KOMİSYON KONUŞMASI

ÇETİN ARIK (Kayseri) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Öncelikle şöyle bakıyorum, Kayseri'de kooperatif mağdurlarıyla ilgili bir yasa teklifi Komisyonda görüşülüyor ama ilimin iktidar milletvekillerinden bir kişinin bile burada olmamasını Kayseri kamuoyunun takdirine bırakıyorum ve Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu'na ben Kayseri'deki kooperatif mağdurları adına teşekkür ediyorum çünkü bugün, bu yasa, bu Komisyonda görüşülüyorsa mimarı Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu'dur. "Nasıl?" diyeceksiniz. Kayseri'de kooperatif mağdurlarıyla bir araya geldi, akabinde bununla ilgili Mecliste basın açıklaması yapılması talimatını verdi ve bununla ilgili bir araştırma önergesi hazırlanmasını... Ve araştırma önergesini hazırladık, MHP'nin ve AK PARTİ'nin oylarıyla reddedildi ama bugün görülüyor ki bir mağduriyet var.

Ben arka planını da açıklamak isterim, niçin sadece Kayseri özelinde... Kooperatif mağdurları buraya geldiğinde -Meclis araştırması önergesi görüşülürken onlar da buradaydı ve izlediler- şunu söylediler, AK PARTİ'nin grup toplantısı var idi: "Bizi Cumhurbaşkanıyla görüştürün, bizim bu sorunumuzun çözülmesi lazım. Biz mağduruz, dar gelirli insanlarız ve -kooperatifle ilgili- satın aldığımız evleri bir kez daha bize satmak istiyorlar." "Peki, ben AK PARTİ milletvekili değilim, nasıl olacak? İktidarın milletvekillerine söyleyin." "Biz onlara ulaşamadık." Meclisin İdare Amirinden ve Cumhurbaşkanının korumalarından rica ederek 3 kişi Sayın Cumhurbaşkanıyla görüştü ve akabinde Sayın Cumhurbaşkanı, Mehmet Özhaseki'yi ve Sayın Mustafa Elitaş'ı çağırarak "Kayseri'de neler oluyor? Kayseri'deki bu sorunu çözün." deyince bugün burada görüşülüyor. Eğer bir kişi şunu söyleseydi: "Türkiye'de neler oluyor?" Türkiye'deki bu kooperatif sorunu çözümlenmiş olsaydı Kayseri olmayacaktı. Gerçekten teşekkür ediyorum yani Kayseri adına, Kayseri'de mağduriyet yaşayan kooperatif mağdurları adına teşekkür ediyorum.

"Mağduriyet nedir?" diye sorarsanız... Bakın, Sayın Başkanım, bir kişi bir kooperatife üye olduğu zaman kooperatif kendisini feshetmediği sürece o kişi ömür boyu o kooperatifin üyesi sayılıyor. Bakınız, 2003'te kurulan bir kooperatif 2010 yılında kesin hesabını çıkarmış "Şu kadar borcunuzu öderseniz sizin tapunuzu vereceğiz ve sizinle yolumuzu kesiyoruz." demiş; karşılıklı anlaşmışlar yani kooperatif yöneticisi "Borcun yok." demiş, diğeri "Borcumu ödedim." demiş. Ve yine, üye, noter huzuruyla kooperatif yönetimine demiş ki: "Ben üyelikten çıkıyorum; bütün görevlerimi yaptım, paramı ödedim." Ama aradan on bir yıl geçiyor, bakın, 2021 yılında tam 222 bin lira borç çıkartılıyor; "Sen gene bu kooperatifin üyesisin, bu borcu ödeyeceksin." "Ama ben tapumu aldım." Hatta ve hatta şehit aileleri var; evini üçüncü kişilere devretmiş, kooperatif üyesi olduğu için bu kadar borç çıkıyor. Yani bu borç on yıl sonra bir daha karşılarına çıkabiliyor, kooperatif feshedilmedikçe kooperatif üyeliği bitmiyor.

Sayın Başkan, burada yapılması gereken şu: Eğer bir kooperatif kesin hesabını çıkardıysa, kişinin de tapusunu verdiyse artık orayla işini bitirmeli yani on yıl sonra, yirmi yıl sonra "Senin borcun var arkadaş." diye tekrar karşısına çıkmamalı; işte, mağduriyet bu. Bu, Türkiye'nin sorunu aslında, bu bir memleket meselesi yani sadece Kayseri'de olan bir sorun değil, Türkiye'de olan bir sorun.

Sayın Cumhurbaşkanı, Sayın Elitaş ve Sayın Özhaseki'ye "Kayseri'deki bu sorunu çözün." dediği için "Kayseri" ibaresi yer alıyor. Aslında, işin özüne baktığımız zaman, öz, kooperatiflerin hepsini kapsıyor.

Yine, buradaki getirdiğimiz düzenlemenin (a) bendinde diyorsunuz ki... "Etap" ifadesi blok olarak değiştirilmeli çünkü bir kooperatifin bir şehirde birçok yerde blokları var, etapları var ama kişi -tekrar söylüyorum- eğer tapusunu alıyorsa bunun üyeliği feshedilmeli ve böylece mağduriyet giderilmeli diye düşünüyorum.

Teşekkür ediyorum.