KOMİSYON KONUŞMASI

SALİH CORA (Trabzon) - Başkanım, öncelikle, biz şunu ifade etmek isteriz: Bu maddeye prensip olarak çok olumlu yaklaşıyoruz. Cumhuriyet Halk Partisi Milletvekili Gülizar Hanım'ın az önceki ifadesinin de şöyle kayıtlara geçmesini istiyorum: Bir taraftan bu alanların, yerleşim alanlarının tekrar ormana dönüştürülmesi yönünde talebi var, bir taraftan da yerleşim alanında bulunan yerlerin satışının oradaki vatandaşlara bedelsiz olarak yapılması yönünde talebi vardı; çelişkili bir durumdur, mümkün olmayan bir durum gibi gözüküyor.

Ben, bu maddeye şu yönüyle yaklaşmak istiyorum Başkanım: Aslında bunu biraz daha genişletmemiz gerekiyor, şöyle ki: Burada 6831 sayılı Orman Kanunu ek 16'ncı maddesi hükmüne göre "üzerinde yerleşim yeri bulunduğu" gerekçesiyle orman sınırları dışına çıkartılarak hazine adına tescil edilen taşınmazları esas alan bir düzenleme var ama Karadeniz Bölgesi'nde şöyle bir sorunla karşılaşıyoruz: Yerleşim yeri olmayıp da vatandaşın tarım arazisi olarak kullanıp, ancak orman kadastrosuyla beraber tapuları iptal edilip hazine adına tescil edilen yerler var. Bu, yerleşim yerlerini kapsıyor ama yerleşim yeri olmayan tarım arazilerini kapsamıyor ve bu nedenle Karadeniz Bölgesi'nde birçok alanda orman vasfı olmayan, sadece geçmişte hava fotoğraflarıyla beraber orman kadastrosu aşamasında orman olarak ilan edilmiş ama aslında ondan öncesinde de tapu sahibi olan, sırf bu orman kadastrosuyla tapuları iptal edilen fındık bahçeleri, çay bahçeleri var, tarım arazileri var dolayısıyla bunları bu yasa kapsamıyor. Oysa orada ciddi bir mağduriyet vardır yani 2/B'den bu orman köylülerimiz, kırsaldaki vatandaşlarımız bu minvalde yararlanamıyor. Bence bu maddeyi genişletip yerleşim yeri dışında ayrıca tarım arazisi olan hak sahiplerinin de haklarının korunmasını, bu şekilde onların da 2/B'den yararlanmalarının önünü açarsak çok daha faydalı olur diye düşünüyorum, büyük bir sorunu da gidermiş oluruz. Bu vatandaşlarımız 1950'li, 1960'lı yıllarda tapularını aldılar, orman kadastrosuyla tapuları iptal edildi, dava açtılar, açtıkları davaları Orman Kanunu'ndaki gerekçeler nedeniyle iptal edildi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine gittiler, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi de şunu söyledi: "Ya tazminatlarını verin ya da tapularını iade edin." Aslında, bu maddeyi genişletirsek bu sorunu çözebiliriz diye düşünüyorum Değerli Başkanım.