FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Ankara) - Değerli arkadaşlar, şimdi, hepimiz galiba kendimizi biraz fazla önemsiyoruz yani sonuçta kamuoyu bir şeyi ister...

TÜLAY KAYNARCA (İstanbul) - Önemsemeyelim mi?

FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Ankara) - Hayır ama şöyle bir şey var: "Biz yaptık, biz ettik, şu etti; biz getirdik, biz götürdük..." Şimdi, bu da böyle değil yani burada halkı gerçekten önemsiyorsa biz halkın temsilcileri olarak buradayız ve kadınlar yıllardır bunun mücadelesini veriyor, bu alandaki her şeyde mücadelesini veriyor ve sonuçta bunlar da kanuna dönüşüyor. Arada çok iyi niyetli hâkimler çıkıyor, işte, eskiden 438'i iptal ettikleri ya da -tırnak içinde- namus cinayetlerinde Anayasa'ya aykırılık gördükleri gibi şeyler de yapabiliyorlar. Ondan sonra, bunlar Meclise geliyor, Mecliste de konuşuluyor.

Şimdi, benim buradaki derdim "komisyon" dediğiniz şey -bir kez daha söylüyorum geçmeden, onun için söz aldım- istişare yeridir. Yani Pakize Hanım olsaydı "Filiz Hanım, hep aynı şeyi söylüyorsunuz." derdi, burada yok, iletirsiniz kendisine. Ama Avrupa Konseyinde bir komisyonda yasalar altı ay, bir yıl tartışılıyor ya. Yani hakikaten bu kadar iyi olamayız, bu kadar akıllı olamayız. Gerçekten onlar şey, biz mi şeyiz yani akılsız da...

YELDA EROL GÖKCAN (Muğla) - Kendimize haksızlık etmeyelim yani estağfurullah, estağfurullah.

FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Ankara) - Hayır, şunu kastediyorum...

SEMİHA EKİNCİ (Sivas) - Türk toplumu zekidir, Mustafa Kemal Atatürk söyledi bunu.

FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Ankara) - Ya, Mustafa Kemal Atatürk de söylese, başkası da söylese söylediğim şu: Ya, Avrupalılar akılsız, biz mi çok akıllıyız?

CEYDA ÇETİN ERENLER (Kütahya) - Aynen öyleyiz.

FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Ankara) - Hayır, değiliz yani arada o kadar detaylar olabiliyor ki o yüzden "Maddeler üstüne konuşulsun." diyoruz.

BAHAR AYVAZOĞLU (Trabzon) - Bence siz de çok akıllısınız, kendinize haksızlık etmeyin.

FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Ankara) - Arkadaşlar, tamam, ben akılsızım, siz akıllısınız yani gerçekten bunu da söylerim, mesele bu değil.

BAŞKAN FATMA AKSAL - Lütfen, rica ediyorum...

FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Ankara) - Tek tek maddelerden bahsediyorum. Ya, ama bir laf da bu kadar yanlış anlaşılmaz ki.

Şunu söylemeye çalışıyorum: Kalkacak, Adalet Komisyonuna gelecek; Adalet Komisyonunda kadınlar açısından bakabilecek insanların bu kadar sağlam olduğuna çok mu güveniyorsunuz? Ben güvenmiyorum yani. Buranın bakabileceğine inanıyorum ben, en fazla buranın...

YELDA EROL GÖKCAN (Muğla) - Tamam, o zaman hep beraber gidelim, orada da...

FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Ankara) - O zaman "Bütünü üstünde güzelce değerlendireceğiz." demeyin.

Mesela, diyoruz ki: "Resen olması gerekir ısrarlı takipte." Orada onu değerlendirecekler mi? Hayır. Belki orada başka türlü bakacaklar erkekler açısından.

BAŞKAN FATMA AKSAL - Sayın Vekilim, her partinin temsilcisi var orada da yani diğer partilerin temsilcileri de var.

FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Ankara) - Ya, ne olursa olsun.

MUSTAFA LEVENT KARAHOCAGİL (Amasya) - Başkanım, burada eşitlik de yok aslında.

FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Ankara) - Hayır, hayır, ben sadece erkekler açısından söylemiyorum.

Burada muhalefet partilerini siz ikna etmek zorundasınız. "Bu istişare gerçekten haddine ulaştı, yeterince istişare ettik ama buna rağmen onlar hâlâ şey yapıyorlar." noktasında haklı olabilirsiniz. "Ya, bak çok istişare ettik ama hâlâ yokuşa sürüyorlar." Bunu diyebilmeniz için gerçekten burada bir istişarenin olması lazım, benim ısrarım bundan. Böyle bir istişare bugün olamayacak.

Aynı zamanda, son olarak şunu söyleyeyim: Bu işler o kadar kolay olmuyor yani Öznur Hanım, bir buçuk yıl İstanbul Sözleşmesi Komisyonunda çalışıp ondan sonra, daha rapor hazırlanmadan, elimizden hop diye o alınınca biz öyle ortada kalıyoruz ve diyoruz ki: "Ha, o zaman, demek ki her şey lafügüzafmış."

Şimdi, bunu, şu kitapçığı göstererek söylüyorsunuz, -işte, orada dediğim, kendimizi çok önemsemeyelim- zaten bütün kamuoyunun aktardıkları var orada, hepimizin katkıları var ama onun dışında zaten bütün kamuoyunun katkıları var.

ÖZNUR ÇALIK (Malatya) - Cevap vermek için değil, çok güzel bir şey söylediniz hani sivil inisiyatif... Biz 100 kişi dinledik, 100 tane alan ziyaretlerinde ve 100 de raporlarımızın içerisine dercettiğimiz görüşler var.

FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Ankara) - Öznur Hanımcığım, işte, ben de diyorum ki size: Bunu bir buçuk yıl İstanbul Sözleşmesi Komisyonunda da yaptık ve elimizden alındı.

ÖZNUR ÇALIK (Malatya) - Biz neticelendirdik.

FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Ankara) - "Biz neticelendirdik." dediniz, biz mi neticelendiremedik? Yani Cumhurbaşkanı bir gecede "Hop!" dedi, elimizden aldı bunu. Bunlara hiçbiriniz itiraz etmediniz, yapmayın.