KOMİSYON KONUŞMASI

ALPAY ANTMEN (Mersin) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Teklifin 29'uncu maddesiyle Türk Ceza Kanunu'nda yeni bir suç tipi getiriyoruz. Bu suç tipinde özellikle "halk arasında endişe, korku veya panik yaratmak" çok subjektif ifadeler, "endişe, korku veya panik". Halk arasında endişe, korku veya panik yaratmak saikiyle iç ve dış güvenlik, kamu düzeni, genel sağlık, 3 tane, yine birbirinden subjektif ve kişiden kişiye, hâkimden hâkime değişecek husus. Gerçeğe aykırı bir bilgiyi kamu barışını bozmaya elverişli şekilde... Kamu barışı kime göre? Yine, hâkimin keyfine göre alenen yaymak suçunu düzenliyor. Allah'tan 2'nci fıkrayla ilgili olarak iktidar milletvekili arkadaşlarımız bir önerge veriyor ve oradaki kafa karışıklığını düzeltiyorlar ama bu maddenin düzenlenmesi, bu maddenin kanunlaşması hâlinde iki önemli husus var. Siyasi olanını önce söyleyeyim: Siz burada insanların sosyal medya paylaşımı yapmaktan caydırmak için, korkutmak için baskı aracı olması için bu maddeyi seçim sathımailine girilmişken getirmek istiyorsunuz. Bir yıldan üç yıla kadar ağır hapis cezası... Türkiye'de hırsızlar dışarıda, uyuşturucu kaçakçıları dışarıda, tonla uyuşturucuyla yakalananlar sokakta geziyor, artık uyuşturucu kaçakçılığını postayla, kargoyla yapmaya çalışanlar bile 1'inci celsede tahliye ediliyor ama sosyal medyada herhangi bir paylaşım yapan bir kişi bu getireceğimiz 29'uncu maddeye göre, Türk Ceza Kanunu'na ekleyeceğiniz bu maddeye göre hemen gözaltına alınabilecek. Hakkında dava açılmasa bile veya dava açılsa beraat etse bile toplumda esas panik ve korkuyu bu şekilde yaymak istiyorsunuz. Seçim sathımailinde bir korku iklimi oluşturarak insanların muhalefet yapmasını engellemek, muhalefet yapanları sindirmek ve iktidarınızı bu şekilde devam ettirmeyi amaçlamak istiyorsunuz.

İşin hukuk tekniği açısından gelirsek siyasi saiklerinizi bir yana bırakalım, bu hüküm Anayasa'nın temel hak ve özgürlükleri düzenleyen 13'üncü maddesine, haberleşme hürriyetini düzenleyen 22'nci maddesine, düşünceyi açıklama ve yayma hürriyetini düzenleyen 26'ncı maddesine açıkça aykırıdır. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, biliyorsunuz, Anayasa'nın 90'ıncı maddesine göre, Türk mevzuatında Anayasa hükmüdür, orada da Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin ifade özgürlüğünü düzenleyen 10'uncu maddesine açıkça aykırılık teşkil etmektedir. Bir madde getireceksiniz ve bu maddeyi siyasi saiklerle kullanacaksınız ve Anayasa, birçok hak ihlaline sebep olacaksınız ve Türkiye de zaten Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinden birçok tazminat cezası alıyor, bunu da artıracaksınız.

Ha, şunu söylemekte yarar var: Bu maddeyi uygulamaya geçmeden, ceza davaları açmadan iktidarınız bitecek. Bu maddeyi de Cumhuriyet Halk Partisinin iktidarında herhâlde ilk haftalar içinde kaldıracağız diyorum.

Komisyonu saygıyla selamlıyorum.

Teşekkür ederim.