İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Başkanım, çok teşekkür ediyorum.

Nejat Başkanımız, hakikaten böyle çelebi meşrepli bir kardeşimiz, arkadaşımız. Yedi yıldır beraber çalışıyoruz, her zeminde herkesin hakkını, hukukunu gözeten bir hâli var.

OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Allah razı olsun.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Hakikaten öyle.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - TTB hariç...

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - O yüzdendir zaten bizden de böyle serzenişlerin gitmesi. Kendisine teşekkür ediyorum.

OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Estağfurullah.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Arkadaşlar, muhtarlar bizim göz bebeğimiz. Muhtarlar daha önce birtakım aforizmalarla anılırdı, onu hepimiz biliyoruz, çok yakından biliyoruz, üstelik de Sayın Cumhurbaşkanımızla ilintilendirilmişti hatırlarsanız. Neydi o? "Muhtar bile olamaz." denilmişti. Bizde bir özel kavram var...

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Gol, gol, gol, doksana!

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - ...deriz ki: "'Karıncayı bile incitmem.' deme! 'Bile'den bile incinir karınca." "Bile" o kadar önemli ki bir küçümsemeyi ifade ediyor. Daha önce muhtarlar... Biz çok yüksek yere koyduk, haklarıdır da zaten. İşte, burada, Ramazan Başkanım burada. Her türlü desteği hak eden bir kesimdir, hele hele bizim gibi siyasetçiler bunu her zeminde söylemeliyiz. Gözümüz kulağımız durumundalar onlar. Şimdi, hepimiz öyleyiz -ben biliyorum işte- muhalefet, iktidar... Ne sıkıntılı hâl varsa bizi haberdar eden onlar. Dolayısıyla, onları sarıp sarmalayıcı bir hâlimizin olması lazım ve bunu biz hayata geçirdik, Sayın Cumhurbaşkanımızın tarzıyla muhtarlar özel bir pozisyon aldı; bunu siz de biliyorsunuz, hepimiz biliyoruz.

Bakın, ben bir şey paylaşacağım arkadaşlar. Bizimle... Yani, aslında, öteki kavramı kullanmak istemiyorum ama bir kıyas yapmak lazım çünkü ille de iktidar talepleri var ya... İktidar olmaları durumunda -olmazlar da varsayalım oldular- nasıl bir yaklaşım koyacaklarına örnek olsun diye söyleyeceğim: Dün buraya muhtarların... Şimdi, Federasyon Başkanımız burada ama...

TÜRKİYE MUHTARLAR FEDERASYONU GENEL BAŞKANI RAMAZAN ÖZÜNAL - Dün de ben buradaydım Değerli Başkanım, dün ben de buradaydım.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Yo... Burada bir ziyaret söz konusu oldu. Burada, Bekir Bey diye bir Konfederasyon Başkanı, Grup Başkan Vekillerini ziyaret ediyorlar. Ne için? Teşekkür maksatlı, şu yaklaşıma, şu değişikliğe teşekkür için. Ama bir Grup Başkan Vekili -burada böyle iri kıyım, destekleyici ifadeler kullanılıyor ya- adamcağıza öyle hakaretler ediyor ki kovuyor resmen makamından. "Siz sarayın uşağı olmuşsunuz." falan diyor. Ya, ayıp bir şey kardeşim ya! Size gelmiş insanlar. Bir defa teşekkür maksatlı gelmişler, desteğinize minnettar olduklarını söylüyorlar ama sizin yaklaşımınız bu, elinize fırsat geçse yapacağınız da budur. O yüzden, burada tabii ki çok böyle kibar ifadeler kullanılıyor "Gelirsek şunları yaparız." falan...

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Hamaset, hamaset...

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Biz geldiğinizde ne yaptığınızı biliyoruz. İşte, bugün, bizim Yaşar Bey bir basın açıklaması yaptı, oradan muttali oldum; İzmir Belediyesiyle ilgili -bugün haberdar oldum Yaşar kardeşimden- şöyle bir gelişme olmuş: Menemen Belediyesi AK PARTİ'ye geçince daha önce CHP'nin yönetimindeki Menemen Belediyesine yapılan destekleri olduğu gibi kesiyor, kesmeyi bırakın arkadaşlar, bir de yapılan destekleri geri istiyor. Ya, yaklaşım bu mu olmalı? Tarz bu mu olmalı ya! Sizdense tamamdır "Yaşasın!" "Var olsun!" ama değilse "Kahrolsun!"

CAVİT ARI (Antalya) - Bunu en güzel siz yapıyorsunuz, en güzel...

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Tavrınız bu olduğu sürece arkadaşlar, sözlerinizin hiçbir yansıması, hiçbir aksülameli, müspet bir karşılık bulması mümkün değil; bulmadı, bulmayacak da göreceksiniz.

Şimdi, burada muhtarlarımızın ücretlerinde bir artış yapıldı; siz de destekliyorsunuz, teşekkür ederiz. Daha iyisi olsun inşallah, şartlarımız iyi olsun, ülkenin şartları daha iyi olsun, onları çok daha yüksek yerlere koyalım. Ben biliyorum; dedesi, dayıları muhtarlık yapmış birisi olarak söylüyorum: Daha önceki şartlarını biliyorum ya. Arkadaşlar, derme çatma yerlerde çalışırdı bunlar.

Şimdi, bizim, Erzurum'da Büyükşehir Belediyemizin -Allah razı olsun- her belediye için çok özel çalışma ofisleri yaptığını biz biliyoruz. Diğer belediyelerimiz hakeza; merkezdeki Aziziye, Palandöken, Yakutiye... Çok ciddi muhtarlık merkezleri oluşturmuşuz. Başka illerde de böyle. Niye? Çünkü muhtarlar buna değer, yakışır, muhtarlarımıza ne yapsak azdır. Öyleyse bu tarzı hayata geçirdiği için Sayın Cumhurbaşkanımıza da teşekkür etmeliyiz ve bu kanun teklifini yapan Bakanımıza, ilgili bütün herkese minnettarlığımızı kayda geçmeliyiz.

Ben bu bapta not düşüyorum ve çok teşekkür ediyorum. Hayırlı uğurlu olsun.

SÜLEYMAN GİRGİN (Muğla) - Genel Başkanımıza da unutmayın, Kemal Kılıçdaroğlu'nu unutmayın teşekkür için.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Ramazan Başkanım, dahasına layıksınız siz, onu da söyleyeyim. İnşallah onları da ak hareket hayata geçirecektir inşallah.