KOMİSYON KONUŞMASI

MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Değerli milletvekili arkadaşlarım, kamu kurumlarımızın değerli temsilcileri, sivil toplum kuruluşlarımızın ve basınımızın değerli temsilcileri; öncelikle hepinizi hürmetle selamlıyorum.

Sağlık çalışanlarımızla ilgili özlük haklarında iyileştirme öngören bir kanun teklifini görüşüyoruz. Pandemi nedeniyle yaklaşık iki buçuk yıldır tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de zorlu bir süreç yaşanmıştır, hâlen de tam kurtulmuş değiliz. Sağlık Bakanlığımız süreci etkili ve başarılı bir şekilde yönetmiştir. Sağlık Bakanımız başta olmak üzere salgına karşı fedakârca mücadele ederek canlarını ortaya koyan tüm sağlık çalışanlarımıza tekrar şükranlarımızı sunuyoruz. Doktorlarımıza, hemşirelerimize, bütün sağlık çalışanlarımıza çok şey borçluyuz; ne yapsak azdır. Bu kanun teklifinde esas olarak uzman hekim ve hekimlerin emekli aylıklarında iyileştirme yapılıyor, ayrıca sağlık çalışanlarının ek ödeme oranları artırılmakta. Gösterge rakamlarını, artış oranlarını maddelere gelince detaylı görüşürüz. Yani tüm sağlık çalışanlarımızın ek ödeme oranlarında artış var, uzman hekim ve hekimlerin ayrıca emekli aylıklarında bir artış öngörülüyor.

Evet, ne yapsak az diyoruz. Arkadaşlarımız aralıkta yapılan düzenlemeyi gündeme getirdi; çok doğru, keşke çok daha yüksek iyileştirmeler yapabilseydik. Hani 5 parti bir araya geldik, bir düzenleme yaptık ama belli dengeleri bozduğu görüldü yani 5 parti olarak hepimiz imza attık ama... Nedir mesela? 6400 ek göstergeli bir kamu görevlisinin -müsteşardır, profesördür, işte, genel müdürdür- aldığı emekli aylığın üzerine çıkan bir tablo ortaya çıktı yani ücret dengesi, emekli aylıklarındaki dengelerde bir olumsuzluk ortaya çıktığı görüldü. Bunun üzerine -benim anladığım kadarıyla- bir yandan da biliyorsunuz ek göstergeyle ilgili, kamuoyunda 3600 ek gösterge diye bilinen ek göstergeyle ilgili bir çalışma yapıldığını Hükûmetimiz, Sayın Cumhurbaşkanımız, Bakanımız sürekli gündeme getirdi ve en son ana hatlarıyla da bu konuda yapılan çalışma kamuoyuna sunuldu, ondan sonra bu düzenleme geldi. Sayın Bakanımız, Sayın -teklif sahibi- İsmail Bey, milletvekilimiz bununla ilgili daha ayrıntılı bilgi verecektir yani bu gecikmenin, yedi aydır beklememizin nedenini ben öyle yorumluyorum. "Ek göstergeyle ilgili çalışma da bitsin, buna göre hem ek gösterge sistemindeki dengeleri gözeten bir rakam belirleyelim." denilmiş ve bu teklif de getirilen rakamlar öngörülmüş.

Enflasyonla ilgili de şunu söyleyeyim: Biliyorsunuz hemen önümüzdeki ayın başında yaklaşık yüzde 40 civarında yani beş aylık enflasyona baktığımız zaman yüzde 40 civarında bir artış geleceği, o anlamda enflasyonla ilgili bir telafi ödemesi yapılacağı ortada.

Şimdi, bu düzenleme sadece Sağlık Bakanlığımızdaki çalışanlarla ilgili değil, maddelerde üniversite hastanelerimiz, kamu üniversite hastanelerimizde görev yapan sağlık personelini, Adli Tıp Kurumunda görev yapan sağlık personelini, ayrıca eğitim aile sağlık merkezi veya eğitim aile hekimliğinde görev yapan öğretim üyelerini de kapsayan bir düzenleme yapılmış.

Bunların dışında, eleman temininde güçlük çekilen yerlerde sağlık personelinin çalışmasıyla ilgili 22.000 olan sözleşmeli pozisyonu 27.000'e çıkarılıyor.

Yine, aile hekimlerinin uzmanlık eğitimlerini yapabilmelerini teminen 1/1/2020 tarihinde sona eren süre bu teklifle 1/1/2029 tarihine uzatılmakta.

