KEMAL ÇELİK (Antalya) - Sayın Başkan, KİT Komisyonunun çok değerli üyeleri, Devlet Demiryollarımızın çok değerli Yönetim Kurulu Başkanı, Sayın Genel Müdürümüz ve kurumun çok değerli üyeleri; hepiniz hoş geldiniz.

Gerçekten, demir yolları modern çağda çok önemli. Özellikle bizim ülkemizde demir yolları kültürü biraz zayıftı ama son yıllarda inşallah gelişiyor. Osmanlı'nın son dönemlerinde demir yollarına çok önem verildi ama Osmanlı yıkıldı maalesef. Yani Hicaz Demiryolu gibi önemli bir projeye de imza atılmıştı. Rahmetli Atatürk döneminde de gerçekten demir yollarında çok iyi mesafeler alındı ama rahmetli Atatürk'ten sonra da bir anda durdu.

Biraz önce Sayın Peköz bahsetti, bir şey yapmazsanız kaza da olmaz, zarar da etmezsiniz ve o dönemlerde bir şey yapılmadığı için kaza da olmadı, bir şey de yapılmadı, demir yolları kültürümüz de oluşmadı. Ama 2003 yılına geldiğimiz zaman o zamanki Devlet Demiryolları Genel Müdürü Sayın Süleyman Karaman... Aslında soyadının bence "Kahraman" olması lazım.

SÜLEYMAN KARAMAN (Erzincan) - Eyvallah.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Demir yolları açısından çok önemlidir, bence değiştirsin.

Süleyman Karaman personelini gayet güzel çalıştırdı, plan yaptı, proje yaptı, stratejiyi hazırladı, sonra bunu siyasi iradeye sundu. Doğru mu Sayın Genel Müdürüm?

SÜLEYMAN KARAMAN (Erzincan) - Doğru.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Ama Genel Müdürümüz şimdi burada yani kaldığınız yerden devam ediyor. Yani plan yaptı, proje yaptı, stratejiyi hazırladı; Türkiye'nin demir yolu hamlesini başlattı ve siyasi irade de hemen buna karşılık verdi ve gördüğümüz gibi demir yolları her yerde, her tarafta hızla artmaya başladı. Biraz önce arkadaşımız anlattı, belediye başkanlarının vaatleri "Hızlı treni size getireceğiz." olmaya başladı. Bu bile çok önemlidir, artık demir yolu kültürünün gelişmesi çok önemlidir.

Tabii, bir de şunu yaptık biz: Yerli ve millî demir yolu sanayisini de geliştiriyoruz; bence en önemlisi budur. Biz artık önceden hani köprüleri yapamıyorduk, şimdi artık yapar hâle geldik; havaalanı yapamıyorduk, yapar hâle geldik; vagon yapamıyorduk, yapar hâle geldik. Yerli ve millî sanayimiz gelişti tabii, İHA, SİHA yapamıyorduk, yapar hâle geldik ama burada en önemli unsur nedir? Özel sektörümüzü devreye soktuk, onun için, özel sektör karşıtlığı da yapmayalım ve bu sayede demir yollarında belli bir zirveye geldik.

Ek ödenek de alacağız, zarar da edilir ama en çok dikkat etmemiz gereken husus, kazalarda çok dikkat etmeliyiz gerçekten yani artık Türkiye, güçlü bir Türkiye; Türkiye teknolojide çok ileri düzeye gelmiş. Kazalarımız mümkünse hiç olmasın yani buna da inanıyorum. Bizim Devlet Demiryolları kadrosu Sayın Genel Müdürümüzün başkanlığında bunu yapacak düzeydedir, bu kalitededir; mühendislerimiz bu düzeydedir, bu kalitededir.

Sayın Genel Müdürümüzle geçenlerde bir vesileyle bizim bir araya gelme imkânımız oluştu. Özellikle, Türkiye'nin turizm başkenti olan, hatta dünyanın sayılı turizm merkezi olan Antalya'nın Eskişehir, Afyon, Burdur, Isparta'dan Antalya'ya giden bir hızlı demir yoluna, bir de tabii, Antalya, Konya, Nevşehir, Kayseri, Kapadokya'ya... Bunlar çok önemli yani biliyorsunuz turistlerin, Avrupa'nın tren kültürü çok fazla. Belki de en çok gelir sağlayacağımız, turizmin daha fazla zirve yapacağı yer demir yoludur; bunu bence hiç ertelemeyelim, uzatmayalım, Türkiye için çok kârlı bir yatırımdır. Biz Antalya olarak galiba bu konuda biraz zayıf kaldık, öyle anlaşılıyor, siyasi olarak bizim zayıf kaldığımız anlaşılıyor. En hızlı yapılması gereken demir yolu, turizm açısından bu demir yoludur Sayın Genel Müdürüm, bunu da kayıtlara geçmesi açısından sizin takdirlerinize sunuyorum.

Ben zarardan korkmuyorum. Ek ödenek isteniyorsa da devlet verir, yeter ki işlerimiz yapılsın, hizmetlerimiz yürüsün. Evet, burada size eleştiriler olacaktır ama ben, Süleyman "Kahraman"ın attığı sağlam temelin devam ettiğini görüyorum ve çok mutlu oluyorum, başarılarınızın devamını diliyorum.