MUSTAFA DESTİCİ (Ankara) - Şöyle: Milletvekili arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum, benim konuşmama atıf yapıyorlar, inşallah, bütün konularda atıf yaparlar ve doğru yolu bulurlar. Ben de Cumhur İttifakı'nın bir üyesiyim, teşekkür ederim ama her konuda da hakkı konuştuğumuzu bilmenizi isterim, doğruyu konuştuğumuzu.

ŞENOL SUNAT (Ankara) - Ama ortaklarınız aynı şeyi söylemiyor.

MUSTAFA DESTİCİ (Ankara) - Bir mesele şu var...

Yok, söylüyorlar.

ŞENOL SUNAT (Ankara) - Söylemiyorlar.

MUSTAFA DESTİCİ (Ankara) - Bakın, bu kanun eğer bugün gelmişse buraya bu çok önemli bir adımdır, aşamadır.

ŞENOL SUNAT (Ankara) - "Adı yeter." diyorsunuz.

MUSTAFA DESTİCİ (Ankara) - Bakın, bugüne kadar yapılmamış bir şey yapılıyor. Ha, isteriz ki daha mükemmel olabilir, daha kapsayıcı olabilir ama her şey kanunla olmaz. Bir kısım düzenlemeler yönetmelikle olur yani mesela, ücretlerin artış oranı yönetmelikledir. Ben kayda geçsin diye söyledim, siz de bunları biliyorsunuz.

Tabii, bir diğer konu, Ziya Bey de kıymetli bir bakanımızdı, bakanlık görevinde üstün bir çalışma gösterdi. Biz kendisiyle de görüştük. Ben millî eğitim konusuna hassas olduğum için, özellikle bütün bakanlarımızla, yetkililerimizle zaman zaman görüşüyorum, görüşlerimi önerilerimi söylüyorum.

YILDIRIM KAYA (Ankara) - Biz de randevu alabilsek biz de görüşeceğiz ama randevu alamıyoruz.

MUSTAFA DESTİCİ (Ankara) - Sizin şöyle...

KAMİL AYDIN (Erzurum) - Kahvaltıya gelmediniz, yapmayın ya!

ALİ KEVEN (Yozgat) - Kahvaltıya gelmedik ama randevu istedik, vermedi.

MUSTAFA DESTİCİ (Ankara) - Yani, hayır hayır, ona da katılmıyorum.

KAMİL AYDIN (Erzurum) - Kahvaltıya gelseydiniz, o, randevuydu o.

MUSTAFA DESTİCİ (Ankara) - Yani bu iş usulüne, üslubuna göre yapılırsa görüşüleceğinin kanaatindeyim. Şimdi, Mahmut Özer, Sayın Bakanımızla da görüştüm, gerçekten hem konulara vâkıf hem de çok istekli, arzulu ve yapabileceği noktasında da inanmış, inançlı gördüm kendisini, gerçekten bahane üretmiyor, elimizde imkânlar budur, en iyisini yapacağız bu imkânlarla diye... Kadrosuyla birlikte ben başarılı olmasını yürekten istiyorum. Tabii, burada biz öğretmenliği konuşuyoruz. Ezcümle, son cümle, ben defaten söyledim, Millî Eğitim Şûrası'nda da söyledim yani bir sınıfa bir değil üç akıllı tahta da koysanız, bir öğrencinin eline bir değil iki bilgisayar da verseniz, öğretmeninizi iyi yetiştirmezseniz, öğretmeninizi hem itibar hem sosyal haklar hem ücret, bu konularda yeterli düzeye getirmezseniz eğitimde istediğimiz neticeyi elde edemeyiz. Bu, hepimizin, ülkenin bir meselesidir. Dolayısıyla, bu meseleye hep birlikte el birliğiyle destek verirsek bu kanun teklifi, taslağı, öğretmenlik mesleği bugün vücut bulacak inşallah Genel Kuruldan sonra. Ben çok önemsiyorum, bu önemli bir adımdır ve inşallah, bütün partilerimizin bir kere daha temennim odur ki herkesin desteğiyle geçmesini arzu ediyorum.