| Komisyon Adı | : | SAĞLIK, AİLE, ÇALIŞMA VE SOSYAL İŞLER KOMİSYONU |
| Konu | : | Ankara Milletvekili Lütfiye Selva Çam ve 109 Milletvekilinin, Türk Ceza Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/4290) (Tali komisyon) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 22 .03.2022 |
LÜTFİYE SELVA ÇAM (Ankara) - Sayın Başkanım, ben de çok teşekkür ediyorum. Komisyon üyelerimize de katkılarından dolayı ayrı ayrı teşekkürlerimi iletiyorum. Yoğunluklu olarak sorular kurulla ilgiliydi ve kurulun işleyişiyle alakalı olarak ben notlarımı almıştım burada. Gerek Bayram Bey'in, Sefer Bey'in, Murat Bey'in ve İsmail ağabeyin bu konularla ilgili soruları vardı. Niyazi Bey'e o anlamda teşekkür ediyorum çok geniş ve aydınlatıcı bilgiler verdiler. Siz başlangıçta teklifin geneli üzerinde konuşacağımızı söylemiştiniz, tekliften ziyade sağlığın geneli üzerinde ciddi bir konuşma yapıldı, daha sonra da "Maddelere sonra geçeriz." demiştiniz ama maddelerle ilgili de az önce detaylı bir şekilde sorular soruldu, sanırım Komisyonumuz maksadına ulaşmış diye düşünüyorum.
ARSLAN KABUKCUOĞLU (Eskişehir) - Yeterli sormadık biz.
LÜTFİYE SELVA ÇAM (Ankara) - Bunun dışında, zaman aşımına uğradığını düşünüyorum, pek çok şey konuşuldu, hatırlanır mı bilmiyorum ama Arslan Bey konuşmasında hiç de şık bulmadığım bir şekilde özellikle halkımızın işte belli oranlarda hasta olarak gittikleri noktada doktorlarla olan diyaloglarını çok böyle hoş olmayan bir şekilde ifade etmişti; bunu belirtmek isterim.
Bunun dışında, benim kendi ifadelerimde şehir hastanesine çok vurgu yaptığımı söyledi, şehir hastanesine hiç vurgu yapmadım, "şehir hastanesi" bile demedim. Bunu da söylemek istiyorum ama hastanelerimizin fiziki durumu, sağlık çalışanlarımız vesaire bunlarla ilgili gerçekten bilgi vermek istedim çünkü ben de sağlık sektöründe yoğun bir şekilde çalıştım, kendim doktor değilim ama insan kaynakları uzmanı olarak, koordinatörü olarak 1998-2000 yılları arasında İsviçre'de çalıştım yani "medeniyetin beşiği" dediğimiz İsviçre'de sağlık sektörünün nasıl olduğunu çok iyi biliyorum. 2000'li yıllarda da Türkiye'de İstanbul'da çalışmıştım. Bugün geldiğimiz noktada burada Komisyon üyelerimizin konuşmalarından sanki aynı Türkiye'de yaşamıyoruz gibi hissettim. Bunun da altını çizmek isterim.
Serpil Hanım "Kadın bakanlığı vardı, şu anda bir kadın bakanlığı yok." diye ifade etti. Kadından Sorumlu Devlet Bakanlığı vardı, daha sonra müstakil bir Bakanlık olarak hem kadını hem aileyi hem de daha geniş bir perspektifte dezavantajlı grupları içine alan müstakil bir Bakanlık kuruldu. Bunun da altını çizmek isterim.
Bunun dışında bir de sarayın hazırlamış olduğu bir kanun teklifini getirdiğimizi söyledi. Bugüne kadar çalışan gerek bürokratlara gerekse bizlere çok bir haksızlık olduğunu düşünüyorum bu sözün. Öznur Hanım gitmeden önce de altını çizmişti, özellikle kadına şiddet konusunda Komisyon raporunu hazırlayabilmesi için Araştırma Komisyonu, bir yıl gibi çok uzun bir süre bütün tarafların dinlendiği, sivil toplumların işin içinde olduğu ve bakanlıklar da dâhil olmak üzere geniş katılımcıların olduğu çok iyi bir çalışma yaptı ve burada pek çok madde kadına şiddet konusunda onların önerileri de dikkate alınarak yapılmış oldu.
Murat Bey'in detaylı soruları vardı, onun cevabı burada fakat Murat Bey burada değil, sanırım da daha sonra alıp inceleyecektir.
Fikret Bey'i burada tanıyamadım, ben KPK'den çok iyi tanıyorum, kendisine de söyledim, burada farklı bir profille karşılaşmış olduk. Sağlıkta şiddet konusunda... "Fiyasko" dedi sağlık hizmetleri için, bu "fiyasko" dediğiniz sağlıktaki hizmetlerden hepimiz faydalanıyoruz, bence haksızlık etmemek lazım. Ayrıca, tıp tercih edilmediğini söyledi, kendisi ve kardeşlerinin tıp mezunu olduğunu söyledi; ben de mühendisim ama 3 çocuğum da mühendisliği tercih etmedi; onu da söyleyelim. Şu anda, pandemi dönemi de dâhil olmak üzere tıp tercih edenlerin sayısında herhangi bir düşüş yok, yine en yüksek puanlarla tıp tercih eden gençlerimiz var.
Ben sözü çok fazla uzatmak istemiyorum Sayın Başkanım. Teklifin inşallah buradaki katkılarla çok daha iyi bir noktaya taşınacağını ümit ediyorum. Hepimizin tabii, arzusu ne kadına ne de sağlık çalışanlarına hiçbir şekilde şiddet yapılmaması noktasında. Elimizden geldiğince yoğun bir emek verildi, çalışmalar yapıldı. Ben Sağlık Bakanlığımıza da Adalet Bakanlığımıza da özellikle size de bugünkü Komisyon çalışmalarınızdan dolayı, göstermiş olduğunuz geniş yürekliliğe ve KEFEK Komisyonumuzda da Sayın Fatma Başkanımıza ayrı ayrı teşekkür ediyorum.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum.