KOMİSYON KONUŞMASI

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Başkanım, teşekkür ediyoruz.

Öğleden önce de istedik, bize söz hakkı vermediniz, yine, öğleden sonra verdiğiniz için teşekkür ediyorum, onu özellikle söyleyeyim.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Evet, arada yapıyor Başkanım.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Evet, Başkanım ara sıra yapıyor işin açıkçası.

CAVİT ARI (Antalya) - Başkana sataşma yapmak zorunda değilsiniz ya.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Şimdi, Cavit Bey, şöyle: Tabii, demin sizin bir cümleniz oldu, yani CHP muhtarlıkları kaldırırsa bilmiyorum ama biz muhtarları her zaman için çok büyük saygıyla anlıyoruz. Bir de şöyle: Tabii, Türkiye Cumhuriyeti devletinde ilk defa AK PARTİ hükûmetleri döneminde muhtarlara bir maaş bağlandı. Dolayısıyla, bununla birlikte, yine AK PARTİ hükûmetleri özellikle kendi belediyeleri döneminde bütün muhtarlara en azından bir yer tahsis etmek üzere... Hele hele büyük metropollerde bunlar hep yapıldı. Yine, aynı şekilde, muhtarlarımız AK PARTİ hükûmetleri döneminde Türkiye Büyük Millet Meclisine davet edildi. Yine aynı şekilde, Türkiye Cumhuriyeti devletinin Cumhurbaşkanı, cumhuru ve MHP ittifakıyla birlikte defalarca ve her seferinde de Sayın Cumhurbaşkanımızla birlikte toplantı yapmak üzere külliyeye davet ettiler. Yine, aynı şekilde, 2012 yılında, ben 24'üncü Dönem milletvekiliyken, bizim kendi ilimizde 106 milletvekilini biz Çanakkale'ye götürdük ve iki gün boyunca Çanakkale'de muhtarlarımız hem şehitliklerimizi hem de o bölgedeki gezilebilecek güzel yerleri gezdiler ve bir de canlı yayın yaptık o tarihte. Tabii, buradaki temel husus şu: Bizim özellikle Anadolu'muza ne kadar değer verdiğimiz, muhtarlarımıza da ne kadar değer verdiğimiz ortaya çıkıyor.

Şimdi, bir şeye geri dönmek istiyorum işin açıkçası. Deminden beri aslında devletin, özellikle bizim AK PARTİ hükûmetlerinin böyle bir eleştirilen tarafları oldu. Hükûmetin anlamı, yaptığı her şeyin kendisine aittir. Elbette ki kendisine aittir çünkü adı üstünde 85 milyon insanımız oy kullandığı zaman Türkiye Cumhuriyeti devletinin hükûmetini seçer, hükûmet de kendi organlarını seçer. Elbette ki ne yaparsanız yapın bu bizim hanemize yazılır; bu da normaldir.

Şimdi, bununla birlikte, özellikle fakir fukara edebiyatı yapan veya burada bunu konuşan arkadaşlara da şunu söylemek isterdim: Elbette ki Türkiye Cumhuriyeti devleti muhtarlarımıza daha fazla para vermek için... Gerçekten imkânlarımız neyse onları yapmak isteriz ama ilk kez yasal bir süreç içerisinde bunu oturtuyoruz. Ama bizim, özellikle, bunlara verebileceğimiz kadar da aslında... Biz burada nasıl bunları dile getiriyorsak bu teröre de karşı çıkmamız lazım. Aslında bu ülkenin ekonomisinin... Yıllar boyunca -belki kırk yıl boyunca, daha fazlasıdır- hep böyle teröre ve terörü destekleyen veya terörü destekleme konusunda imada bulunanlar veya burada bu tür bütçeler konuşulduğu zaman gönül şunu isterdi: Gerçekten biz daha verelim ama aynı şekilde terörü veya özellikle yurt içi-yurt dışındaki teröristi de bir lanetlememiz lazımdı. Dolayısıyla, bunları da böyle burada da söylemek istiyorum.

Özellikle yasal statüde bu teklifi veren Sayın Bakanımıza ve değerli arkadaşlarımıza ben teşekkür ediyorum. Bu maddemizin de hayırlı olmasını diliyorum, teşekkür ediyorum.