KOMİSYON KONUŞMASI

BEDRİ YAŞAR (Samsun) - Teşekkür ederim Değerli Başkanım.

Komisyonun kıymetli üyeleri, Sayıştayın değerli temsilcileri, kurum yöneticileri; öncelikle hoş geldiniz.

Ben sadece madde üzerinde şu an konuşmak istiyorum. Tabii, soruları detaylıca arkadaşlarımız sordu gerek Denizli Milletvekilimiz Yasin Öztürk Bey, yine İzmir Milletvekilimiz, Bursa Milletvekilimiz Orhan Bey. Aynı tekrara düşmemek için şunu sormak istiyorum: Tabii, 2019 yılını biz şu an denetliyoruz, şu an 2022'deyiz. TİGEM'in asli unsurlarından biri de model oluşturmak yani Türk hayvancılığına, Türk çiftçisine bir model oluşturmak. Şimdi benim anladığım şu: Siz kendi hastalıklarınızla baş edemiyorsunuz yani sonuç itibarıyla ne olduğu konusunda şu an şahsen benim bir fikrim yok yani 2019'dan nereye geldiniz, bununla ilgili ne tür tedbirler aldınız? Rakamlarla, bizde bir adet işte: "Uluslararası standartlarda şu şu aralıkta olursa bu kabul edilebilir." gibi. Bu, bence normal vatandaşın öne süreceği öngörülerdir yani ama asıl olanın, model olanın, modeli geliştirenin, bu işte önder olanların bunların çok çok daha altında olması lazım ki en azından model olabilsin. Dolayısıyla özellikle hastalıklar konusundan bahsediyoruz, bu hastalıkların araştırılması lazım; kaynağı nedir, neden... Herhâlde -muhakkak- bunların üzerinde duruluyordur ama bunlarla ilgili çözüm üretmek de bence sizin en büyük görevlerinizden biri diye düşünüyorum.

Tabii -yer yurt meselesi de dâhil- Türkiye'de yani bu hayvan varlığının hep arttığından bahsediyoruz ama maalesef bugün normal tüketicinin et fiyatlarına ulaştığı rakamların neredeyse 2 kat, 3 katına çıktığını da biliyoruz. Yani madem bu ülke tarım açısından fazla sorun yaşamıyor, hayvan varlığı açısından fazla bir sorun yaşamıyor neden zaman zaman ithalata ihtiyaç duyuyoruz; işte şimdi "20 bin baş angus daha bekliyor." diyorsunuz? Yani şunu söyleyeyim: Yani bugün değil ama geçmişte bu ithalatlar da yapıldı, et ithalatı dahi yapıldı, bence Türkiye'nin artık bunlardan uzak olması lazım. Bu, kesinlikle bizim bugün için kabul edebileceğimiz bir husus değil. Türkiye'nin meraları, arazileri, ekilebilir, biçilebilir alanları buna fazlasıyla yeterli. Eğer burada bir eksiklik varsa ben bizim eksikliğimiz olarak algılıyorum yani bu coğrafyanın, Türkiye'nin kesinlikle et ithal eden canlı hayvan ithal eden bir ülke konumunda olmaması lazım. Burada da asıl görev sizlere düşüyor Sayın Genel Müdürüm; bununla ilgili modelleri oluşturmak, yerli ırklar veya bu işin, bu coğrafyanın yapısına uygun hangi ırkları geliştirecekseniz, hangi ırklar üzerinde çalışacaksanız çalışmanız lazım. Aslında bugün bunları konuşuyor olmak bile bence Komisyon için, bizim için züldür. Bu milletin zaten bir geçmişi var, bugüne kadar da bu işlerin artık çözülmüş olması lazım gelir diye düşünüyorum. Onun için, artık burada somut şeylerle, rakamlarla konuşmak lazım, arkadaşlarımızın da ifade ettiği gibi. İşte "2019'daki durum buydu, bununla ilgili şu, şu, şu tedbirleri aldık, hastalığı yok ettik." gibi. İşte buna benzer "İşte, şu, şu ırkları geliştirdik, hayvan varlığını bunların üzerinden buraya taşıdık." İşte embriyodan bahsediyorsunuz, tohumculuktan bahsediyorsunuz, nereden nereye geldiğinizi biz şahsen görmek istiyoruz, rakamlarla konuşmak lazım, rakamların üzerinde durmak lazım.

Tekrara düşmemek için arkadaşların sorduğu soruları tekrar etmek istemiyorum, aynı cevapları Komisyonun bütün üyelerine de göndereceksinizdir diye de düşünüyorum.

Görevinizde başarılar diliyorum.