| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Hazineye Ait Taşınmaz Malların Değerlendirilmesi ve Katma Değer Vergisi Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/4336) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 30 .03.2022 |
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın Başkan, böyle bir maddeyle ilgili neden Türk Tabipleri Birliğini çağırmadığınızı merak ediyorum. Yani bununla ilgili bir açıklama yaptınız mı?
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Az önce yaptım, bir daha yapayım.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Neden çağırmadınız?
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Yani meslek kuruluşlarıyla ilgili davet yapılabildiği gibi meslek kuruluşları talepleri hâlinde Komisyonumuza gelip, görüş belirtebilip toplantıyı izleyebiliyorlar. Bugün, toplantı salonumuzda bulunan misafirlerimizin birçoğu da kendiliğinden talep eden ve kanun teklifini takip etmek için burada bulunan arkadaşlarımız. Dolayısıyla Türk Tabipleri Birliğinin de herhangi bir talebi Komisyonumuza ulaşmamış. Kendileri de gelip burayı izleyebilirler, bizim herhangi bir şekilde illa davet etmemize de kurumlar itibarıyla gerek yok.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Sayın Başkan, bu açıklamalarınızı kabul etmiyorum.
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Olabilir, kabul etmeyebilirsiniz.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Sebebi şu: Bakın, Türk Tabipleri Birliği, sonuç olarak Türkiye'nin tabiplerinin, sağlık emekçilerinin meslek örgütü.
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Doğru.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Anayasal bir kuruluş ve meslek örgütü. Şimdi, siz kimleri davet etmişsiniz bugün, bakalım: Türkiye Serbest Muhasebeciler Odası, Türkiye Sigorta Şirketleri Birliği, Türkiye Bankalar Birliği, KAMU-SEN, KESK, Türkiye Şoförler Federasyonu, Türkiye Ödeme ve Elektronik Para Kuruluşları Birliği, Türkiye Seyahat Acentaları Birliği, Türkiye Muhtarlar Federasyonu...
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Bunların hepsi davetli değil, bir kısmı kendi...
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Hayır, bunlar davetli, dağıtımda yazdıklarınızı söylüyorum.
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Dağıtımı mı okuyorsunuz? Tamam. Ben, salon listesini okuyorsunuz zannettim.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Dağıtımda, Komisyon Başkanlığının resmî yazıyla davet ettiği kuruluşlar, değil mi? Saydık bunları. Şimdi, bunları davet ediyorsunuz, doğrudan sağlığı ilgilendiren, sağlık meslek örgütlerini ilgilendiren bir konuyla ilgili önemli bir düzenleme var, Türk Tabipleri Birliğini davet etmiyorsunuz. Bu, kabul edilemez Sayın Başkanım.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Çünkü onlar tabiplerle ilgili değil.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ya ne alakası var ya!
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Arkadaşlar, bir saniye.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ne alakası var ya, ayıptır ya!
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Sen nereden çıkarıyorsun ya! Nasıl tabiplerle ilgili değil, ne demek tabiplerle ilgili değil! Anayasa'da yasada yazılmış, siz mi karar veriyorsunuz ilgili olup olmadığına ya!
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Kardeşim, size bir şey söyleyeceğim, bak... Biz, sizden çok mu hoşlanıyoruz. Ben de diyorum ki, AKP Türkiye'nin yararına değildir arkadaş, hadi buyur!
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Sayın Bekaroğlu, Sayın Paylan konuşuyor.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - AKP Türkiye'nin yararına değildir diyorum mesela, tamam mı? Ben öyle diyorum.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Ben, Türk Tabipleri Birliğiyle ilgili genel kanaati ifade ediyorum.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Bak, sen seçimle gelmişsin, takdiri kim yapacak? Tabipler yapacak değil mi? Tabipler de takdirini ezici çoğunlukla böyle bir yönetimden yana kullanmış. Biz, sizden çok mu memnunuz arkadaş? Değiliz. Ama millet takdir etmiş kardeşim, saygı duyuyoruz değil mi? O koltukta sonuç olarak Sayın Tüfenkci'nin oturmasına, Başkanımızın burada AK PARTİ'li olmasına saygı duyuyoruz değil mi? Sizin de saygı duymanız gerekir. Böyle bir şey olamaz.
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Arkadaşlar, dinleyelim.
Sayın Paylan, tamamlayalım artık.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Teröre teşne hiçbir yapıya saygı duymuyoruz.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ya, bırak Allah'ını seversen, teröre teşne sizsiniz ya!
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Teröre yakınlık duyan hiçbir yapıya saygı duymuyoruz.
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Sayın Paylan, tamamladınız mı?
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Hayır, tamamlamadım Başkanım, daha yeni başladım ya!
