SELMAN ÖZBOYACI (Konya) - Teşekkür ediyorum Kıymetli Başkanım.

Öncelikle, Nuri Bey'e ve Sinan Bey'e hoş geldiniz diyorum. Gerçekten, genç bir milletvekili olarak teşekkürlerimi sunuyorum çünkü çok nitelikli 2 sunum, 2 konuşma dinledik. Ben istifade ettiğimi, özellikle dile getirmek istiyorum ve teşekkürlerimi sunuyorum.

Başkanım, burada da şöyle bir gözlemim var: İktidar partisi yani AK PARTİ'nin milletvekilleri ne zaman söz alsa teknik konulardan konuşuyoruz; gerçekten soru-cevap mantığına uygun, misafirlerimize, konuklarımıza sorularımızı iletiyoruz ama -gerçi Tuncay Bey de çok detaylı bir şekilde teknik soru sordu, hakkını yemeyeyim- yani, maalesef, muhalefet vekillerimiz olayı anlaşamadığımız konular üzerinde yoğunlaştırdığı için biz de maalesef cevap vermek zorunda kalıyoruz. Yani böyle bir zorundalık olmasa, misafirlerimizin önünde bu siyasi tartışmalara girmesek, bunları Genel Kurulda ya da dışarıda yapsak aslında daha güzel olur diye düşünüyorum, kanaatim bu ama inşallah, bizim de bir gün muhalefet seviyemiz Kuzey Kore'den Türkiye'ye doğru çıkar diye ümit ediyorum. Yani, burada şöyle bir şey de söylemek istiyorum...

BAŞKAN HÜSEYİN YAYMAN - Selman, burada da araya gireyim, bir dakika...

SELMAN ÖZBOYACI (Konya) - Özür diliyorum...

BAŞKAN HÜSEYİN YAYMAN - Bir dakika... Nasıl ki Ayhan Bey'e müdahale ettiysem, "Türkiye, hiçbir düzeyde Kuzey Kore'yle mukayese edilemez." sözümü tekrar ediyorum.

SELMAN ÖZBOYACI (Konya) - Her şey zıddıyla kaim Başkanım.

AHMET TUNCAY ÖZKAN (İzmir) - Muhalefeti Kuzey Kore'yse iktidarı neresi, onu düşünmek lazım!

SELMAN ÖZBOYACI (Konya) - Evet, Tuncay Bey şimdi bana da cevap vererek bir tespitimi daha doğrulamış oldu.

Yani, burada teknik sorumu en sona bırakacağım bu arada; önce siyasi değerlendirmemi yapayım da.

Şimdi, dağda teröristlerle fotoğrafı çıkan bir milletvekilini bile Mecliste savunurken ifade hürriyetinin eksikliğinden bahsetmenin çok ironik ve eksik olduğunu düşünüyorum.

ABDULLAH KOÇ (Ağrı) - Ya, Sayın Vekilim, biz masumiyet ilkesinden bahsediyoruz.

SELMAN ÖZBOYACI (Konya) - Abdullah Bey, ben sizi dinledim, siz de beni dinleyeceksiniz.

ABDULLAH KOÇ (Ağrı) - Biz hukukçuyuz burada.

SELMAN ÖZBOYACI (Konya) - Rica ediyorum...

ABDULLAH KOÇ (Ağrı) - Bakın, insan haklarını savunuyoruz burada. Biz masumiyet ilkesini savunuyoruz.

SELMAN ÖZBOYACI (Konya) - Ya, ben hukuka aykırı bir şey söylemiyorum ki.

ABDULLAH KOÇ (Ağrı) - Siz baştan itibaren mahkûm ediyorsunuz, mesele bu yani, bütün mesele bu.

SELMAN ÖZBOYACI (Konya) - Dinlerseniz sevinirim, ben sizi dinlemiştim.

