KOMİSYON KONUŞMASI

TAMER DAĞLI (Adana) - Teşekkür ederim Başkanım.

Ben de öncelikle Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı Yönetim Kurulu ve tüm ekibine ve kamu kurumlarının değerli temsilcilerine ve Komisyon üyelerimize saygılarımı sunuyorum. İnşallah, toplantımız hayırlara vesile olur.

Tabii, şirketin son dönemde Karadeniz'de gerçekleştirdiği faaliyetler ve doğal gaz keşifleri, gerçekten, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığını dünyada gıptayla bakılan bir şirket hâline getirmiş ki bu çerçevede de kendi standartlarında birçok kuruluşla birlikte, birçok özel şirketten de, özel araştırma kuruluşundan da işte, Yılın Petrol Arama Şirketi Ödülü de başta olmak üzere değişik ödüller de almış. Bundan dolayı tabii ki tebrik ediyorum. Biz şirket başarılı oldukça gururlanırız.

Tabii, burada, başarının yanında, özellikle rezerv başına birim maliyet bakımından da -ona da Mevlüt ağabeyin bahsettiği bir konu olduğu için değinme gereği duydum- en düşük maliyetle faaliyet gösteren şirket olması anlamında da dünyada yine gıptayla bakılan bir kuruluşumuz. Son dönemde de özellikle Karadeniz'de ve Amasra'da gerçekleştirilen keşiflerden dolayı da ben bütün Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı çalışanlarını tebrik ediyorum, teşekkür ediyorum.

Tabii, finansman konusu profesyonel bir konu. Şimdi, Atilla ağabeye katılıyorum, tabii ki nezaketli olmak durumundayız, hepimiz insan olduğumuz için birbirimize nezaketli olmak durumundayız. Benim tepkim şuna: İşte "Çöktü.", işte "Kırpıldı.", "Yok edildi..." Şimdi, Sayıştay raporunun yok edildiği veya kırpıldığı konusunda verilen örneğin doğru bir örnek olmadığı için ben müdahale ettim. Niye doğru bir örnek değil? Deniliyor ki: "Şirket kamu bankasından döviz cinsinden kredi kullanmış." Bu bir finansman yöntemidir. Eğer ben döviz cinsinden satış yapıyorsam yani gelirim döviz cinsindense ben de gider döviz cinsinden borçlarınım ama gelirim TL iken ben döviz cinsinden borçlanıp kurumu zarara uğrattıysam ve bunu Sayıştay yazmadıysa burada bir problem vardır. O zaman hepimiz bunu sorgulamak durumundayız.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Faiz için ne diyorsunuz, yüzde 30'luk faiz için?

TAMER DAĞLI (Adana) - Neyde yüzde 30? Dövizde mi yüzde 30?

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Yüzde 30'la faiz ödüyor.

TAMER DAĞLI (Adana) - Dövizde mi yüzde 30?

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Evet, evet. TL'ye döndüğünde... İşte, evet, doğru, döviz cinsinden...

TAMER DAĞLI (Adana) - TL-döviz yüzde 30 olabilir.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Hayır, hayır, dövizde, dolarda.

TAMER DAĞLI (Adana) - Dövizde yüzde 30 diye bir faiz olamaz, mümkün değil.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - TL'ye dönüştürdükten sonra ödenen toplam faizin miktarını söylüyor ama o konu bunda etkili olabilir.

Neyse, karşılıklı konuşmayalım Sayın Yavuzyılmaz.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Hayır, bakın, söylüyorum, kamu ve özel bankalardan döviz cinsinden toplam 3 milyar 231 milyon dolar tutarında kredi kullanılmıştır ve kullanılan krediler için ödenmesi gereken faiz toplamı 956,4 milyon dolardır. Yüzde 30'u yapıyor işte.

TAMER DAĞLI (Adana) - Yüzde 30 döviz cinsinden bir kredi kullanılmışsa, bunu da Sayıştay yazmamışsa ayıp etmiştir kardeşim. Tamam mı?

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Yazmış, Sayıştay yazmış da sansürlenmiş.

TAMER DAĞLI (Adana) - Ama böyle bir şey yok. Yüzde 30'dan döviz kullanıldığını resmî bir şeyde belgeleyebiliyor muyuz?

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - İşte, burada.

TAMER DAĞLI (Adana) - Nasıl orada? Yanlış bir yorum var orada.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Ben yazan paragrafı okuyorum.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Peki, karşılıklı konuşmayalım. Daha sonra söz isteyince vereceğim.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Ben yorum yapmıyorum yani.

TAMER DAĞLI (Adana) - Şimdi, ben bu işin mantığını anlatıyorum. Bakın, Türkiye'de şu an döviz kredilerinin ortalaması yüzde 6-7 seviyesindedir. Yüzde 6-7 seviyesinin üzerinde yarım puana, 1 puana saygı duyulur. Bu firma bunun pazarlığını yapıp o sevilerde kullanmışsa Türkiye ortalamasında kullanmıştır ve burada bir usulsüzlük yoktur. Dolayısıyla Sayıştay'ın da kamuyu zarara uğratma anlamında burada yapacağı bir şey yoktur. Bunu "Çarpıldı." "Çırpıldı." şeklinde yorumlamanı ben doğru bulmuyorum dedim. Ha, bunu doğru bulan varsa buyursun.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Ekonomiyi düzgün yönetin, dolar da avro da yükselmesin.

TAMER DAĞLI (Adana) - Ya ne alaka şimdi!

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Kendi kendine mi yükseliyor?

TAMER DAĞLI (Adana) - Az önce Sayıştay'a ve Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığına çamur atıyordun, şimdi ekonomiye çamur atıyorsun. Yapma, gözünü seveyim ya!

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Merkez Bankasında dolar mı basılıyor? Niye yükseliyor? Yükselmesin.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Sayın Yavuzyılmaz, karşılıklı konuşmayalım. Siz tekrar söz alacaksınız.

TAMER DAĞLI (Adana) - Onun dışında, devlet kayıtlarında, kıymetli kardeşim, Deniz...

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Ben mi yükseltiyorum? Siz yükseltiyorsunuz dolar ile avroyu. Siz yönetiyorsunuz ekonomiyi.

TAMER DAĞLI (Adana) - Ya ne alaka, şimdi nereye getirdin konuyu, gözünü seveyim ya!

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Buyurun Sayın Dağlı, devam edin.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Sanki Merkez Bankası Türkiye'de dolar basıyor.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Sayın Yavuzyılmaz, lütfen...

TAMER DAĞLI (Adana) - Bakın, onun dışında, Türkiye'de, şimdi, Emekli Sandığı ve sigorta arasında yapılan işlemlerde hiçbir zaman kayıt yok olmaz. Kimse de o parayı alıp şahsına, kendine kullanmaz. Devletin kayıtlarında o paraların nerede olduğu zaten bellidir. Kimseye "Çöktü." "Göçtü.", bilmem ne diyerek iftira atmak doğru değil kardeşim.

Eğer doğru dil kullanacaksak bunlara hep beraber dikkat edeceğiz diyor, teşekkür ediyorum.