BAŞKAN AKİF ÇAĞATAY KILIÇ - Değerli arkadaşlar, gündeme geçmeden önce, bir iki konuya değinmek istiyorum. Öncelikle, Sayın Berat Çonkar Vekilimize tekrar başsağlığı diliyorum; kendisinin kayınpederi -on gün kadar önceydi- hayatını kaybetti, kendisine rahmet diliyorum; sizlere de ailecek başsağlığı ve uzun ömürler temenni ediyorum.

Derya Bakbak Hanımefendi, uzun bir Covid'le mücadele süreci geçirdi; kendisine geçmiş olsun diyorum.

Yine Komisyon Üyemiz Sayın Aydın Adnan Sezgin Bey'in şu anda Covid pozitif olması dolayısıyla bir tedavi gördüğünü, daha doğrusu, evde istirahatte olduğunu öğrendim; ona da buradan tüm Komisyon üyelerimiz adına geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum tekrar.

Değerli arkadaşlar, tabii, Türkiye'nin hem etrafında hem de dünyada cereyan eden önemli uluslararası gelişmeler mevzubahis. Özellikle, Rusya'nın tek taraflı olarak Ukrayna'ya bir işgal hareketinin içine girişmiş olması ve bunun Türkiye tarafından hukuki olarak bir savaş olarak nitelendirilmesiyle başlayan süreç hâlâ devam etmekte, maalesef, kırk günü aşkın süredir bir savaş ortamı mevzubahis. En son gelen görüntüler de -bildiğim kadarıyla hepinizin basından takip ettiği- gerçekten insanlık namına kabul edilemez, üzüntü verici felaket görüntüleridir. Ümit ediyorum ki en kısa süre içerisinde sorumlu olan her kimse, bunlar bulunur ve hukuk çerçevesinde gerekli adımlar atılarak cezalarını bulurlar. Tabii, Ukrayna'da devam eden savaş sürecinde bizim birinci önceliğimiz ve birinci ulaşmaya çalıştığımız nokta bir acil ateşkestir çünkü silahların durması lazım, yoksa insan kaybı, hayat kaybı devam ediyor; bunun olmaması gerektiğini düşünüyoruz.

Diplomatik çalışmalarımız devam ediyor. Bu anlamda bizim de bazı temaslarımız oldu; Komisyon Başkanı olarak bazı ziyaretler gerçekleştirdim. Burada da şu andaki Türkiye'nin siyasetinin, uluslararası diplomasi çabalarının ne kadar büyük bir anlamda değerlendirildiğini tekrar müşahede etme imkânımız oldu. Dışişleri Bakanlığımızın çalışmalarının, Sayın Bakanımızın nezdinde devam eden çalışmalarının sonucunda, biliyorsunuz, ilk yüz yüze bakanlar arası görüşme Antalya Diplomasi Forumu'nda gerçekleşmişti. Heyetlerin görüşmeleri devam ediyor. Biliyorsunuz, Sayın Cumhurbaşkanımızın da İstanbul'daki açış konuşmasını yaptığı bir toplantı gerçekleşti. Ama uluslararası anlamda da baktığınızda, şu anda Türkiye'nin ara buluculuğunun ciddi manada desteklendiği, takip edildiği ve özellikle arandığı bir noktadayız; bu da zannedersem, birçok uluslararası konularda zaman zaman ortaya koyduğumuz bazı duruşların da neticesi olarak ortaya çıkmıştır ama şu bir gerçektir ki: Dünyanın birçok yerinde, sorunlu bazı gelişmeler var ama şu anda en birincil öncelik, Ukrayna'daki devam eden silahlı çatışmanın sona ermesi ve tarafların masada oturup bir müzakere sonucunda bunu nihayete erdirmeleri.

Tabii, yüksek düzeyli ziyaretler oluyor ülkemize bu son dönemlerde; biliyorsunuz, İsrail Cumhurbaşkanı, Polonya Cumhurbaşkanı, Almanya Şansölyesi geldi; yine Yunanistan Başbakanının Türkiye'ye ziyaretleri oldu. Birtakım diplomatik ilişkilerin de geliştirilmesi konusunda adımlar atılıyor. Ümit ediyorum ki en kısa süre içerisinde tüm insanlığın huzur bulacağı, bizim de etrafımızda, çevremizde daha rahat ve huzurlu bir ortamın oluşacağı bir dünyayı hep beraber hayata geçiririz. Bu sözlerle...

