KOMİSYON KONUŞMASI

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - Teşekkürler Sayın Başkanım.

Sayın Bakanım, değerli Komisyon Başkanımız; şimdi, Türkiye'de mayıs ayı itibarıyla yoksulluk sınırı 19.602 lira ve maalesef, çok acıdır ki Türkiye'de şu anda hiçbir hekim bu maaşı alamıyor. Peki, kimler alıyor? Sağlık Bakanlığının 663 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'yle atamış olduğu sözleşmeli personel statüsündeki il sağlık müdürü, ilçe sağlık müdürü, başkan, başkan yardımcıları, başhekim, başhekim yardımcısı, müdür, müdür yardımcısı ve uzman kadrosundaki toplam 9.831 kişi bunun çok çok üzerinde maaş alıyor. Bu maaşlar ne kadar? Profesör ve doçent olan il sağlık müdürleri 60 bin lira, uzman doktor 41 bin lira, tabip 29 bin lira, ilçe sağlık müdürlükleri uzman tabip 30 bin lira, tabip 24 bin lira. En ilginç olan kısmı da burada yaklaşık 2 binin üzerinde bir sayıyı oluşturan, hekim olmayan başkanlar. Peki, bunlar kimler? Dört yıllık lisans mezunu, eski parti üyesi, partinin yönetim kurullarında yer alan -hangi parti olduğunu biliyorsunuz- bu arkadaşlar. Ne kadar alıyorlar? 21.643 lira. Başkan yardımcıları 19 bin lira alıyor. Bu ne revadır? Ben diyorum ki, işte "275'le çarpın, döner sermaye..." vesaire bunlarla uğraştırmayın hekim arkadaşları; gelin, bu hekim arkadaşlara, bu hekim olmayan başkan yardımcılarına, uzman dediğiniz, uzman statüsünde aldığınız sözde stratejik, dört yıllık mezunlara verdiğiniz maaşı verin ve kurtulalım, yoksulluk sınırının bir tık üzerine çıkalım yoksa...

Bir de emekli doktorlara vermiş olduğunuz, tabiplere vermiş olduğunuz bedel toplamda ne kadar? 807 milyon lira. Peki, siz bu sözleşmeli personele ne kadar veriyorsunuz? 2 milyar 235 milyon yani emekli hekimlere vermiş olduğunuzun "Artırdık." dediğinizin 3-4 katını bu sözleşmeli personele veriyorsunuz. Burada alelade, doğru dürüst hazırlanmamış bir kanun teklifiyle gelmişsiniz; fırsatsavar gibi, yasaksavar gibi... Gerçekten de şöyle: 807 milyon. Burada sözleşmeli personel statüsünde "uzman" dediğiniz dört yıllık lisans mezunu arkadaşlara verdiğiniz paranın, verdiğiniz ücretin, şöyle söyleyeyim, 3'te birini, 4'te birini veriyorsunuz. Ayrıca, şu anda buraya 1 kilometre uzaktaki bir doçent arkadaşın aldığı para 13 bin lira; dört yıllık okul mezunu, sözleşmeli ve partili... Bakın, il başkan yardımcısı şu anda stratejik olarak başkan olarak çalışıyor ilin birinde, bir sürü ilde var bu. Toplamda 10 bin kişiyi stratejik personel diye alıyorsunuz; bu 2-3 bin kişiye normal hekimlerin aldığı maaşın çok çok üzerinde, milletvekili maaşının bile üzerinde -kıskanmıyorum- bu maaşları veriyorsunuz. Neden siz 140 bin sağlık personeline, hekime vermiyorsunuz ve bu bedellerle bu hekimleri Türkiye'de tutabileceğinizi zannediyorsunuz? Yoksulluk sınırının altında hekim çalıştırmak Türkiye'ye mi mahsus? Yoksulluk sınırının altında maaş alıyorlar. Şu anda acil serviste çalışan hekim arkadaşım 9.500 lira maaş alıyor, Sıfır döner sermaye alıyor. Ayrıca -daha önce Komisyonda da dile getirmiştim- bakın, acil serviste mecburi hizmet diye atadığınız arkadaş 9 bin-10 bin lira para alıyor, bunun dışında sözleşmeli personel statüsünde çalıştırdığınız arkadaş 25 bin lira alıyor. Bu "eşit işe eşit ücret" politikası ne zaman gerçekleşecek? Aralık ayında getirmiş olduğunuz kanun teklifini niye geri çektiniz vesaire sormuyorum ama bu, yoksulluk sınırının altında devam edecek. O gün Genel Müdürünüz söylemişti, maaşlarda bir kuruş artış yok, emekliye yansıyan kısmı yok. Sadece döner sermayeyi artırıyorsunuz, döner sermayeyi merkezde topluyorsunuz ama bu vebal size yeter. Stratejik personel adı altında atadığınız arkadaşlar, 10 bin kişi nereden alıyorlar, bütçeden değil mi?

Yazıktır diyorum, bu kanun teklifinin Sağlık Komisyonundan bu şekliyle geçmesi bile yanlıştı. Hekimleri yine açlık sınırına yakın, yoksulluğun altında çalıştırmak bu devirde hiç de reva değildir.

Ben şöyle söyleyeceğim, o gün de cümlelerimi o şekilde kapatmıştım: Sizler var olduğunuz müddetçe hekimler gitmeye devam edecek diyecektim ama sizler gideceksiniz, hekim arkadaşlar burada kalacaklar.

Sayın Bakanım, sayın Komisyon üyesi arkadaşlarım, Komisyon Başkanım; teşekkür ediyorum.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Teşekkür ediyoruz, sağ olun.

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - Bu girdaptan kurtulması gerekiyor hekim arkadaşların, gerçekten ıztırap vericidir. Türkiye'deki tüm hekimler yoksulluk sınırının altında çalışıyor ve çalışmaya da devam edecek. Bu kanun teklifinin getirdiği hiçbir şey yoktur. Yani ızdıraplıyım, ben bu hekim camiasının içinde otuz yıl bulunmuşum ve gerçekten bunun farkında olmayan Bakan, Bakan Yardımcıları var. Bu personele 60 bin lira maaş verildiğini, 41 bin lira maaş verildiğini; tıp dışı, sağlık dışı personele 21 bin lira maaş verildiğini Bakan, Bakan Yardımcısı ve eski Bakan, şu andaki Sağlık Komisyonu Başkanı dahi bilmiyorsa yazıklar olsun diyorum.

Teşekkür ediyorum.