Yani, dağda teröristlerle fotoğrafı çıkmış bir milletvekilini savunmak bile bence, ifade hürriyeti eksikliğini aynı cümlede ifade eden birisi için fazlasıyla ironik diye düşünüyorum. Burada da Tuncay Bey'e bir sitemim var, genç bir kardeşi olarak: Yani, Ayhan Bey konuştu, ilaveler yaptınız; Mustafa Bey konuştu, ilaveler yaptınız; Ravza Hanım konuştu, ilaveler yaptınız; ben konuştum, bana da ilaveler yaptınız; sadece, Abdullah Bey'in Semra Güzel'le ilgili yorumuna tek kelime etmediniz. Ben sizden bir çift laf isterdim, beklerdim; sadece bu beklentimi sunmak istiyorum.

AHMET TUNCAY ÖZKAN (İzmir) - Sayın Başkan, benim ismim geçtiği için ben de buna cevap vermek istiyorum.

BAŞKAN HÜSEYİN YAYMAN - Tamam, kısa kısa konuşalım arkadaşlar.

SELMAN ÖZBOYACI (Konya) - Evet, ben soruma geleyim.

BAŞKAN HÜSEYİN YAYMAN - Bakın, Genel Kurul açılacak.

AYHAN ALTINTAŞ (Ankara) - Sayın Başkanım, benim de adım geçti ama ben istemiyorum. (Gülüşmeler)

SELMAN ÖZBOYACI (Konya) - Hayır ama dediğim gibi yani bunlar mecburiyetten verilen cevaplar. Aslında bunlar, günlük siyasi polemikler bu Komisyonda tartışılınca biz de ister istemez görüşlerimizi beyan etmek zorunda hissediyoruz kendimizi.

Nuri Bey, ben, gerçekten, yaptığınız sunumdan da istifade ettiğimi ifade etmiştim. Burada sadece bir konuyu merak ettiğim için ve belki, hani, bir yerde faydası olur diye ifade etmek istiyorum: Şu kısmı da çok hoşuma gitti yani siz kısa ve uzun vadeli çözüm önerilerinizi de listelemişsiniz, bu da çok kıymetli çünkü çözüm odaklı bir bakış açınızın olduğunu gösteriyor. Burada, yıllardır dikkatimi çeken: Yani, hep bu kamu ilanlarıyla alakalı yerel medyanın özellikle ciddi beklentileri var. Hani, çözüm önerilerinize baktığımızda da genelde yine devletin kurumlarının verdiği, işte, faizsiz belki kredi olanakları ya da işte, vergi indirilmesi ya da bazı kurumların daha fazla kamuya ilan vermesi gibi öneriler var. Ben sadece şunu söylemek istiyorum: Yani, özel sektörden de destek alabiliyor değil mi, yerel medyamız? Bu konunun üzerinde, benim bildiğim kadarıyla, bir engel yok.

TÜRKİYE GAZETECİLER KONFEDERASYONU GENEL BAŞKANI MEHMET NURİ KOLAYLI - Yok, hayır.

SELMAN ÖZBOYACI (Konya) - Siz acaba, hani, Konfederasyon olarak -çok samimi soruyorum- bu konuda bir çalışmanız var mı? Yani, özel sektörden daha fazla reklam alabilme, oradan daha fazla destek görebilme... Çünkü, hani, bütün öneriler hep kamu ilanlarıyla, kamu kurumlarıyla alakalı. Belki bu konuda da bir çalışma yapılsa... Çünkü yerel ölçekte ciddi destek verebilecek firmalar vardır belki, bunlar kesinlikle objektif yayıncılığı destekleyen firmalar olabilir. Çünkü biz gerçekten basının kıymetini çok önemli görüyoruz, 4'üncü kuvvet olarak; siz de belirttiniz, biz de bunu teyit ediyoruz. Belki yerelde alınan desteklerle daha faydalı işler olabilir diyorum.

Tekrar teşekkür ediyorum Başkanım.