KOMİSYON KONUŞMASI

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - Şimdi, mecburi hizmetin mecburi hizmetini yapıyoruz sözleşmeli personel statüsüyle.

Ben size şöyle izah edeyim: Ben Kamu Hastaneleri Birliğine bağlı bir hastanede başhekim yardımcısı iken sözleşmem birinci senede feshedildi. Benim asıl kadrom Eskişehir'deydi ve ben Eskişehir'e gitmek zorunda kaldım. Tabii, bu arada benim sözleşmemi fesheden şahıs milletvekilliği bitmiş olan başka bir milletvekiliydi ve bir hekimdi. Bakın, sözleşmemin feshedilme gerekçesi yok; aynı hastaneden takdirname almışım, Sağlık Bakanlığından teşekkür almışım ama sözleşmem birinci senenin sonunda feshedildi, buna engel olabilecek... Bakın, orada bir şey var; devlet hizmet yükümlüsüyüm, bir hastanede, bir acilde çalışıyorum, diyorsunuz ki: "Sözleşme yapar mısınız?" "Tamam, bir ay sonra..." Peki, sözleşme yapmazsa? Sözleşmenin çünkü bir yaptırımı var.

BAŞKAN RECEP AKDAĞ - Siz sözleşmeli değil de normal memuriyetle de yardımcılığa atansaydınız yine görevden alabilirlerdi sizi, orada değişen bir yok.

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - Bakın, Sayın Bakanım oradaki ayrıntıyı bilirler, şöyle söyleyeyim: Sizin kadronuz başka bir ilde ve başka bir ilden başhekim yardımcısı olarak talep ediyorlar, siz de gidiyorsunuz, ondan sonra sözleşmeniz feshedildiğinde aynı hastanede kalamıyorsunuz; biliyor musunuz onu? İlk görev yerinize gidiyorsunuz.

BAŞKAN RECEP AKDAĞ - Tamam, doğru. Normal kadroyla da atansaydınız ilk yerinize dönecektiniz.

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - Hayır. Olur mu öyle şey?

Bakın, buradaki şey Demokles'in kılıcı. Gerekçesiz bir şekilde kullanabiliyor musunuz? Kullanıyorsunuz.

Şimdi gelelim diğer mevzuya; buradaki gerçekten de mecburi hizmetin mecburisidir. Benim orada...

BAŞKAN RECEP AKDAĞ - Madde 11'i mi konuşuyorsunuz?

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - 10, 11 karıştı. Siz 10'da söz vermediniz, "11'de konuş." dediniz, konuşuyorum.

Şimdi, 27 bin personeli alıyorsunuz. Bu mecburi hizmet vasıtasıyla kısmen, işte, bağlayarak -Sayın Bakanım, soruyu size soruyorum- bu insanları Türkiye'de tutabilecek misiniz? Kapıkule'nin ötesine insanların gitmesine engel olabilecek misiniz? Mecburi hizmetin ötesinde tüm sözleşmeli personel yoluna gitseniz acaba hani böyle arkadan dolanıyorsunuz, Türkiye'nin değişik yerlerinde zoraki tutmaya çalışıyorsunuz ve bu yolla engelleyebileceğinizi zannediyorsunuz. Ben size şöyle söyleyeyim: Gelen binlerce mesaj var, hiçbirisi de gitmekten vazgeçmeyecekler. Çünkü şurada görüşmüş olduğumuz yaklaşık 11 maddenin 11'i hemen hemen fiyaskoya yakın. Cevap veremiyorsunuz, hazırlıksız gelmişsiniz; samimiyetle söylüyorum. Hâlâ bana ve arkadaşlarıma -neden yedi ay önceki kanun teklifini geri çektiniz ve oradaki maddeleri zayıflattınız; o zaman bazı üstün nitelikleri vardı- sizin kendinizin de oy verdiği, oy birliğiyle kabul ettiğimiz şeylerin neden geri çekildiğini izah edemediniz.

İSMAİL TAMER (Kayseri) - Bir ay sonra konuşalım.

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - Bir saniye... Neden bir ay sonra? Şu anda konuşalım, ya şimdi ya asla.

İSMAİL TAMER (Kayseri) - Şimdi, şunun için: Bu getirdiğimiz kanunla o zaman çektiğimizden çok daha fazlası hekimin eline geçeceği için bir ay sonra.

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - O zaman neden kaldırıyorsunuz? Bakın, yok öyle bir dünya.

(Gürültüler)

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Ben size bir şey söyleyeceğim: Emeklilikte üçte 2'si bitmiş, üçte 1'i kalmış.

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - İsmail Bey, ben size son bir cümle söyleyeceğim: Sizler gitmedikten sonra kimler gitmeye devam edecek?

Teşekkür ediyorum.