| Komisyon Adı | : | SAĞLIK, AİLE, ÇALIŞMA VE SOSYAL İŞLER KOMİSYONU |
| Konu | : | Kayseri Milletvekili İsmail Tamer ve 51 Milletvekilinin, Sağlıkla İlgili Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/4485) (Tali komisyon) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 08 .06.2022 |
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Şimdi, biz, sağlığın bir hak olduğunu ve bütün yurttaşların, bu coğrafyada, bu sınırlar içerisinde yaşayan bütün herkesin sağlık hakkından yararlanması gerektiğini, parasız bir şekilde yararlanması gerektiğini savunuyoruz. Sağlığın satılamayacağını, satın alınamayacağını düşünüyoruz. Siz "Aslında sosyal devlet görevini görüyor ve ihtiyacı olan yani yoksulluk testini geçemeyen yurttaşlara sağlık zaten ücretsiz olarak sağlanıyor." dediniz, o yüzden bir sorun görmüyorsunuz ama burada biz zaten sorunun kendisiyle karşı karşıyayız çünkü burada aslında yurttaşların sağlık hizmetini satın alamadığını, borçlandığını ve ödeyemediğini görüyoruz. Dolayısıyla aslında bu madde sağlık sistemindeki ciddi bir soruna işaret ediyor, paralı sağlığın yanlış bir şey olduğuna işaret ediyor. Bunun, bu borcun aslında tamamı silinmeli tabii ki, böyle kademelendirilmesini de doğru bulmuyoruz. "Yoksulluk testi" kavramına da itiraz ediyoruz yani yoksulluk testi hem aşağılayıcı bir şey...
BAŞKAN RECEP AKDAĞ - Gelir testi...
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Gelir testi... Yani sonuç olarak yoksulluğunu test ediyorsunuz yurttaşın. Dolayısıyla bir evi olup ama hiç işi gücü olmayan insanlar, işsiz güçsüz insanlar sağlık hakkına erişemiyorlar sonuç olarak
Bir de burada mültecilerle ilgili, zorunlu nedenlerden göç ettirilenlerle ilgili tartışmaları çok yanlış bulduğumu söylemek istiyorum. Sonuç olarak, bu coğrafyada yaşanan meselelerin üstünü örten de bir tartışma yani birisi birisinin önüne haksız bir şekilde geçmişse tartışma olur, evet, tamam ama burada Suriyeliler varsa ya da göçmenler varsa, mülteciler varsa -ki var, sayıları da her geçen gün artıyor- demek ki biz bu insanları da kapsamak zorundayız, sağlığa erişimlerini sağlamak zorundayız çünkü hem sağlık evrensel bir haktır ve ayrıca... Hekimler de yemin ediyorlar değil mi? Yani kim olursa olsun sağlık hizmeti vermek durumundalar ve aslında kendisine "sosyal demokratım" diyen ya da kendisini -insani değerler açısından- insani değerleri güçlü olarak tanımlayan kim varsa, demokrasiyi savunan, eşitliği, adaleti savunan kim varsa burada, insanları Suriyeli ya da şuralı buralı diye sağlık hakkına erişimde ayrıştırmaması gerekiyor. Mademki bölgede bir savaş politikası var, bu savaştan dolayı Türkiye'ye zorunlu olarak göç eden milyonlarca Suriyeli için, burada yaşıyorlarsa, burada ayakta kalmaya çalışıyorlarsa Türkiye Cumhuriyeti bu insanların ihtiyaçlarını da karşılamak zorunda. Tabii ki önce bu zorunlu göçün sebeplerini ortadan kaldırmak durumundayız. Zaman da çok ilerledi, o yüzden çok uzatmadan şunu söylemek istiyorum: "Suriyeliler şu haktan yararlanıyor, Türkiyeliler yararlanmıyor; şöyledir, böyledir." tartışmalarını en temel insan hakları ve demokrasi ilkeleriyle bağdaşmayan tartışmalar olarak görüyorum. Bu coğrafyada yaşayan bütün herkesin sağlığa erişimini sağlamakla bu devleti sorumlu görüyorum, o yüzden de eğer bu hakka erişimin önünde bir engel varsa onlar kaldırılmalı, herkes sağlık hakkından eşit bir şekilde, nitelikli bir şekilde yararlanabilmeli diyorum. Bu madde için de tamamı silinsin, Sayın Bakan Yardımcısı tamamı silinsin, bizim şeyimiz bu.