KOMİSYON KONUŞMASI

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Öncelikle, ben de hayırlı uğurlu olsun diyorum ve aslında Utku Bey'in genel eleştirilerine katıldığımı da ifade etmek istiyorum yani Dışişleri Bakanlığı ve kurumsal birçok şeyde siyasi saiklerle hareket edilmesinin, kişilerden bağımsız olarak ülkenin çıkarlarına, kurumsallığına, yürütmesine zarar verdiğini ifade ederek kısaca kapatayım o bölümü.

Şimdi, bu anlaşma kapsamlı bir anlaşma. Aslında özüne baktığımız zaman, karşılıklı iş birliğini çoklu başlıkta öngörüyor; uyuşturucudan tutalım organ kaçakçılığına vesaire vesaire birçok şey var, siber suçlardan vesaire fakat burada bir iki sorun olduğunu ifade etmek gerekiyor. Birincisi, bizim Türkiye'deki terör kavramının genişliği meselesi. Biliyorsunuz, uluslararası kurumlarda da, uluslararası arenada da Türkiye'deki "terör" kavramının muğlaklığı, belirsizliği üzerine çokça tartışma yürütüldü, bu yönde tavsiye kararları da alındı, hatta AB uyum meselelerinde de bunlar gündeme gelmişti yani bunun daha sınırlı ve ne olduğunun anlaşılmasına yönelik bir öneride bulunulmuştu. Şimdi, bu "muğlak" kavramın üzerine Özbekistan'ın da yapısına baktığımız zaman Özbekistan'da da aslında muhaliflere yönelik çok ciddi bir baskı olduğunu görüyoruz, orada sistematik baskılar var, tutuklamalar var yani böyle demokratik bir ülkeden ne yazık ki bahsedemiyoruz. Zaten genç bir ülke, Sovyetler'den ayrıldıktan sonra... Fakat bu anlamdaki bir iş birliğinin açıkçası karşılıklı olarak bütün bu baskıları artıracağına dönük endişelerimizi paylaşmak isterim. Türkiye açısından belki böyle olmayabilir ama özellikle Özbekistan'daki muhalifler açısından bir sorun teşkil edeceğini, oradaki muhaliflerin, gazetecilerin Türkiye'nin paylaşacağı bilgiler üzerinden daha fazla baskı altına alınacağına dair endişelerimizi kayıtlara geçirmek istiyoruz.

Diğer bir şey, 5'inci maddesinde, tarafların, kişisel verileri taraf oldukları anlaşmalara ve insan haklarına uygun bir şekilde paylaşmasını öngörmektedir. Şimdi, bizim kişisel verileri koruma meselemiz de sorunlu. Hatırlarsınız, yine aslında bu vize serbestisi meselesinde 72 kriterden bir tanesi kişisel verilerin korunmasının uluslararası standartlara taşınmasıydı ve Türkiye'nin bu konuda yapısal bir dönüşüm yapmasıydı ama ne yazık ki Türkiye, bu dönüşümünü gerçekleştiremedi, mevzuatı bunun için yetersiz ama daha vahim olan bir şey... Evet, mevzuatımız yetersiz, mevzuatta bir değişikliğe ihtiyacımız var ama mevcut iktidarın kişisel verileri kendi bekası için kullandığına tanıklık ettik. Nerede ettik? 31 Mart yerel yönetim seçimlerinde. Hatırlayınız, sağlık raporu olanlardan kim oy kullanmış, kim oy kullanmamış meselesi üzerine kişisel verilere ulaşıldığını ve Bakanlığın, Sağlık Bakanlığının bu kişisel verileri yani kişilerin en mahrem sağlık bilgilerini paylaştıklarını gördük. Onun için, bu da sorunlu bir mesele. Öncelikle, bizim kendi mevzuatımızı uluslararası düzeye çıkarmamız ve kriterlerimizi gerçekten geliştirmemiz gerekiyor. Bunu yapmadan bizim gidip Özbekistan'la kişisel verilerin paylaşılması meselesindeki anlaşmamızın da yine sıkıntı doğuracağını özel olarak göz önünde bulundurmamız gerekiyor.

Diğer bir şey de, iş birliği maddelerinden "Madde 2. İşbirliği Usulleri" var, (e) maddesinde ki ya yazım hatası ya da çok şey... Şöyle bir şey var: "Kontrollü teslimat ve gizli operasyonlar gibi özel operasyonlar yürütmek için gerekli tedbirleri koordine etmek amacıyla işbirliğinde bulunacaklardır." Şimdi "kontrollü teslimat" dediğiniz bir uyuşturucu teslimatı mı anladığım kadarıyla? Yani bu mu kastediliyor? "Gizli operasyonlar" dediğiniz Türkiye'nin Özbekistan'da, Özbekistan'ın Türkiye'de yapacağı ya da ortak yapılacak gizli operasyonlar mı kastediliyor yoksa uluslararası çetelerin yapacağı bir gizli operasyondaki iş birliği mi kastediliyor? Onlara dair de bir açıklık getirilmesi sanırım iyi olur ama diyorsanız ki: "Hepsi sır.", "Hepsi gizli." diyecek bir şey yok, o zaman daha farklı bir ifadeye ihtiyaç var. "O kadar gizli ki buraya gizli olduğunu bile yazamayacağımız." şeklinde düzeltirseniz iyi olur.

Teşekkür ediyorum, şerhimizi sonra vereceğiz.