KOMİSYON KONUŞMASI

UĞUR BAYRAKTUTAN (Artvin) - Sayın Başkan, değerli üyeler; şimdi bir önerge geldi, bu önergeden şunu mu anlıyorum: 8'inci maddeyi, şeyi çekiyor musunuz, bu, yetkiyle alakalı, Ankara, İstanbul, onu...

BAŞKAN AHMET AYDIN - Değişiyor.

UĞUR BAYRAKTUTAN (Artvin) - Biraz değişiyor mu?

BAŞKAN AHMET AYDIN - Biraz değişiyor.

UĞUR BAYRAKTUTAN (Artvin) - Ben şimdi mevcut hâliyle konuşayım da...

BAŞKAN AHMET AYDIN - Buyurun.

UĞUR BAYRAKTUTAN (Artvin) - Şimdi, bu 8'inci maddedeki düzenlemede "Bazı şeylere ilişkin bir sınırlama yapıyor Bu uyuşmazlıkların çözümünde bölge idare mahkemesinin bulunduğu; Ankara, İstanbul, İzmir, Konya, Adana, Erzurum idare mahkemeleri yetkilidir. Bu mahkemelerin; bu maddede belirtilen uyuşmazlıklar bakımından yargı çevresi ile aynı yerde birden fazla bulunması halinde bu uyuşmazlıkların hangi idare mahkemesinde görüleceği Hâkimler ve Savcılar Kurulunca tespit olunur." ve arkasından da "Resmî Gazete'de yayımlanır." diyor. Bunun gerekçesi de şu -çok ilginç bir gerekçe koyulmuş, bir hukukçu olarak çok ilginç geldi bana- şöyle diyor: "Askeri hizmete ilişkin idari işlem ve eylemlerden doğan davalar Türkiye genelinde idari yargı mercilerinde görülmektedir. Verilen kararlara ilişkin istinaf mercileri de yetkili bölge idare mahkemeleridir." Bunda gerekçe olarak da şunu yapıyor: "Bu durum aynı olay veya aynı nitelikteki eylem ve işlemlere ilişkin Türkiye'nin çeşitli yerlerindeki mahkemelerden farklı kararlar verilmesine yol açmakta..." Şimdi, bu, gerekçe olamaz. Başkanım, yani böyle bir gerekçe olabilir mi? Türkiye'nin çeşitli yerlerindeki mahkemeler farklı kararlar veriyordur, bu şeyin sorunu değil ki. Yani "Biz bunu önleyelim, şu mahkemelere verelim." diye bir yol göstericilik olamaz hukukta. Buna ilişkin eğer farklı şey var varsa "tevhidi içtihat" diye bir şey vardır veya içtihada ilişkin bir şey oluşturur, "Yanlış hesap Bağdat'tan döner." misali yanlış yapar, istinaftan döner, temyizden döner. Yani bunun gerekçesi bu olamaz.

Şimdi, buradaki kaygı da şu, diyorlar ki: "Bizim için, adalette önemli olan, hak arama özgürlüğüdür." Hak arama özgürlüğünden yana vatandaşın adalete erişimine ilişkin veya bir asker kişinin adalete erişimine ilişkin önünde herhangi bir engel yoksa bu bizim için kolaydır. Ne diyor? Örneğin, Van veya Erzincan'da çalışan bir personel çalıştığı ilde idare mahkemesi olmasına rağmen Erzurum'da dava açmak zorunda kalıyor bu uygulamaya göre, öyle mi? Erzurum'da dava açmak zorunda kalıyor. İdari davada duruşma yapılacak olması hâlinde ise yine Erzurum'da kalacaktır, yine Diyarbakır, Batman, Mardin, Siirt, Adıyaman, Şanlıurfa, Malatya ve Elâzığ illerinde bir personel, çalıştığı ilde idare mahkemesi olmasına rağmen Gaziantep'e gidecektir. Yani bunun mutlaka düzeltilmesi gerekiyor. Biz yetkiyi belirliyorken -tabii hâkim ilkesini de göz önüne alarak- görevi belirliyorken bu şekildeki bir düzenleme çok subjektif bir düzenleme. Yani 8'inci maddede bunu yapıyorken neyi amaçlamışlar, kanun koyucu neyi amaçlamış veya bu bize geliyorken ne amaçla gelmiş; bunu anlamış değilim, bunu düzeltmemiz gerekir. Yani bana göre, Sayın Bakan bunu bir kere açıklasın. Sayın Bakan bunu açıklıyorken de bunun gerekçesi nedir? Yani adalete erişim daha mı kolay olacaktır Sayın Bakan? Hangi amaçla bunu getirdiniz? Yani 10 yetkili mahkemenin belirlenmesindeki amaç nedir?

BAŞKAN AHMET AYDIN - 9.

UĞUR BAYRAKTUTAN (Artvin) - Efendim?

BAŞKAN AHMET AYDIN - 9 bölge var, belki de 9...

UĞUR BAYRAKTUTAN (Artvin) - Ha, 9'mu?

BAŞKAN AHMET AYDIN - 6'dan 9'a genişletiliyor. Yani sizin bu eleştirileriniz de dikkate alınarak biraz daha...

UĞUR BAYRAKTUTAN (Artvin) - Evet, şimdi bir de önerge verdiler ya; altında Feyzi Bey'in ve İsmail Bey'in önergesi var, gerekirse onlar da bir açıklama yapsınlar. Yani biz en azından onu bir hukuki açıdan yani...

BAŞKAN AHMET AYDIN - İsterseniz, Sayın Bakan Yardımcımıza söz verelim.

UĞUR BAYRAKTUTAN (Artvin) - Bir de şunu söyleyeyim, ben de Refik Bey'e kendisini incitmeden bir şey söyleyeyim: Bakın, biz Parlamentodayız. Ben sizi anlıyorum, tamam şey de olabiliriz. Bu Parlamentoda eğer, Millî Savunma Komisyonunda arkadaşlardan birileri eğer bu iki terör örgütüne sempati duyuyorsa bu ülke bitmiştir arkadaşlar, başka bir şey aramaya gerek yok. Millî Savunma Komisyonunda eğer böyle bir itham yapılıyorsa... Gerçekten burası göz bebeği bir Komisyon, çok önemli... Burada, bakın, muhalefet olayı yok; muhalefet çok enderdir. Biz Makine Kimyada bile muhalefette bulunuyorken, Makine Kimyaya ilişkin önergeler geçiyorken çok saygılı ve çekinceli davrandık. Millî güvenlikte muhalefet olmaz, ulusal çıkarlarda muhalefet olmaz. Sizden bir... Ben sizden büyüğüm -beni affedin, bağışlayın- daha dikkatli... Birbirimizi incitmeyelim, onu söylüyorum.

Teşekkür ediyorum.