| Komisyon Adı | : | İNSAN HAKLARINI İNCELEME KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 20 .01.2022 |
BAŞKAN HAKAN ÇAVUŞOĞLU - Evet, İbrahim Bey, bu detaylı açıklamalarınıza çok çok teşekkür ediyorum, hakikaten bize söyleyecek söz bırakmadınız. Tabii, ben hem size hem arkadaşlarımıza bu uyumlu çalışmanız nedeniyle tekrardan teşekkür ediyorum.
Arkadaşlarımıza söz vermeden önce kişi, hukuka uygun bir karar neticesinde hakkında uygulanacak ceza ve infaz hükümleri söz konusu olduğunda bu ceza ve infazın olağan sonuçlarının dışına çıkan bir hâl almaması gerekiyor yani oradaki kısıtlılık hâlinin diğer temel hak ve hürriyetlerini hiçbir şekilde engellememesi gerekiyor, ilave bir eza, ilave bir yük binmemesi gerekiyor, insan hak ve onurunun, haysiyetinin her hâlükârda Anayasa'mızın 17'nci maddesine göre göz önünde bulundurulması gerekiyor.
Şimdi, burada, özellikle ben de iki raporu da çok detaylı olarak altını çizerek okudum. Bu telefonla yirmi dakika görüşmesi -Cezaevi Genel Müdür Yardımcımıza ve yetkililerine söylüyorum- yani telefonun başına geçtiğinde yirmi dakikada bir kişiyle görüşmesiyle iki kişiyle görüşmesi arasında ne fark var ki? Bence bunu mutlaka düzenlememiz gerekiyor.
İkinci bir konu, tabii, eylem planımızda sanırım bir başlık olarak da bu geçmişti yani okula devam eden çocuklarıyla hafta sonu görüştürülmediği için... Ya, burada aile birliğini ve çocukları da cezalandırmış oluyoruz biz. Bu konuda ne durumdayız, ne aşamadayız? Özellikle, ben de öğrenmek istiyorum.
Tabii, ders kitapları meselesi yani ders kitapları sonuçta mahkûmun, hükümlünün ya da tutuklunun eğitim hayatını sürdürmesi aslında infaz sistemimizin de murat ettiği, hani o ıslah sürecine de munzam bir etkisi olacak süreçtir. Yani bu konuda da ders kitapları konusunda özel bir hassasiyet gösterilmesi gerektiğini düşünüyorum ben.
Burada, tabii, yardımcı kaynaklarla ilgili yazıyla yazılmış notlar meselesinde belki bir kafa karışıklığı söz konusu olabilir ama bu da çözülemeyecek bir konu değildir diye düşünüyorum ben. Burada, eğitim haklarının, her hâlükârda bütün şartların kendilerine sunulması gerekiyor. Tabii, burada okuduğumuzda mesela Covid sürecinde uzaktan eğitimden biz bütün tutuklu ve hükümlülerimizi istifade ettirebildik mi? Mesela -burada bir yerde yine geçiyor- sınava yetişemediği konusunda, İstanbul'dan başka bir yerde sınava yetişemediği konusunda bir hak kaybı oluşmuş oluyor.
Yine, burada infaz hakiminin vermiş olduğu bir karara rağmen kendisine bu infaz hakimi kararının uygulanmadığını ve aynı sorunun devam ettiğine ilişkin şikâyetler var. Tabii, bunlar şikâyetler, bize ulaşan şikâyetler, gerçek durumu sizin yapacağınız araştırmalar belirleyecek ama gördüğümüz şey şu: Şu ana kadar biz, Alt Komisyonumuz marifetiyle yapmış olduğumuz tespitler ve değerlendirmeler neticesinde, sizlerin de Bakanlığımızın da bu konuya el atmasıyla, iyi niyetiyle çok mesafe kat ettik. Geriye kalan bu hususlar aslında giderilmeyecek, bu şikâyetler onarılmayacak meseleler değil, herhâlde biraz daha özen ve dikkat gösterilecek olursa bunları da inşallah toparlarız diye düşünüyorum ben.
Bir de bu ziyaret süresini mesela bir buçuk saati niye kırk beş dakika belirliyoruz? Bırakalım adam görüşsün. Ha, çok yoğunluk varsa oda eksikliği varsa acaba ondan mı kaynaklanıyor? Onu, tabii ki bilemiyoruz.
Onun dışında, tabii, spesifik konular var. Bu detaylı arama meselesi yani her cezaevinde aynı durum ve şikâyetle karşılaşıyoruz. Tabii, bizim, özellikle bize yazılı olarak gelen başvurular neticesinde yazdığımız yazılara verilen cevaplar da genel olarak burada usulüne uygun yapıldığıyla ilgili ama bence biraz daha hassasiyet gösterilmeli. Burada utanma duygusu, kişilik hakları, onur ve haysiyeti çok önemli tabii kişinin, böyle bir zehaba kapılmaması gerekir. Yani şöyle: Gerçekten yetkili amirin bulundurulması ya da sokulması yasak olan bir makul şüphe, ciddi bir emare söz konusu olduğunda bu yönteme başvurması gerekir. Bu yönteme başvurulduktan sonra da mutlaka orada önceden ya da sonradan bilgilendirici birtakım hususların olması gerekir, doktorun, aynı şekilde hemcinsinin, önce üstünün, sonra altının tüm bunlar detaylı olarak kanunumuzda, mevzuatımızda yer almış. Dolayısıyla, bunlara da riayet edilmesi gerekir.
Benim de kısaca İbrahim Bey'e ilave olarak söyleyeceğim şeyler bunlar. Şimdi arkadaşlarıma söz vereceğim, inşallah sonra da sizlere bu noktada söz vereceğim.
Şimdi, söz almak isteyen herhâlde Ali Haydar.
Buyurun Sayın Vekilim.