| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Manisa Milletvekili Uğur Aydemir ve 45 Milletvekilinin, Vergi Usul Kanunu ile Kurumlar Vergisi Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/4092) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 17 .01.2022 |
MUHAMMET NACİ CİNİSLİ (Erzurum) - Çok teşekkür ederim Sayın Başkanım.
Kanunun genelinde ve Genel Kurulda yaptığım konuşmayla Cemal Beyefendi'yi rencide ettiysem üzülürüm fakat ben daha da detaylı baktım, hiçbir maddede hiçbir AK PARTİ'li sayın milletvekili konuşma yapmamışlar. Ayrıca o yoklamalarda da arka arkaya 2 defa olmadıkları için, Meclise yeteri kadar bu kanun teklifinde, bu kanun sırasında ilgi göstermedikleri için malumunuz kanun bu haftaya kadar ertelendi ve bu kanuna sahip çıkılmadığı maalesef ortaya çıktı.
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Ya, muhalefetin hiç mi suçu yok yani?
BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Muhalefet suçludur!
SÜLEYMAN GİRGİN (Muğla) - Tabii, suç muhalefette! İşin kolayını bulmuşsunuz yani.
BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Dış güçler ve muhalefette!
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Memurlar bunun hesabını soracak size.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sayın Cinisli'ye söz verdim.
Buyurun.
MUHAMMET NACİ CİNİSLİ (Erzurum) - Bu maddeye gelirsek efendim, bu konuyla ilgili çıkartılmak istenen, önceden de çıkartılmışlarla beraber 4'üncü kanun maddesini görüşüyoruz. Bundan önce malumunuz, 213 sayılı Kanun, 7326 sayılı Kanun, 7338 sayılı kanunlar, yeniden değerleme kanunları ve şimdi de bu kanun. Neden bunları anlattım? Buradaki ana sorun bir güven eksikliği oluşturuyor. Yani aynı konuyla ilgili kanunlar çıkarma ihtiyacı duyuluyor. "Ekonomi" dediğimiz, netice itibarıyla bence demokrasiyle bire bir bağlantılı; güvene dayalı, piyasanın ana aktör olduğu bir sosyal bilim aslında ve kuralları belli, yolu yordamı belli. Biz bu yol yordamdan çıkınca maalesef işler karışıyor ve çok büyük sıkıntılar yaşıyoruz ve işte, yine önceden de ifade ettiğim gibi, cumhuriyet tarihimizin en ağır ekonomik krizini yaşıyoruz. Allah korusun, bu krizin bir sosyal ve siyasi krize dönmesinden korkarım. Siyasi krizden kastım, bu zaafımızdan faydalanıp siyasi tavizler istenmesiyle karşı karşıya kalabiliriz.
Enflasyon muhasebesini neden erteliyoruz? Bana kalırsa enflasyon muhasebesinin şarta bağlanmaksızın uygulanması lazım yani enflasyon olan ülkelerde enflasyon muhasebesinin uygulanması lazım. Netice itibarıyla ben de eski bir iş adamı olarak çalıştığımız... Enflasyon olduğu zaman paranın değeri düşüyor, malın değeri gereksiz yere fazlalaşıyor ve sattığınız ürünü rafa koyamadığınız zaman da -hani bir köpük diyoruz ya, köpük döviz değerlenmesi- köpük bir ürün değerlemesiyle ve kârla karşı karşıya kalıyoruz ve bunun da enflasyon muhasebesiyle hakiki değerine, rayiç değerine çevrilmesi lazım. Aslında, bizim iş dünyasına hakiki matrah bildirmelerini teşvik etmemiz lazım. Bu tip günlük çözümlerle bence ne iş dünyasına bir faydamız oluyor ne de ülkeye bir faydamız oluyor. Burada bizim doğru matrah beyan ettirmeye özendirmemiz, kaçağın dışına çıkılmasına özendirmemiz lazım ve önemli olan toplanan verginin rakamını bilmemiz lazım. Yoksa yüzdeler hiç de önemli değil. Bence burada bir sebep neden bunun ertelendiği. Bu yeniden değerlemeyle ödenmiş olan yüzde 2'lik matraha o kadar çok acil ihtiyaçları var ki devletimizin yeni bir düzenleme, yeni bir maceraya kapılıp da geri ödeme mecburiyetinde kalmamaları olarak da görüyorum. Ben bu toplantıya gelmeden önce işini iyi yapan pek çok mali müşavirle de konuştum, onlar bu düzenlemenin bu kadar geriye atılmasına karşılar. Altyapı eksikliği, özel sektörde ne kadar var, bilemem. Onlar daha çabuk adapte olurlar ama zannedersem siyasi irade eksikliğinden Maliye Bakanlığımızda da bir altyapı eksikliği oluşmuş ve 2023'e kadar erteleme isteğiyle Meclisten böyle bir madde geçirilmeye çalışılıyor.
Burada devletin iki farklı kurumu iki farklı muhasebe sistemine rağbet gösteriyor. Mahkemelere gidildiğinde, mesela, konkordato davalarına gidildiğinde bilirkişiler hakiki bilançoları sunma ihtiyacı duyarken Maliye Bakanlığı hakiki bilançodan ziyade, yani enflasyon muhasebesiyle oluşturulmuş hakiki bilançodan ziyade bu yeniden değerleme falan gibi, hakiki matrahı belirtmeyen, kayıt dışına çıkmayı mecbur bırakan bilançoları referans olarak kabul etmesini de ben doğru bulmuyorum. Bizim hakiki bilançolarla, kayıt dışını özendirmeden, düşük vergilerle daha geniş tabana yayarak doğru ve devletin ihtiyaçlarını karşılayan vergileri toparlayabiliyor olmamız lazım.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Son bir cümle Sayın Cinisli.
MUHAMMET NACİ CİNİSLİ (Erzurum) - Tamam.
Biz, tekrar, İyi Parti olarak kanun teklifinin bu şekilde, maddenin bu şekilde çıkarılmasına karşıyız. Bunu ifade eder, saygılar sunarım.