BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Elitaş'ın benimle ilgili söylediği bir konu vardı, şöyle: Dediğiniz gibi, Ticaret Kanunu'nda konsinye mallarla ilgili "haczedilemez" hükmü var ama -demin hocam da işaret etti siz konuşurken- burada Merkez Bankasıyla ilgili yani sizin verdiğiniz örnekte, şirketle ilgili bir haciz söz konusu değil; burada, konsinye mallarla ilgili olan şirketle yani üçüncü tarafla ilgili bir haciz söz konusu, bunun haczedilemezliğiyle ilgili geliyor yani durum tam tersi. Ben şunu söyledim: Bu, uluslararası bir mahkeme tarafından, bir tahkim heyeti tarafından -geldiğinde- ancak uygulanması da zorunlu bir durum, dolayısıyla uygulaması mümkün olmayan bir durum. Yani biz bu kanunu çıkarıp kendimizi sıkıntıya sokuyoruz.

Demin Veli Bey'in bahsettiği konu... Dün Türk vatandaşlığına kabul edilmeyle ilgili, Vatandaşlık Kanunu uyarınca bir yönetmelik çıktı. Buna göre, 500 bin dolar yatıran, üç sene müddetçe... Ki dünyada böyle bir örneği yok.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Var, var.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - 250 bin dolar yatıran, ev sahibi olan vatandaş oluyor, 500 bin dolar yatıran vatandaş oluyor. Dünyada Malta dâhil -bugün Fatih Altaylı'nın yazısı da var- örneği yok.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sayın Kuşoğlu, lütfen, bağlarsanız...

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Biz çok kötü bir durumdayız maalesef, maalesef çok kötü durumdayız.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - İspanya var, dünyada çeşitli örnekleri var.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Bu farklı bir konu, onu ayrıca tartışabiliriz ama...

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Sayın Başkanım, farklılığı şu: Şimdi çok kötü duruma düştük, ekonomik olarak çok kötü duruma düştük, tekrar 70 sente muhtaç hâle geldik; bu da bizim itibarımızı sıkıntıya sokuyor, yaptığımız işler itibarımızı daha sıkıntıya sokacak. Yani bu yaptığımız, Merkez Bankası Kanunu'ndaki düzenleme bu konuyla ilgili çare değil, gerçekten çare değil.