TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Şimdi, az önce "Sokak başına bir noter mi açmayı düşüneceksiniz?" diye espriyle sorduğum sorunun ete kemiğe bürünmüş kısmı bu maddelerin içerisinde var. "Boşalan, açılan, dördüncü sınıftan üçüncü sınıfa geçirilen noterlikler" diyor yani noter ihdas etmek mümkün.

Sorunuzun cevabını veriyorum, az önce bana sordunuz ya "Sokak başına açıl..."

BÜLENT TÜFENKCİ (Malatya) - Bu madde olmadan da mümkün.

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Bu tasarruf mümkün, bu tasarruf yaşar, görürsünüz.

BÜLENT TÜFENKCİ (Malatya) - O her zaman mümkün.

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Ya, efendim, açılma nasıl olur?

BÜLENT TÜFENKCİ (Malatya) - Ya, her zaman mümkün.

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Her zaman mümkün işte. Bunu yaparsanız o zaman başka şeylerle karşılaşacaksınız.

BÜLENT TÜFENKCİ (Malatya) - Yok ya, onun ile bunun alakası yok.

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Sayın Tiryaki'nin söylediği niyet ile uygulama farklı yere gelecek. Ben anlatıyorum ama siz çaba göstermiyorsunuz beni anlamaya.

BÜLENT TÜFENKCİ (Malatya) - Çaba gösteriyoruz da siz niyet okuyorsunuz.

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Ya, niyet okumak... Kanunun metnini bu hâlde yaparsanız size...

BÜLENT TÜFENKCİ (Malatya) - O tartışılır ama...

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Bir müsaade edin, ben anlatayım.

BÜLENT TÜFENKCİ (Malatya) - Ya, bir şey söylüyorum: Bunu her köşe başında istediğin zaman açabilme... Öncesi neyse şimdi de aynı.

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Ya, arkadaşlar, yaptınız demiyorum, ben de diyorum ki: Bu getirdiğiniz değişiklik kamu yararı açısından sorgulandığında bu açılmaları tetiklemeye yönelik bir tablo da taşıyor diyorum; bakın, yaşanacak bunlar. Şimdi, siz, sadece son hâl kâğıdıyla beraber boşluk doldurma gibi bir yola girerseniz noterlikleri de ihdas edersiniz, açarsınız, oraları da boş kabul eder bunlarla doldurursunuz. Bu bir hukukçu yorumu, niyet değil; anlaşılmayacak bir şey yok, çok net.

ABDULKADİR ÖZEL (Hatay) - Abdullah Bey, kaç tane ihdas edildi şimdiye kadar, sayıları var mı?

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Hayır, olacağı da anlatıyorum; sizin elinize kalırsa olacak da sizin elinize kalmaz.

Şimdi, ikinci konu son hâl kağıdıyla ilgili. Atilla Bey açıklama yaptı. Arkadaşlar, Noterler Birliği Başkanı burada, soruyorum: Son hâl kağıdı, şeffaf bir kağıt mıdır yoksa Bakanlığın kasasında...

MAHMUT ATİLLA KAYA (İzmir) - Ya, "Yok böyle bir kâğıt." diyordunuz, "Biz çıkardık." diyordunuz, şimdi "şeffaf" mı diyorsunuz? 89'dan beri uygulanıyor.

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Ya, arkadaşlar... Ya, soru soruyorum, anlamaya çalışıyorum.

BAŞKAN ABDULLAH GÜLER - Bir dakika...

MAHMUT ATİLLA KAYA (İzmir) - "Biz yeni çıkardık." diyordunuz, şimdi "Şeffaf mı?" diyorsunuz.

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Hayır, kim size "Yeni çıkardık." dedi. Son hâl kağıdıyla esas almayı anlatıyorum şimdi, dur.

MAHMUT ATİLLA KAYA (İzmir) - Öyle diyordunuz ama bilmiyordunuz bile 89'dan beri...

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Ya, sen yasa teklifi getirdin, biraz daha ağır ol da dinle ya.

BAŞKAN ABDULLAH GÜLER - Tamam, tamam, arkadaşlar...

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Son hâl kağıdı ilgilisinin dışında kimsenin vâkıf olabileceği bir kâğıt mıdır? Değildir, değil mi? Şeffaf değildir, aleni değildir. Siz, son hâl kâğıdı iyi olan yüzlerce noter arasından -atıyorum- Bakanlığın tasarrufuna 3 kişiyi bıraktığınız zaman bu tasarrufun doğru kullanılıp kullanılmadığını kim takip edecek ve nereden takip edecek? Yasa yapıyorsunuz, size objektif şeylerle uğraşın diyoruz. Ya bunu bilerek yapıyorsunuz -özür dilerim- ya da bilmiyorsunuz, e bilenlere sorun o zaman. Bakın, Noterler Birliği Başkanı "Bize sorulmadı." diyor. Son hâl kâğıdı, şeffaf bir kağıt değildir. Son hâl kâğıdına bakılarak değerlendirme yapılmaz demiyorum ama...

MAHMUT ATİLLA KAYA (İzmir) - Ama eskiden de böyle, yeni bir şey getirmiyoruz.

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - ...Anayasa'nın 10'uncu maddesine göre eşitlik ilkesi orada çok açık dururken, 500 tane noterin aynı pozisyonda son hâl kâğıdı iyiyken Adalet Bakanlığının oradaki tasarrufu nasıl yapacağını kim denetleyecek, kim denetleyecek?

MAHMUT ATİLLA KAYA (İzmir) - Kıdem...

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Kıdemi aynı. Kim denetleyecek? Bakın, bunlar objektif şeyler değil. Bunlar bizim burada dile getirmeye çalıştığımız bu ülkedeki çalışma barışını bozabilecek şeyler ve Anayasa'nın 10'uncu maddesine de aykırı bir düzenleme bu anlamda ama benim size bir şey anlatma şansım yok ki, gözünüzün önünde Noterler Birliği Başkanı "Bize sorulmadı." diyor, siz diyorsunuz ki "Biz herkesle görüşüyoruz."

Arkadaşlar, bizim burada kötü niyetimiz yok; bu, noterlerin ve kamunun hayrına bir uygulama olsa size destek veririz, açık açık söyleriz ama bu rahatsız edici bir uygulama; Anayasa'daki eşitlik ilkesine aykırı, objektif değerlendirmeye aykırı, siyaseten ya da başka bir şekilde keyfî olarak kullanılacak bir alan. Noterler de sonuçta yargısal faaliyetlerin çoğu zaman parçası hâline geliyorlar. Böyle bir keyfîlikte güven kurumlarını bu keyfîliğin eline teslim etmeye bizim "evet" dememizi nasıl bekliyorsunuz?