KOMİSYON KONUŞMASI

SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - Teşekkür ederim Başkanım.

Değerli Komisyon üyeleri, teklif sahipleri; ben de çok teşekkür ediyorum.

Saat geç oldu, tabii, uzun saatlerde çalışıyoruz.

Aslında Yunus Emre Hocanın vurgu yaptığı kısımlara ben de dikkatinizi çekmek istedim. Genel gerekçeye baktığımız zaman, ilk paragrafta, seçimlerin özellikle demokrasi standartlarını gösteren en önemli süreçler olduğu belirtiliyor. Tabii, burada sadece seçimler değil, seçimlerle ilgili kanunlar değil, bu seçimlerle ilgili kanunların nasıl yapıldığı da çok önemli. Nasıl bir süreçte biz bu kanunları yapıyoruz? Biz Anayasa değişikliğini yaptığımız zaman 2017 yılında ben de Parlamentodaydım ve orada da yine sağlıklı bir süreci işletememiştik. Yine, bugün olduğu gibi 2 siyasal partinin getirmiş oldukları, hazırlamış oldukları teklifler ama bütün siyaset kurumumuzu ve bütün demokratik süreçlerimizi etkileyen kanunlar bunlar. Burada, hani paragrafta dikkatimi çekince ben de belirtmek istedim. Burada bu kanunlar bizim için, gelecek nesiller için; demokrasiler açısından demokrasi standartlarımızı ya da var olan birikimimizi ya da yaşadığımız eksikleri giderme noktasında daha kapsamlı yasalar yapmaya ihtiyaç var ya da bu süreci daha kapsayıcı şekilde yapmamız gerektiğini belirtmek istiyorum.

Tabii, çok vurgu yapıldı "temsilde adalet, yönetimde istikrar" olarak. Biz o dönemde çok tartışmıştık bunu Komisyonda, Sayın Özkaya da buradaydı, çok detaylı tartıştık bunu. Koalisyonları ortadan kaldıran bir süreç olduğu söylendi, sağlıklı bir süreç olacağı söylendi ama ittifaklar süreci... İşte bugün Sayın Yıldız da bir hatipten sonra "Pazarlık yapacak o partilerle." dedi. Seçime katılacak olan partiler için de alternatif olarak pazarlık yapmayı önerdi. Ya, bunlar tabii ki...

FETİ YILDIZ (İstanbul) - Ben önermedim Hanımefendi, ben önermedim, "Onlar pazarlık partisi." dedim.

SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - Doğru, böyle bir kavram yani "pazarlık" ve "siyaset kurumu"nu ya da "siyasi partiler"i aynı cümle içerisinde kurmak, hani o söylediğimiz demokrasi standardı anlamında ulaşacağımız noktadan yani hedeflediğimiz noktadan da uzaklaştırıyor bizi. Hani bu da sağlıklı bir süreç olmuyor, onu ima etmek istedim.

FETİ YILDIZ (İstanbul) - Onlar demokrasiyi yozlaştırıyor, merak etmeyin.

SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - Evet, yozlaştıran bir süreç.

FETİ YILDIZ (İstanbul) - Onlar, onlar.

SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - Siyasi partiler için söylüyorsunuz; o başka bir tartışma noktası ama hani bu da bizim o sağlıklı sürece ulaşmadığımızı ortaya çıkardı. Neticede de yine bir düzenleme ihtiyacı doğdu ve tabii ki bugün yeni sisteme uygunlukla ilgili tekrar bir tartışma.

Şimdi, ittifaklar süreci... İttifakların içindeki süreci tekrar tartışıyoruz ve tekrar, yeniden bir oy dağılımı sistemi yani sürekli bir revizyon çünkü sağlıklı bir sistemi oluşturamadık maalesef çünkü bunu sağlıklı şekilde tartışmadık. İşte grup kurma kararını kaldırıyoruz şimdi. Burada siyasi etikten bahsediliyor ama bizim gerçekten siyasi etik anlamında yapmamız gereken ciddi yasal mevzuatlar var, bunları yapmadık. Bunları yapmadan sadece bu grup kurma kararını ortadan kaldırmak çok da sağlıklı sonuç doğurmayacak çünkü gerçekten siyasi etik kanununda yapmamız gereken düzenlemeler var.