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - İbrahim, duydum ki senin DEAŞ'la yakınlığın var.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Bırak ya, ne alakası var!
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Olur mu böyle bir şey ama mahkeme kararı mı var, nereden çıkarıyorsun bunu ya!
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Sayın Bekaroğlu, bütün salonu...
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Ya, sen mahkeme misin arkadaş, Yargıtay mısın sen, nesin sen? "Senin de terörle bağlantın var." deyince ne diyeceğiz yani.
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Arkadaşlar, bir saniye sakin olalım. Bir saniye...
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Saçmalayıp duruyorsunuz ya!
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Sayın Bekaroğlu...
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Ne Bekaroğlu, ne?
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Sürekli bağırıyorsunuz.
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Böyle bir şey olur mu, uyarsana. "Terörle bağlantısı var." diyor. Mahkeme kararı mı var ortada.
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER- Ya tamam da bu, sağlığımız açısından doğru bir şey değil. Sürekli bağırıyorsunuz ya!
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Bırakın demagojiyi.
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Demagoji mi bu ya? Olur mu böyle bir şey. Ben toplantının sağlığını düşünmek zorundayım.
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Böyle bir şey olur ya, uyarsana.
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Sürekli bağıramazsınız, sürekli bağıramazsınız ya!
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Mahkeme kararı mı var?
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Niye bağırıyorsunuz sürekli?
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Ya bir sor bakalım.
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Ben size soruyorum: Niye bağırıyorsunuz sürekli?
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Duymuyorsunuz da bağırıyorum.
Uyarsana...
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Bu kadar insan rahatsız oluyor ya!
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Bu kadar insanın rahatsız falan olduğu yok.
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Herkes rahatsız.
Lütfen ya!..
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Başkanım, haksız olduğu için bağırıyor.
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Sayın Paylan, tamamlayın lütfen.
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - "Terörle ilişkisi varmış..." Senin DEAŞ'la ilişkin var!
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Var tabii, var!
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Sizin terörle ilişkiniz var.
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Arkadaşlar, müsaade edin.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Sayın Başkan talebimi iletiyorum: Sayın Başkan, lütfen, bu maddenin görüşmelerini askıya alın. Lütfen, Türk Tabipleri Birliğine bir yazı çıkın. Bu madde yarın görüşülsün, yarın Türk Tabipleri Birliği temsilcisi de buraya gelsin, görüşlerini söylesin, meslek örgütü görüşlerini duyalım ve buna göre biz de görüşlerimizi oluşturalım.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Buyurun.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Talebim bu yönde Sayın Başkan. Bunu değerlendirmenizi rica ediyorum. Görüşünüze göre de ben de görüşümü söyleyeceğim. Eğer "Hayır, biz devam ediyoruz." diyorsanız...
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Devam ediyoruz, görüşüm devam etme yönünde.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Sayın Başkan, bakın, bu tavrınız demokratik bir tavır değil, bu tavrınız antidemokratik bir tavır. Neden? Çünkü iktidarın ortağının Türk Tabipleri Birliğiyle ilgili bir görüşü var, bunu da Milliyetçi Hareket Partisinin paylaştığını görüyoruz ve bu yönde de "Bunu yok sayma, efendim, biz bunu saymıyoruz arkadaş." diyen bir tavrınız var ve bu tavrınız da maalesef tarafsız olması gereken bir Komisyon Başkanlığı olarak sizin sürdürdüğünüzü görüyoruz.
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Öyle bir tavrım yok, hayır.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Bu tavrınızı doğru bulmuyoruz Sayın Başkan.
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Öyle bir tavrım yok, sadece devam etme kararım var.
İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Sayın Paylan, Türk Tabipleri Birliğini arayın, siz görüşünü öğrenin. Ona göre de...
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Sayın Güneş, lütfen müdahale etmeyin.
İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Hayır, görüşlerimizi ifade edelim.
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Hayır, arkadaşlar, karşılıklı konuşma usulümüz yok.
Niye müdahale ediyorsunuz siz konuşmaya?
İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Sayın Başkan, bizim kendimize ait fikirlerimiz var ve bu konuda biz fikirlerimizi ortaya koyduk. Neticede fikirlerimiz de benzeşiyor zaten, ayrışmıyor ki fikirlerimiz.
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Sayın Güneş...
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Allah korusun!
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Sayın Paylan, tamamladınız mı?
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Hayır, başlamadım ki efendim.
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Nasıl başlamadınız?
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ben talep ilettim size, dedim ki: Türk Tabipleri Birliğinin...
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Tamam, ben de talebinize cevap verdim.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ben de sizi bu tavrınızdan dolayı kınıyorum Sayın Başkan.
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Ben de sizi kınıyorum.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Beni niye kınıyorsunuz? Beni kınayamazsınız, ben sizi kınarım.