Abdullah Bey, sizi daha fazla ne bekletmek istiyorum ne de değerli arkadaşlarımızın...

UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Sayın Başkan...

BAŞKAN AKİF ÇAĞATAY KILIÇ - Abdullah Bey'e bir söz versek artık...

UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Siz bir konuyu açtınız, o konuda...

BAŞKAN AKİF ÇAĞATAY KILIÇ - Konu açmadım, ben bir görüş beyan ettim. Ben bir konu açmadım, bir görüş beyan ettim.

Haluk Bey, Cumhuriyet Halk Partisinin en kıdemli üyelerinden birisi; kendisi zaten bir görüşü beyan etti. Ben bir genel ufuk turu yaptım, kendi görüşümü ortaya koydum. Abdullah Bey'i de dinlemek için buradayız, Komisyon toplantımıza başladığımız zaman devam ederiz. Daha fazla kendisini bekletmeyelim.

UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Benim ne söyleyeceğimi bilmiyorsunuz.

BAŞKAN AKİF ÇAĞATAY KILIÇ - Bilmiyorum.

UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Haluk Bey tabii ki bizim saygı duyduğumuz bir değerli milletvekilimiz ama Komisyondaki sözcümüz de değil kendisi, sözcümüz burada değil.

Milletvekili olarak söz talep ediyorum.

BAŞKAN AKİF ÇAĞATAY KILIÇ - Tamam, ben de Komisyonumuzun şu andaki çalışma usulü içerisinde Abdullah Bey'in yapacağı sunumu alıp daha sonra gündeme geçtiğimiz zaman size söz vereceğim. Onu sizden rica ediyorum.

UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Sizin konuşmalarınızla ilgili olduğu için söyledim Sayın Başkan.

BAŞKAN AKİF ÇAĞATAY KILIÇ - Anlıyorum benim konuşmalarımla alakalı olabildiğini ama ben de Abdullah Bey'i daha fazla bekletmek istemiyorum müsaadenizle.

UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Sayın Başkan, yani siz "İktidar konuşsun, muhalefet konuşmasın." gibi bir yaklaşım içindesiniz ama siz nasıl uygun görüyorsanız...

BAŞKAN AKİF ÇAĞATAY KILIÇ - Utku Bey, bakın, lütfen, burada buna gerek yok.

UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Öyle ama Sayın Başkan.

BAŞKAN AKİF ÇAĞATAY KILIÇ - Öyle değil, öyle değil.

Ben Komisyon Başkanı olarak bir değerlendirme yaptım. Bakın, ben burada Komisyon Başkanı olarak görev yapıyorum; bir değerlendirme yaptım, benden önce de Değerli Haluk Hocamız bir değerlendirme yaptı. Benim zaten yapacağım bir değerlendirme... Toplantıya geçmeden önce Haluk Bey'in benden bir ricası oldu, ben onu yerine getirmiş oldum. Abdullah Bey de burada, aşağı yukarı yirmi dakikada şimdi zaten geciktik. İki hafta önce kendisiyle yapamadığımız toplantıyı...

Şimdi Abdullah Bey'e söz vereceğim. Gündeme geçtikten sonra size tabii ki ben söz vereceğim, onda bir şüphe yok.

UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Peki Sayın Başkan.

BAŞKAN AKİF ÇAĞATAY KILIÇ - Teşekkür ediyorum.

Şunu söyleyeceğim: Artık Covid kuralları çerçevesinde biraz esneme olduğu için, daha önce dile getirdiğim danışmanlar ve çalışanlarla ilgili konuyu bu sefer dile getirmiyorum, takdir sizlerindir; camı açık bırakacağım müsaadenizle, havalanmanın yüksek derecede olması için ama onun dışında çalışanlarınızın içeride bulunması, bulunmaması konusunu sizin takdirlerinize bırakıyorum.

Abdullah Bey, buyurun, söz sizindir.