Ben uluslararası konulara da vurgu yapmak istiyorum. Ben de Avrupa Birliği Uyum Komisyonu üyesiyim. Sayın Komisyon Başkanı burada değil, geçen hafta da Brüksel'de Türkiye-Avrupa Birliği Karma Parlamento Komisyonundaydık. Gerçekten Türkiye ya da dünyada temel tartışmalar, demokratikleşme ve otoriterleşmeyle bu tartışma çok fazla yapılıyor. Bugün sizin getirdiğiniz kanun teklifi de Türkiye'nin demokrasi çıtasını yükseltme ya da demokrasi standartlarını yükseltme noktasında bir hedef ortaya koymuş ama sadece seçimler değil tabii bunun tek unsuru ana unsurlardan bir tanesi güvenli, sağlıklı, temsiliyeti sağlayan seçimler elbette ama bunun yanında Parlamentonun oluşumu, Parlamentonun görevleri, yetkisi, Parlamentodaki karar alma biçimleri, yasa yapma süreçleri, bunları da tartışmamız gerekiyor.

Şimdi, biz birkaç ayağı eksik bırakıp, bir kanunla bunu yapmaya çabalıyoruz ve bu olmuyor maalesef ve tekrar yeniden bir revizyon ihtiyacı doğuyor. Kurumsal bağımsızlık, güçler ayrılığı, yeni sistemimizde bir hükûmet, yürütme yapısı var ve bunların tek kişide toplanması. Sonra yasama faaliyetinin ve yasama sürecinin 1, 2, 3 parti şeklinde yapılanması ama buna uygun bir yasal mevzuat sürecini biz yapamıyoruz. Birçok eksik nokta var, sadece siyasi partilerin eşit temsiliyetini sağlamanın bu kanunda gerekli hedefi sağlayamayacağını paylaşmak istiyorum.

Yunus Emre Hoca'nın atıf yaptığı, gerçekten Türkiye'ye uluslararası raporlarda, Avrupa Birliği raporlarında, Avrupa Konseyinin raporlarında çok ciddi eleştiriler var bu noktada ve tavsiyeler de var. Ama bizim asıl hedef ya da odaklanmamız gereken nokta, eğer demokratikleşme noktasında adım atacak ya da bu standardı yükselteceksek biz Türkiye olarak, bu uluslararası raporlardaki atıflara dikkat etmemiz gerekiyor ve o atıflardaki o eksiklikleri -Venedik Komisyonunun önerileri var- birçok hatip de dile getirdi, bunlarla ilgili bizim adımlar atmamız gerekiyor. Gerçekten sağlıklı, iyi işleyen bir demokratik yapı oluşturmak istiyorsak bağımsız kurumlar, güçler ayrılığı, Parlamentonun yetkileri... Ki son referandumla gerçekten ciddi sorunlar yaşadığımız ve birçok uluslararası raporda da karşımıza çıkan ve aynı zamanda uygulanmasında yaşadığımız sorunlar var. Kanun maddelerindeki -geç saat oldu- birçok konu belirtildi. Ciddi kaygılar yaratan ve sorunlar olan ve hatta sizin şu an "Biz onları önergeyle düzeltiyoruz." dediğiniz -ki uzun süre çalışılmış bir kanun bu bildiğimiz kadarıyla- ama hâlâ bir yıllık o sürenin üç aya indirilmesi ya da diğerlerinde "Önergeyle burada düzelteceğiz." dediğiniz noktalar da yine eksik hazırlanmış ve tam bir mutabakat olmadan ya da kapsayıcı bir şekilde hazırlanmadığını da ortaya koyuyor. Türkiye'nin gerçekten demokratikleşme noktasında adımlar atması gerekiyorsa çok yapısal sorunlar var ve bu yapısal sorunları çok kapsamlı oturup çalışmak gerekiyor. Ben bunu vurgulamak istedim. Umuyorum, kısa vadede yapılacak olan revizyonu da sağlıklı ve kapsayıcı şekilde yaparız diye düşünüyorum.

Teşekkür ediyorum.