Burada şunu söyleyeyim yani teklifi incelediğimde benim yorumum o şekilde olacak: Hepimiz ilçelerimizde uzman hekim eksikliğini görüyoruz, taleplerle karşı karşıya kalıyoruz. Ben bir örnek vereyim: Benim Hadim ilçem var, Konya'nın Hadim ilçesi, çok güzel hastanemiz var, ameliyathanesi var ama uzman hekim tutamıyoruz. İşte, bu düzenlemeyle bir anlamda bu sorunları da giderebilecek yeni bir düzenleme getiriliyor, hem de hekimlerimizin Sosyo-Ekonomik Gelişmişlik Endeksi'ne göre (SEGE) 5'inci, 6'ncı bölgelerde kalabilmelerini sağlamaya yönelik düzenlemeler olduğunu da görüyoruz.

Bir düzenlemede de Bakanlığımızın sağlık hizmetinden dolayı biriken alacaklarına bir kolaylık getiriliyor. Buna göre, bir yıl içinde yarısını öderse diğer yarısı terkin ediliyor; ayrıca, 5 bin liranın altında olan alacaklar da terkin ediliyor. Rakamsal olarak, kişi sayısı anlamında bakıldığı zaman ağırlıklı bir kesiminin 5 bin liranın altında borcu olan vatandaşlarımız, kişiler olduğunu tahmin ediyorum ben.

Genel anlamda, şunu da ifade edeyim: Tabii, personel konusu gelince ki Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanımız geçtiğimiz günlerde açıklama yaptı -bizim de yıllardır takip ettiğimiz konu- bu sözleşmelilerin kadro meselesiyle ilgili konuda. Şimdi, Sağlık Bakanlığında baktığımız zaman, gerçekten bir istihdam kargaşası var yani 4/A'lı, 4/B'li, 4/C'li, vekil, taşeron gibi. Bu da yani aynı işlerde çalışanlar arasında özlük hakları bakımından farklı uygulamalar ortaya çıkarmakta, bu da çalışma barışını olumsuz etkilemekte. Bu konuda bir reform gerekiyor aslında, kamu personel rejimiyle ilgili bir reform gerekiyor ama en azından 657'nin 4/A maddesindekilerin "üç artı bir" uygulamasına hemen geçilmesi... Ki onlar yıllardır kadro bekliyor, bir yandan da bizim önce "dört artı bir" diye başlattığımız, sonra "üç artı bir"e düşürdüğümüz bir sözleşmeli uygulaması var, üç yıl sonra kadro alabiliyor. Aynısının tüm 4/A'lılara da tanınmasının olumlu olacağını düşünüyoruz.

Yine, yardımcı hizmetler sınıfında çalışan personelimiz var. Yani, yapılan açıklamalara göre bir ek gösterge veriliyor. Tarihinde ilk defa yardımcı hizmetlere de 600 ek gösterge verilecek ama "Doğrusu nedir?" derseniz artık bu çalışanların genel idare hizmetleri sınıfına, eğer sınıfı uyuyorsa hatta teknik hizmetler sınıfına alınmalarının isabetli olacağını düşünüyoruz.

Tabii, sağlık personel okullarından mezun olan ebedir, acil tıp teknisyenidir, anestezi teknisyenidir, sağlık memurlarıdır, tıbbi sekreterlerdir, bunların da istihdam sorunları yine hepimizin karşılaştığı bir konu. Bunların gerek özelde gerekse de kamuda istihdam edilmesiyle ilgili mutlaka gerekli şartlar, gerekli imkânlar artırılmalıdır diyorum.

Biraz önce ifade ettim, bu sözleşmelilerin dışında, vekillerimiz var, vekil ebelerimiz var; yıllardır onlar da kadro bekliyor, onlara da kadro verilmeli.

Bir de bu taşeron işçilerin kadroya alınmasıyla ilgili uygulamada bir yüzde 70 maliyet şartı getirilmişti, bu şartı taşıyamadığından kadro alamayan ama asli işlerde çalışan -yani laborant, bilgi işlemci, tekniker, kimyager, radyolog gibi- taşeron işçiler var, bunların da yaşadığı bu mağduriyetin giderilmesinin doğru olacağını düşünüyorum.

Maddeler gelince maddelerde daha ayrıntılı görüşlerimizi ifade ederiz.

Ben teşekkür ediyorum. Bu sağlık çalışanlarımızla ilgili, özlük haklarında iyileştirme yapan bu teklifi getirdikleri için de Kayseri Milletvekilimiz İsmail Tamer Bey'e ve arkadaşlarıma çok teşekkür ediyorum.

Hayırlı olur inşallah.