ABDURRAHMAN TUTDERE (Adıyaman) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Sayın Bakan, değerli bürokratlar; hepinizi ben de saygıyla selamlıyorum.

Bütçenin, özellikle ek bütçenin geneli üzerinde sabahki görüşmelerde Sayın Kuşoğlu ve partimizin diğer Plan ve Bütçe Komisyonu üyeleri değerlendirmelerini yaptılar; tekrara girmeyeceğim.

Kanun teklifinin genel gerekçesine baktığımızda, özellikle bu ek bütçeye Elâzığ, Malatya, Adıyaman illerinde meydana gelen depremler nedeniyle yapılan afet konutlarının yaratmış olduğu harcamaların da gerekçe olarak gösterildiğini görmekteyiz. Ancak Sayın Bakan, Adıyaman'ımızda 2017 yılında ve 2018 yılında 2 deprem yaşadık, özellikle Samsat merkezli, daha sonra da Sivrice depreminden de Gerger ve Sincik ilçelerimiz etkilendi. Ne yazık ki aradan beş yıllık bir zaman geçti, şu an Samsat'ın köylerinde, daha birçok köyünde yurttaşlar konteynerlerde yaşıyor ve beş yıllık süre içerisinde bu yurttaşlarımıza afet konutları yapılmadı ve insanlar çaresiz bir şekilde bekliyorlar; yazın sıcağında, kışın soğuğunda beş yıldan beri sizlerden destek bekliyorlar ve sizin, evleri yapmanızı bekliyorlar. Öyle anlaşılıyor ki siz gerekçe olarak Adıyaman'daki afeti göstermişsiniz ama baktığımızda, Adıyaman'a afet konutu yapılması için herhangi bir ödenek olup olmayacağı da meçhul. İnşallah -burada gerekçede ilimizin ismini kullandınız- buradaki ödenekten de bir an evvel oradaki konutların yapılmasına para aktarırsınız.

Sayın Bakan, tabii, bütçeye baktığımızda ve sizin gözlerinizdeki ışıltıya baktığımızda, ben, işin açıkçası, özellikle GAP projesine ilişkin... GAP Projesi Türkiye'nin en prestijli projesiydi, aradan yirmi yıl geçti, AK PARTİ iktidarının yirmi yılı geçti ve ne gözlerinizdeki ışıltıda ne de şu anda görüşmelerini yapmış olduğumuz bütçede özellikle böyle ciddi projelere bir kaynak aktarılmadığını, aynen 2022'nin başındaki bütçe gibi faiz giderlerine ve genel kamu giderlerine ödenek ayrıldığını görmekteyiz. Sizin gözlerinize baktığımızda -buradan da görüyorum- Adıyaman'da yarım kalan hiçbir kamu projesine, ödenek yetersizliği nedeniyle ihalesi iptal edilen projelere bir çare göremiyoruz, bir para göremiyoruz.

Sayın Bakan, bu ek bütçede de öyle anlaşılıyor ki bizim taleplerimiz karşılanmayacak, vatandaşlarımızın yıllardır özlemini çektiği yatırımları alamayacağız gibi görünüyor. Şu anda buna ilişkin bir çalışmanız olacak mı, merak ediyorum.

Sayın Bakan, bir de -sabah arkadaşlarım da sordu, ben de bir sorayım- özellikle Merkez Bankası dalgalı kurdaki yükselişi engellemek adına örtülü olarak ne kadar döviz harcadı? Bu konuda kamuoyunun da beklentisi var, hepimizin beklentisi var; bu konuda da bir açıklama yaparsanız en azından milletin vicdanı da rahatlar.

Tabii, bu bütçede ne atama bekleyen öğretmenlere ne sağlık çalışanlarına ne de şu anda aracına, traktörüne mazot koyamayan çiftçilere, işçilere, Türkiye'de yaşayan yurttaşları gerçekten bu ekonomik krizden kurtaracak herhangi bir derman göremiyoruz, yaralara merhem olacak bir durum da göremiyoruz; sadece bir avuç zengine ve tefeciye, gerçekten kaynak aktarılmasından ibaret.

Biz, bu bütçenin Türkiye'nin şu anda yaşadığı ekonomik krizi çözmeye yetmeyeceğini düşünüyoruz ve bu konuda iktidar olarak sizlerden daha somut ve gerçekçi çalışmalar beklediğimizi ifade etmek istiyorum.

Ben ek bütçenizin hayırlı olmasını diliyorum