| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 6085 sayılı Kanun'un 16'ncı maddesi gereğince siyasi partilerin TBMM'deki temsil güçleri oranına göre Plan ve Bütçe Komisyonu üyeleri arasından ad çekme usulüyle belirlenecek 15 üyeden oluşacak Sayıştay Başkanı ve Üyeleri Ön Seçim Geçici Komisyonu kurulmasına ilişkin karar |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 22 .06.2022 |
EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Ya, arkadaşlar, yani şimdi samimi konuşalım, biz bizeyiz. Biz çok saf değiliz yani bizi öyle algılıyorsanız lütfen öyle algılamayın.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Hiç saf değilsiniz.
EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - Yani hayır, şunun için söylüyorum: Siz şimdi oyla... Bunun nasıl olduğunu ben bilemiyorum ama istediğiniz insanları seçtireceksiniz; çoğunluğunuz var, seçtireceksiniz. Ben sadece bir şeyi merak ediyorum yani anlayışınızla ilgili olarak: Şimdi benim bildiğim kadarıyla, siz, iktidarınızda, en küçük memur dahi alınırken "mülakat" diye bir mekanizma çalıştırıyorsunuz; sınava giriyor, sınavlarda kazananları listeliyorlar ve ondan sonra da mülakata alıyorlar, mülakatta sordukları sorularla bir şekilde eliyorlar veya neyse tercihlerini yapıyorlar. Şimdi bu arkadaşlar Sayıştay gibi çok önemli bir kurumda görev alacak olan arkadaşlar. Biz bu arkadaşları tanımıyoruz, sahip oldukları değerleri bilmiyoruz, fikirleri bilmiyoruz. Yani...
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Cora tanıyor.
UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Sayın Bülent Bey, bizler cevap versek sonra gitseydiniz.
EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - Bir dakika, bir dakika... Durun arkadaşlar, bir dakika...
Kime söylüyorsunuz?
SALİH CORA (Trabzon) - Araştır.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Cora, seni ziyaret etmiş, sen tanıyorsun, sen bize anlat.
EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - Başkan... Müsaade edin.
SALİH CORA (Trabzon) - Araştırın; iyi midir, değil midir? Araştır.
EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - Cora, bir dakika ya! Bir dakika müsaade edin ya!
(Uğultular)
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, bir dinleyelim, lütfen...
EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - Geçen sene miydi, iki sene önce miydi ne, benzer bir seçim yaptık.
SALİH CORA (Trabzon) - Telefonla ara, tanış, araştır.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Kendi tercihleri, ne diyebilirim?
EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - Ya, arkadaşlar, bu böyle olmaz, olmaz, olmaz; Sayın Cora, olmaz.
Bakın, yani en basit şöyle söyleyeyim, diyorum ya: En basit bir memuru dahi alırken...
SALİH CORA (Trabzon) - Siz mülakata karşı çıkmıyor musunuz?
EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - Bir dakika ya... Bu doğru değil mi? Yanlış mı söylüyorum? Mülakat diye bir şey yapılıyor.
SALİH CORA (Trabzon) - Siz mülakata karşı değil misiniz?
EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - Ya, Salih, bir dakika sussana ya.
SALİH CORA (Trabzon) - Mülakata karşı değil misiniz?
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Salih Bey, lütfen... Ama her şeyin bir haddi var, çok aştınız dozajı. Lütfen...
Buyurun.
EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - Ya, biz üniversitede sınav yapıyoruz asistan almak için. Ondan sonra, çocukları karşımıza alıp konuşuyoruz, ne düşünüyorlar, nasıl düşünüyorlar; kendi kurumumuzun perspektifi içinde bir değerlendirme yapıyor herkes kendisine göre. Şimdi, benim anlamadığım -iki sene önce de bu mesele böyle konuşulmuştu- yani tamam, bu arkadaşların hepsi layık insanlar da olabilir yani bizim bu kuruma, bu insanlara bir itirazımız yok ama hani "Bu insanları tanıyarak, mülakat yaparak neden seçmiyoruz?" sorusunun cevabını bana biriniz versin lütfen çünkü iktidar en küçük memur alırken bunu yaparken en yüksek memur alırken niçin bunu yapmıyor? Dolayısıyla da şaibe düşürülüyor doğal olarak ve sonuç olarak. Yani onun için bilemiyorum ama... Sizlerin vicdanına mı diyeyim, aklıseliminize mi diyeyim, demokrasi anlayışınıza mı, inancınıza mı diyeyim ama oraya seslenmek için söyledim bunları. Yoksa biliyorum yani biz o kadar -dediğim gibi- saf insanlar değiliz. Siz zaten seçeceksiniz seçmeyi düşündüğünüz insanları.