KOMİSYON KONUŞMASI

ALPAY ANTMEN (Mersin) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Komisyonumuzu ve değerli bürokratlarımızı saygıyla selamlıyorum.

Üç noktadan bahsetmek istiyorum. Öncelikle, internet haber sitelerinin süreli yayın olarak ele alınması, kanun kapsamına alınması teorik olarak doğru bir şeyse de kanunun ilerleyen maddelerinde, özellikle 29'uncu maddede sanki sosyal medyanın bloklanarak, vatandaşların sosyal medya paylaşımları asgariye indirilerek "web" sitelerinden, internet sitelerinden bir propaganda yapılması amaçlandığı gibi bir his var burada ya da böyle bir şüphe var burada. Bunun bir kere önlenmesi gerekiyor. Kanunda bu konuda -ileriki maddelerde de bahsedeceğimiz gibi- 29'uncu maddenin ve daha sonra, sosyal ağların, mesajlaşma paylaşım sitelerinin veya mesajlaşma uygulamaları üzerindeki tahakkümün kaldırılması belki bu maddelerle ilgili olarak şüphelerimizi dağıtabilir ama aksi kanı olursa "Sosyal medyayı durduralım, vatandaşların haberleşme uygulamaları üzerinden anlık haberleşmelerini keselim ve 'web' siteleri üzerinden algı operasyonları yapalım." gibi bir durum insanın aklına gelebilir. Ama bundan daha da önemli olarak -madde zaten tanımlarla ilgili ama- özellikle özgür olması gereken, özgür bir şekilde vatandaşlarımızın haber alma haklarını, anayasal özgürlüklerini sağlama görevi olan basının İletişim Başkanlığı gibi, Cumhurbaşkanına yani yürütmeye bağlı bir bürokrata, bürokrasiye bağlanması basın özgürlüğüne tamamen aykırı olacaktır. Anayasa'nın hem basın özgürlüğü ve hem de vatandaşların haber alma özgürlüğü ilkeleriyle ve bunun dışındaki pek çok Anayasa hükmüne de aykırılık teşkil edecektir.

Üçüncü ve son bahsetmek istediğim konu ise özellikle basın kartları. Basın kartlarının verilmesinin, yürütmeye bağlı, yürütmenin bir propaganda aracı olarak çalışan, algı operasyonları yapan İletişim Başkanlığı yerine; basınla ilgilenen sendikalara, cemiyetlere veya derneklere bırakılması yani özgür basının basın kartlarını sadece basın emekçilerine vermesinin sağlanması gerekmektedir. Özellikle bu maddede enformasyon görevlerinden bahsediliyor. Ne kadar sayıda olacağı bilinmeyen, ne görev yaptığı bilinemeyen, bilinmeyecek olan devlet memurlarına, kamu görevlilerine basın kartı verilmesi doğru değildir. Dediğim gibi, basın kartlarının sadece ve sadece özgür basın tarafından basın emekçilerine verilmesi gerekmektedir.

Teşekkür ederim.