KOMİSYON KONUŞMASI

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Şimdi, efendim, bu millî mevzulardaki duyarlılık kimden gelirse alırız, başımızın üstüne koyarız, onu çok saygıdeğer buluruz. Zaten bizim siyasetimizin zeminini de bu inşa etmiştir, bu teşkil etmiştir. Dolayısıyla kimden gelirse saygıdeğerdir ama gerçeği tahrif etmemek lazım. Bizim duruşumuzu herkes bilir. "Biz"den kastım, bütün arkadaşlarımız, siyaset kurumu olarak herkesi kastediyorum ben. Bugüne kadar ne yapmışız bu mevzuda ki bir nakısa koyalım, siz de onun üzerine bina edin; böyle bir şeyimiz yok bizim. Ben ne diyorum arkadaşlar? Elimde bir belge var. Diyorum ki: Zaten Murat Bey tafsilata girdi, açıkladı, öncesinde de açıklamıştık biz bunu; olmayanlar oluyor, bir daha mükerreren açıklıyoruz. "Bunun örneği var mı?" dedi bir arkadaşımız. Süleyman Bey mi, birisi söyledi "Örneği var mı?"

EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - Ben dedim.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Ya, dedik ki: "Kazakistan'da bakın, oradaki finans merkezinde dil İngilizce, Birleşik Arap Emirlikleri'nde dil İngilizce; bir rekabet söz konusu." Hatta hatta "Yatırımcıları buraya çekme adına bunların yapılmasından doğal ne olabilir?" gibi bir kayıt düştüm.

Artı, bir şey daha söyledim ardından: Ya, biz böyle yeni bir mevzuat geliştiriyor değiliz, var zaten, var olanı buraya dercediyoruz. Diyoruz ki: Şu anda bile bir ecnebi ile bir yerli münasebet kurarken, bir sözleşme yaparken istediği dili kendi aralarında seçebiliyor; kardeşim çok güzel izah etti.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Gayet açık.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Dolayısıyla benim söylediğim de bu, yoksa ben... Yani bana İngiliz dili, bilmem ne...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Peki.

Orhan Bey...

MUHAMMET NACİ CİNİSLİ (Erzurum) - Verilen örnekte...

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Sen aslında, bak...

MUHAMMET NACİ CİNİSLİ (Erzurum) - Değerli Başkanım, lütfen...

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Bir şey söyleyeyim Değerli Başkanım.

Az bir saniye Naci Bey...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Bir saniye, sırayla, geleceğim, size de geleceğim.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Tamamlayayım ben, tamamlamadım.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Önce İbrahim Bey tamamlasın, Orhan Bey, sonra size geleceğim.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Tamamlayayım ben, sonra konuşalım.

Arkadaşlar, bir "kullanma" kavramı kullandı Naci Bey, "Ben bunu kullanırım eğer böyle olsa." filan dedi.

MUHAMMET NACİ CİNİSLİ (Erzurum) - Ya, ben "İstesem kullanırım." dedim.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Neyi kullanacaksın? Ne kadar ayıp bir şey ya! Yani şunu düşünmek bile...

MUHAMMET NACİ CİNİSLİ (Erzurum) - Ben böyle bir şey yapar mıyım ya?

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Naci Bey, bunu düşünmek, bunu dillendirmek bile düşüklüktür kardeşim. Böyle bir şey olur mu ya!