BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.

Şimdi, 22'nci maddeyle başladık, hâlâ 22'nci maddedeyiz. Uğur Bey, bugün niye celallendiniz bilmiyorum ama bakın, ben hiçbirinizi iktidarın bir parçası olarak görmüyorum.

OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Bugün herkes celalli maşallah.

CAVİT ARI (Antalya) - Size fırça atmaya kalkıyor. Tahammül edemeyiz böyle bir davranışa.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Evet, bugün uzadı.

Hiçbirinizi iktidarın bir parçası olarak görmüyorum. Siz de milletvekilisiniz, biz de milletvekiliyiz.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Aynen katılıyorum.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Siz destekliyorsunuz, biz desteklemiyoruz, muhalefet ediyoruz ama sorumluluk sizde değil. İktidar değilsiniz siz de, siz de milletvekilisiniz, yasama erkindesiniz, yürütme erkiyle ilginiz yok; destekliyorsunuz, gönülden destekliyorsunuz, ayrı.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Sayın Kuşoğlu, sizin çocuğunuzla alakalı bir şey söylesem rahatsız olmaz mısınız?

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Bu sorumluluklar sizin değil.

CAVİT ARI (Antalya) - Sayın Aydemir, istersen sonra...

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Sizin çocuğunuzla alakalı bir şey söylesem rahatsız olmaz mısınız?

OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Evet, arkadaşlar, müdahale etmeyelim.

CAVİT ARI (Antalya) - Sayın Aydemir, ısrarcı olup durma. Bak, sonra söylerim hepsini.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - O konuyu bilmiyorum ama rahatsız olurum tabii ki.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Sayın Şener'in çocuklarıyla alakalı bir şey söylesem Sayın Şener celallenmeyecek mi?

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Ne söylendi bilmiyorum ama rahatsız olurum tabii, yanlış yapılmıştır.

Ancak, bakın, Sayın Başkanım, şimdi 22'nci maddeyi konuşuyoruz, değil mi? 22'nci maddede yapılan düzeltmelere bir bakın arkadaşlar ya, demin söylemedim. Şimdi, bakın, istisnalarla ilgili madde... Biz daha 19/1/2022 tarihinde bu konuyla ilgili 7351'le değişiklik yapmışız, ocak ayında. 7351 sayılı Kanun'la bu yılın ocak ayında bunda, bu maddelerde değişiklik yapmışız. Ya, bu maddeler tekrar geliyor; Meclisin bunu kabul etmemesi lazım, bunu bir şey olarak görmesi lazım ya! "Dalga mı geçiyorsunuz?" diye yürütme erkinden gelen bu maddeleri reddetmesi lazım, göndermesi lazım ya! İki ayda bir değişiklik olur mu aynı maddede, aynı maddenin aynı fıkrasında; bunları konuşmamız lazım. "Dalga mı geçiyorsunuz?" diyeceksiniz yürütme erkine hep beraber; bunu konuşmamız lazım. Bu böyledir, dalga geçmektir. Ben de bürokrasiden geliyorum ya, getiremezdik biz buraya, Meclise; gelip de konuşamazdık bu şekilde. Bu kadar yönetmelik bu kadar çok değişmez, bu kadar hızlı değişmez. Biliyorsunuz, bürokraside bulundunuz sizler de ya, dalga geçmektir bu, bunları konuşalım. Olur mu böyle bir kepazelik? Bunlar yapılıyor.

Bir sonraki madde çok vahim bir madde, göreceğiz. Onun haricinde, gerekçe ne olursa olsun -dünyada savaş olsun, pandemi olsun, petrol fiyatlarındaki artış, ne olursa olsun- ülke sıkışmış vaziyette. Hepimizin üzerinde bir vebal var, sorumluluk var. Bu sorumluluğu yerine getirmeye çalışalım. Burada, ülkeye gereken, ihtiyaç olan kanunları hep beraber çıkaralım. Dün, evvelsi gün, söyledim; Sayın Tüfenkci yazmış genel gerekçede "Vatandaşın ihtiyacı olan ve kamu kuruluşlarının ihtiyacı olan kanunları getiriyoruz." diye.

Daha bir yığın konu var, bunları çıkarmamız lazım hep beraber. İşte, "enerji fiyatları" denildi, bakın, bugün açıklanan cari açık, enerji ve altın hariç, yine açık veriyor, yine açık veriyor; dikkatinizi çekiyorum, bu çok vahim bir durum. Bunları konuşmamız lazım, hep beraber vebal altındayız, ben de dâhil ama bunları konuşmuyoruz, birbirimizi suçluyoruz. Onun için, ben de demin zıvanadan çıktım, kusura bakmayın ama yani birbirimizi suçlamak şu değil... Siz de değilsiniz, iktidarın sorumluluğu sizde de değil ama bu şekilde de devam etmemiz mümkün değil.

Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Hoş geldiniz.