SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Cemal Vekilimizi, değerli bürokratlarımızı ve tüm üyeleri saygıyla selamlıyorum.

Evet, şimdi, yasa teklifini detaylı incelediğimizde ve Sayın Cemal Vekilin sunumuna da baktığımızda... Kendisinin hem bir akademisyen kimliği var hem de kanun teklifinin de ilk imzacısı. Çok spesifik olarak bütün maddeleri bize anlattı kendisi ama burada temel sorun -Sayın Kuşoğlu da söyledi- genel gerekçeleri nedir, burada bu maddelerde neden bu düzenlemeye gidiliyor; bunun detaylı bir açıklaması yok. Daha sonra bürokrasinin bunlara cevap vereceği söylendi, ama biz, şimdi, bütün bu maddeleri aslında Sayın Cumhurbaşkanının...

CEMAL ÖZTÜRK (Giresun) - Ben de cevap vereceğim. Yanlış anlaşılmasın, sadece bürokrat arkadaşlara topu atmış değiliz. Maddelerde...

SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - Siz de detay vereceksiniz ama bunun teklif metninde, hiçbir metinde karşılığı yok.

Şöyle ki: Aslında Sayın Cumhurbaşkanı bir kabine toplantısı sonrası bu kanun teklifindeki bütün maddeleri kamuoyuyla paylaştı ve kendisinin kişisel politikaları olarak, kabinesinin kararları olarak ama arkasında da kendisinin olduğunu söyleyen bir açıklama yaptı. Neticede biz de bugün, Meclis olarak, Cumhurbaşkanının bütün kamuoyuna deklare ettiği maddelerin yasal dayanaklarını görüşüyoruz. Ve maddeler uygulanmaya başladı, yönetmelikler yayınlandı bunlarla ilgili, mevduat oranları açıklandı ama yasal dayanağı bugün yapılıyor. Aslında bu, bizim hep dile getirdiğimiz bu sistem krizini de bugün ortaya koyuyor. Mecliste gerekli tartışma yapılmadan, bunun ülke ekonomisine etkisi ve gerçekten ülkenin şu an yaşadığı döviz kuru, faiz oranı, enflasyon oranı, işsizlik, istihdam sorunları açısından, giderek yükselen enflasyon ve alım gücündeki ciddi kriz noktasında detaylı bir tartışma yapılmadan, kişisel kararların bir yansımasını görüyoruz. Aslında zaten yaşanan, bugün gelinen ekonomik sorun da bu sistem krizinin sonuçları ve maliyetleri.

Sayın Cemal Öztürk Bey şunları söyledi: "Cari açığa kalıcı çözümler getireceğiz. Orta gelir tuzağı, üretim, istihdam, yatırım sorunları.." Bugün zaten yaşadığımız bütün temel sorunlar, yirmi yıllık bu iktidarın maalesef öngörüsüz ekonomik politikalarının bir yansıması. Biz artık, Cemal Bey, orta gelir tuzağında değiliz ki, düşük gelir tuzağına saplandık ve siz bu düşük gelir tuzağına saplanmış bireyleri bugün 5-6 tane bireysel emeklilik sistemine motive etmeye çalışıyorsunuz. İşte "öngörülebilirlik, şeffaflık, beklentiler, ekonomik istikrar, makroekonomik istikrar" dediniz ama siz bu getirdiğiniz kanun teklifinde ve Cumhurbaşkanının deklare ettiği maddelerde bunlarla çelişkili düzenlemeler yapıyorsunuz. İşte Merkez Bankası bugün en tartışmalı kurumumuz hâline geldi ve bugün getirilen bu madde de gerçekten uluslararası alanda ülkemiz adına ulusal ve uluslararası yatırımcılar açısından çok büyük tartışma yaratacak bir madde olarak karşımızda duruyor. Hazine ve Maliye Bakanlığına verilen yetkiler, veri paylaşımları, diğer getirdiğiniz bütün maddelerde verilen yetkilerde ve kredi mevduat... İşte "TL korumalı mevduat hesabı" dediniz, bütün yetkileri Cumhurbaşkanına işte, mevduatın oranından, tarihinden ki açıkladı zaten bunları... Biz, bugün, bunun arka planda bir yasal mevzuatını çıkarmaya çalışıyoruz. Ya bu çelişkiyi siz nasıl değerlendiriyorsunuz, ben merak ediyorum bir akademisyen olarak. Ve bu sistem krizinin hâlâ olmadığını siz savunacak mısınız?

"Bireysel emeklilik" diyorsunuz, bireysel emeklilik sistemindeki verilere baktığımız zaman gerçekten sözleşmeden caymalar var fazla sayıda. 1 milyon giriş varsa 900 bine yakın da çıkış var, rakamları da var elimde. Şimdi, 45 yaşa bir şey getiriyorsunuz, işte sistemden çıkma gibi düzenlemeler getiriyorsunuz ama bugün bu sisteme girmeye çalışan vatandaşlarımızın temel sorunu işsizlik. Bir defa bir gelirleri yok bir kısmın ve geliri olan bir kısmın da tasarruf yapacak bir gücü yok. Yani bir ülkenin tasarruf oranlarını artırmanız için sizin bu getirdiğiniz maddelerin Türkiye'nin şu ekonomik koşullarında kişi başına gelir düzeyinde... Artan enflasyon, işsizlik, döviz kuru, TL'nin değer durumu karşısında siz bu maddelerin gerçekten sonuç doğuracağına inanıyor musunuz bir akademisyen olarak, objektif, elimizdeki somut verilerle? Bir defa doğru teşhis bizim için en değerlisi, objektif veri ve doğal olarak da doğru araçlarla bunu yönetebilmek. Ya Türkiye, bugün baktığımız zaman biz...

Şu bireysel emekliliği tamamlayayım, son cümlemi söyleyeyim. Bireysel emeklilik sisteminden bir defa bu vatandaşlarımızın çıkış sebepleri nedir, sistemden neden çıkmışlar bu kadar? Bu var mı yani getirilen maddeler bu çıkışı engelleyecek mi? Şunu söylemek istiyorum...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Tamamlarsanız.

SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - Tabii ki Sayın Başkan.

Evet, devletler ekonomik krizler yaşıyor, bugün de bizim yaşadığımız aslında bir ekonomik kriz süreci. Burada ekonomi, maliye ve para politikası araçlarını kullanıyorlar, işte geleneksel ve uluslararası piyasalarla da uyumlu araçlar. Bu şeffaflık, güven ortamı içinde planlanıyor ama bugün bizim geldiğimiz noktada kişisel kararlar... İşte Hazine ve Maliye Bakanın kardeşi kişisel -işte, buradaki bütün ekonomistlerin bileceği gibi, tartışılmış, kabul görmüş iktisat okullarının dışında- bir öneriyle geliyor. Ya, bunlar bile aslında, bu yaptığımız yasaları, işte sizin dediğiniz o şeffaflığı, öngörülebilirliği...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Teşekkür ediyoruz.

SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - ...bunları engelleyen sorunlar. Ya, bu yapısal sorunlar duruyorken, işte bu getirdiğiniz ihracatla ilgili kısmi düzenlemeler, kurumlar vergisi, bireysel emeklilik maddeleri, bunlarla ilgili nasıl sonuçlar alınacak, merak ediyorum.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Teşekkür ediyorum Sayın Özdemir, sağ olun.

SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - Teşekkür ediyorum.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, saat 13.45'te devam etmek üzere birleşime ara veriyorum.