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Beni kınadığınız için ben de sizi kınıyorum.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Allah Allah!
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Kınayamaz mıyım?
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Hayır, kınayamazsınız efendim.
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Niye?
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ben sizi antidemokratik tavrınızdan dolayı kınıyorum. Siz beni niye kınıyorsunuz?
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Siz de beni kınayamazsınız. Siz de antidemokratik tavır içindesiniz.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Siz beni niye kınadınız? Ben sizi antidemokratik tavrınızdan dolayı, tarafsız olmayan, iktidarın vesayeti altındaki tavrınızdan dolayı kınıyorum.
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Ben de sizi kınıyorum!
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Neden kınıyorsunuz beni?
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - İftira attığınız için.
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Beni kınadığınız için sizi kınıyorum.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Tamam, peki, eyvallah!
Şimdi ben görüşlerimi söyleyeyim Sayın Başkan.
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Süreniz bitmek üzere, lütfen hızla görüşlerinizi alayım.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Tamam.
Değerli arkadaşlar, bakın, sağlıkta bir piyasalaşma söz konusu, özellikle bu neoliberal politikalarla piyasalaşma söz konusu. Şu anda, kamu hastaneleri boşalmış durumda arkadaşlar, bunu görmemiz gerekir. Yani kamucu bir sağlık sistemimiz vardı, şimdi özel sektörün hegemonyasında bir sağlık sistemimiz var ve piyasalaşan bir sağlık sistemimiz var. Efendim, doktorlar işveren ve hastalar da sanki müşteri gibi bir sağlık sistemimiz var. Bu sağlık sistemini geriye çevirmemiz gerekiyor, kamucu bir anlayışa dönmemiz gerekiyor. Yani kamunun esas olduğu, kamucu sağlık sisteminin esas olduğu bir sağlık sistemine dönmemiz gerekiyor. Bu düzen de şunu gösteriyor: Efendim, doktorlar birkaç hastanede çalışıyorlar, yok şöyle mi vergisi verilecek, böyle mi vergisi verilecek? Bence bu tali bir konu, şu anda doktorların ezici çoğunluğu, bakın, yeni mezunlardan bahsediyorum, imkânım olsa yurt dışına gidip sağlık hizmeti veririm diyorsa bu, Türkiye için bir beka meselesidir arkadaşlar, bunu unutmayalım.
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Yeni mezunlarla hallederiz işi!
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Bir hekime siz 5 bin, 6 bin, 7 bin, 8 bin lira maaşla kamu hastanesinde çalışacaksın diyorsan, yurt dışında, Avrupa'da bir hekim işe 4 bin, 5 bin euroyla başlıyorsa yani 60, 70, 80 bin lira maaşla başlıyorsa o hekimi burada tutamazsınız arkadaşlar. Ne yapmamız gerekiyor? Bu piyasalaşan sağlık sisteminden vazgeçmemiz gerekiyor, kamucu bir sağlık sistemine dönmeye başlamamız gerekiyor.
Sayın Tüfenkci, bu anlamda ilgili komisyonda bununla ilgili derin tartışmaların yapılması gerekiyor. Bu hekimleri nasıl kamu hastanelerinden tutarız, nasıl kamucu bir sağlık sistemi içinde tutarız, bunun üzerine tartışmalar yapmamız gerekir. Efendim, siz de özel sağlık hastanelerinde doktor böyle mi vergi verecek, şöyle mi vergi verecek bunu tartışıyorsunuz, bu doğru değil. Yani şu anda, hastalar kamu hastanelerinden randevu almak için üç ay, dört ay, beş ay sıra bekliyorlar, gidiyorlar bir doktoru beş dakika görebiliyorlar; Sayın Güneş durum böyle değil mi ya? Size bir hekim olduğunuz için soruyorum: Beş dakikada nasıl teşhis koyabilirsiniz ya? Böyle bir durumla karşı karşıyayız. Nitelik düşüyor; kamu hastanelerinde, kamu üniversite hastanelerinde nitelik düşüyor. Ya, geçmişte çok nitelikli hocalardan siz eğitim aldınız, öyle değil mi? Şimdi, gidin, kamu üniversitelerinde aynı eğitim niteliği var mı acaba? Yok. Özel sektörün hegemonyasına girmiş durumda.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Eskiden SSK hastanesinde...
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Buyurun, tamamlayın.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Bu açıdan, bu boyutu -açıkça söyleyeyim- bence tali bir mesele kalır. Temel meselemiz, kamu hastanelerinin devre dışı bırakılması ve özel sektörün hegemonyası altına konulması ve böyle bir antidemokratik Başkanın da Türk Tabipleri Birliğinin temsilcilerinin buraya gelmesine engel olmasıdır arkadaşlar.