KOMİSYON KONUŞMASI

ALPAY ANTMEN (Mersin) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Dünden beri tartışıyoruz; konu dayanıyor, geliyor çoklu baro sistemine. Çoklu baro sistemiyle avukatları böldünüz ve şimdi, adli yardım... "Adli yardım" dediğimiz hem hukuk mahkemelerinde, adli yargıda, idari yargıda hem de ceza mahkemelerinde CMK sistemi olarak da mecburi müdafilik olarak da göz önüne aldığımız zaman, bu şekilde vatandaşlara diyeceksiniz ki "Yandaş baroya gidin, yandaş baroya gittiğiniz zaman yandaş avukatlarla, yandaş hâkimlerle işiniz görülür." Adalet bu değildir. Adaletin terazisi şaşarsa bu hepimizi etkiler.

Şimdi, dün, pek çok örnek verildi. Adaletsizlik önemli. Eğer biz, Adalet Komisyonunda ve Türkiye Büyük Millet Meclisinde adaletsizliğe imza atıyorsak vallaha bizim aldığımız paralar da helal değil. Bu, aynı zamanda -tırnak içinde söylüyorum- hem hukuka hem adalete hem hakkaniyete ihanet.

Şimdi, diyorsunuz ki "İstanbul 2 No.lu Barosunun ve Ankara 2 No.lu Barosunun paraya ihtiyacı var." Paraya ihtiyacı varsa bütün barolara asgari olarak yardımı devlet yapar, asgari bir şekilde masraflarını karşılamak için gerekli bütçeden para verilir, buna kimsenin de diyeceği olmaz. Ama siz, zaten, şu an işleyen bir adli yardımdan avukat dağıtım sistemi varken, bir OCAS sistemiyle CMK müdafilik dağıtım sistemi varken; şeffaf, hesap verilebilir bir şey varken bunu getirirseniz ne olacak? Baroları değil, halkı böleceksiniz; halkı yandaş baroya, yandaş avukata... Yani yandaşlık o kadar ilerleyecek ki artık Türkiye'de adalet dikiş tutmayacak.

Barolarda 3 tane ayrı kasa vardır sayın milletvekilleri. Bir tanesi, baroların üye aidatlarından aldığı paralarla ya da bağışlarla oluşturduğu, harcadığı bir kasa; bunun hesabı ayrı tutulur, hesabı ayrı verilir. Bir diğeri, adli yardımdan gelen paralarla ilgili olan bir kasa. Diğeri, CMK'yle ilgili paralardan gelen ya da Barolar Birliğinden veya Maliye hazinesinden gelen paralarla ilgili ayrı bir kasa tutulur. Bu 3 kasanın hesabı da ayrı ayrı Adalet Bakanlığı müfettişleri tarafından denetlenir, titizlikle incelenir ve siz adli yardımdan gelen parayı, adli yardım için ve adli yardım hizmetleri için CMK faslından gelen parayı CMK hizmet ve o konuyla ilgili harcamanız gerekir. Ha, istediğiniz kadar para yığın numaralı barolara. Bunlar ne yapacaklar? Kendi ihtiyaçları için bunu hukuka aykırı davranmayacaklarsa kullanmayacaklar, avukatlara adli yardımdan daha çok iş sağlamak için kullanacaklar. Bu, avukatlar arasında büyük bir eşitsizlik, haksızlık ve adaletsizlik sağlayacak.

Şu örneği verelim: İstanbul'da 31 Aralık 2021 tarihine göre Barolar Birliği kayıtları; toplam 56.915 avukat var, 54.480'i 1 Numaralı Baroda. 2 Numaralı Baroda 2.435 meslektaşımız var. Peki, burada, adli yardımdan nasıl pay alınması gerekiyor? Mevcut sisteme göre, İstanbul 2 No.lu Barosunun yüzde 4,28 pay alması gerekiyor mevcut nüfusuna göre ama siz böyle bir sistem getirdiğiniz zaman, yani 3'üncü maddeyle muradınız 5 katı daha fazla para vermek. Yani İstanbul Barosunun üyesi avukatlar ile 2 Numaralı Baronun üyesi avukatlar arasında 5 kat haksızlık yapıyorsunuz, 5 kere ve yüzde 4,28 pay vereceğiniz, vermek durumunda olduğunuz 2 Numaralı Baroya yüzde 22,57 oranında pay vereceksiniz. Bu, eğer haksa, adaletse, bu revaysa ben ve partimiz bu işin içinde olmayız; mabalı, vebali, günahı boynunuza.

Ankara için örnek verelim: Arkadaşlar, bugün Ankara 2 No.lu Barosu aslında kadüktür, 1.702 üyesi var 31 Aralık verilerine göre. 2 bin üyeyi toplamadığı için Ankaralı meslektaşlarımızın el ele, kol kola, gönül gönüle vererek birleşmeleri gerekiyor ve bunun da bir an önce yapılması lazım, bu hukuksuzluğa böyle devam edilemez. Şimdi, bu sistem devam ettiği zaman, aslında mevcudiyeti yok hükmünde olan yani mevcudiyeti sona ermiş olan Ankara 2 Numaralı Baroya yüzde 7,2 oranında pay vermek gerekirken yüzde 24,3 pay vereceksiniz. Zaten artık kapanması gerekiyor çünkü 2 bini geçemedi ve şimdi, ona olması gerekenden 3 kat fazla para vereceksiniz. Burada amaç, numaralı barolara üye kazandırmak. "Arkadaş, sevgili avukat arkadaşım, Ankara ve İstanbul barolarından istifa et, git, numaralı barolara üye ol; adli yardımı Ankara Barosu 1 verirse biz sana 5 vereceğiz." Haksızlık bir.

İkincisi, vatandaşa "Gel vatandaş, gel; biz yandaş baroyuz, bize daha çok imkân sağlanır, adliyede de işinizi bizim avukatlar daha iyi görür." Baroları böldünüz, avukatları böldünüz, vatandaşları da bölün ama zaten otokratik ve böyle despotik siyasi iktidarlar bölerek, böl ve yönet taktiğiyle iktidarlarını devam ettirmeye çalışırlar.

Son söz: Belki parmak çoğunluğunuzla bunu Komisyondan geçirip ondan sonra Genel Kurulda kanunlaştıracaksınız ama bu kadar büyük bir haksızlığı da artık hukukumuza reva görmeyin diyorum.

Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.