EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Evet, değerli arkadaşlar, Sayın Aydemir "faiz sebep, enflasyon sonuç, nas" derken bu söylenenlerin tam tersini uygulayan, para sahiplerine faiz geliri de sağlayan düzenlemeleri görüşüyoruz. Hem 301 sayılı Kanun Teklifi'nde var bu hem de şimdi bu yeni gelen kanun teklifinde aynı şeyi görüşüyoruz. Sizin de söylediğiniz gibi ekim, kasım, aralık aylarını kapsayan döneme yani kur farkının en yüksek olduğu döneme tekabül eden gelirler üzerine uygulama yapılıyor bu maddede. Geneli üzerine konuşma yaparken de belirttim, bu getirilen uygulama kesinlikle belirli bir gruba ayrıcalık getiren, tamamen yükü vatandaşın üzerine yükleyecek olan bir düzenleme.

Şimdi, baktığımız zaman ne dediniz? İşte, 1 milyar dolar üzerinden bir hesap yaptınız ve rakam olarak 1 milyar 387 milyon TL vazgeçilen vergi olduğunu söylediniz; beklentinizin de rakam olarak 10 milyar, 20 milyar civarında olduğunu söylediniz. Bu vazgeçilen...

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Sayın Emecan, onu Garo Bey ısrarla söyleyince, sonuçta bir rakam.

EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - Fark etmez, sizin ne beklediğiniz...

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Nasıl beklentimiz olabilir? Yani "1 milyarı çarpın." dedim zekânıza göre.

EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - Hepsinin dönüştüğünü düşünelim; hepsi dönüştüğünde hazine üzerine düşecek olan yükün daha da arttığını söyleyebiliriz. Ne kadar çok dönüşürse o kadar yük. Evet, siz belki daha fazla döviz elde edeceksiniz, hazineye de yük o kadar fazla binecek. Sadece vergi gelirleri üzerinden de hakikaten bakmamak lazım, kur farkından dolayı hazine üzerine binecek yükü de... Biraz önce Sayın Lale Karabıyık Hocam rakamlarla zaten döviz mevzuatının tamamı kur korumalı hesaba dönüşürse hazinenin üstleneceği maliyetlere değindi, rakamları tekrar etmeye gerek yok. Burada bu hazinenin üzerine yüklenen yük nereden karşılanacak? Vatandaştan, başka vergi gelirlerinden, başka kaynaklardan karşılanacak. Nereden bakarsak bakalım, gelir adaletsizliğine sebep olacak, eşitlik ilkesine tamamen aykırı bir uygulamadır. Bu getirdiğiniz kesinlikle de kabul edilemez, gerçekten edilemez.

Bunun dışında, konuşmamda sizin yanlış ekonomi modeli uyguladığınızdan, özellikle bu model çerçevesinde üretim modelinizde katma değeri düşük ürünlerden bahsetmiştim, siz de bana SİHA'larla, İHA'larla cevap verdiniz.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Yüksek teknoloji...

EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - Evet.

Onunla ilgili çok küçük bir aktarım yapacağım. TÜİK'in verilerine göre 2021 yılında sanayi üretimindeki yıllık yüzde değişim oranlarına baktığımızda, düşük teknolojili ürünlerde yüzde 17,1 pozitif; orta düşük teknolojili ürünlerde yüzde 10,8; orta yüksek teknolojili ürünlerde yüzde 9,6 değişim olduğunu görüyoruz. Yüksek teknolojili ürüne geldiğimiz zaman eksi 4,1'de kalıyor. Demek ki yani İHA'lar, SİHA'lar da sizin üretim modelinizi kurtarmıyor Sayın Aydemir. Bunu kayıtlara geçmesi için paylaşmak istedim.

Teşekkür ederim.