O geçici meseleye dönük tedbirle diğerini mukayese usul açısından sağlıklı olmayabilir, onu ifade etmek istiyorum.

Diğer taraftan, bu Plan ve Bütçe Komisyonumuzun değerlendirmelerini yürütmeye aktarmanın faydalı olacağına ilişkin Sayın Paylan'ın bazı teklifleri oldu. Bu konuda aslında Sayın Bakanımızla, Sayın Nebati'yle bütçe görüşmeleri sırasında da istişare ettik. Biraz yoğunluğu var tabii, yeni Bakan. Bir taraftan da yaptığı birtakım çalışmalar yıl sonu. Yıl sonu geçince kendisinin de uygun olduğu bir zamanda Plan ve Bütçe Komisyonu olarak bizim, onların uygun olduğu bir ayarlama...

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Biz sunum alabilir miyiz Başkanım?

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sunum konuşmadık doğrusu ama başka bir formatta, daha informel diyelim bir ortamda Plan ve Bütçe Komisyonu üyelerimizle Sayın Bakanımızı buluşturma yönünde bir hazırlık yapacağız. Bir kahvaltı olabilir, başka bir organizasyon olabilir.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Durum yapıcı ama ateş bacayı sarıyor.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Burada, Plan ve Bütçe Komisyonumuzda, Sayın Bakanımız da bundan memnuniyet duyacağını, ifade etti.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ateş bacayı sarıyor.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Yeni bir Bakanımız, belki bir tebrik ziyareti gibi de olabilir, başka bir mekanizma da olabilir. Orada Sayın Bakanımıza da doğrudan görüşler ifade edilebilir.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Sayın Başkan, Bakan kalmazsa o zaman ne olacak?

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Diğer taraftan Bakanımız hakikaten sivil toplumla, iş dünyasıyla, değişik kesimlerle istişarelerini de devam ettiriyor.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Hep patronlarla görüşüyor vallahi, işçilerle görüşmüyor.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Bugün de bir Kabine toplantısı var, orada da anlatacak.

Teşekkür ediyorum.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Etki analizi de yok Sayın Başkan.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Ona ilişkin... Affedersiniz etki analizine ilişkin ifadeler oldu. O konuda genel görüşmede ve maddelere geçtiğimizde ben de bunu talep edeceğim. Keşke yazılı olarak daha önceden gelseydi, katılıyorum, üyelerimizin bu eleştirisine katıldığımı ifade etmek istiyorum. Daha hızlı bir şekilde bu yapılıp yazılı bir şekilde gelse ben de memnun olurdum doğrusu. Orada eleştirilerinize katılıyorum ama genel sunumda ve maddelere geçildikçe bu etkileri arkadaşlarımızdan talep edeceğiz ve Komisyonumuzun bilgisine sunacağız.

Buyurun Sayın Kuşoğlu.