CEMAL ÖZTÜRK (Giresun) - Sayın Başkan, Komisyonumuzun değerli üyeleri, değerli milletvekilleri, Sayın Bakan Yardımcısı ve bürokratlar, basınımızın değerli mensupları, değerli çalışanlarımız; ben de hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Şimdi, kamuoyumuzda uzun süreden beri bir beklenti hâline gelmiş olan bu 3600 ek gösterge talebi, bugün, inşallah biraz sonra Komisyonumuzun müzakerelerinden sonra Genel Kurula giderek bir şekilde yasallaşarak bu beklentilere cevap vermiş hâle gelecek. Aslında, 1994'ten beri günümüze kadar kamu görevlilerinin yararlanacakları ek göstergelerde kapsamlı bir düzenleme yapılmamış. Bugün inşallah bu konuda ilk defa kapsamlı bir düzenleme olacak. Tabii, 1994-2022 arasında yirmi altı sene geçmiş yirmi altı senede 30 milyonun üstünde insan nüfusumuza katıldı. Tabii ki dünya şartları değişti, yaşam tarzı değişti, kamu görevlilerinin hizmetleri her bakımdan yeni bir şekil aldı. Aslında, şu anda bu düzenlemede ki aslında sadece 3600 değil yaptığımız iş, 36 tane kanunda ve kaç tane de kanun hükmünde kararnamede değişiklik yapıyoruz yani 57 maddelik bir torba kanun teklifini görüşüyoruz. Dolayısıyla, çok sayıda konu var, ben de arkadaşların sitemlerine katılıyorum, kısa sürede bu teklifi ele aldık ve ben de şimdi okudum birçok konuyu fakat daha önce kamuoyunda tartışıldığı için, özellikle 3600 ek gösterge ağırlıklı, teklifin müzakereleri bu ana çerçevede olacağı için... Arkadaşlarımız elime bir şey ulaştırdı: Bu ek gösterge düzenlemesinin etkisiyle ilgili etki analizi. Toplam etkilenecek kişi sayısı 5,3 milyon ki bunun 2,1 milyonu kamu emeklisi, toplam kamu çalışanı da 3,1 milyon olarak gözüküyor bende.

Bir de unvanlara göre çalışan emekli sayıları var. Yine, rakam olarak kayıtlara geçmesi açısından bunları da tadat edeyim. Çalışan din görevlisi 89.058 kişi, emekli din görevlisi de 58.604 kişi, toplam 147.662 din görevlisi bu düzenlemeden etkilenecek .Yine, hemşire toplam 177.873 kişi, öğretmen 1 milyon 300 bin 268 kişi, polis memuru 432.466, devlet memuru, çalışan ve emeklilerin toplamını ben arz ediyorum ve toplamda da hâlen çalışan 1 milyon 407 bin 983 kamu görevlisi, din görevlisi, hemşire, öğretmen, polis memurunun toplamı, emekli de 650.286 olmak üzere toplamda 2 milyon 58 bin 269 kamu görevlisi bu düzenlemeden etkilenecek.

Tabii, değerli arkadaşlarımız konuşurken bazı şeyleri gündeme getirdiler: Bu "adalet" ve "eşitlik" kavramıyla ilgili müsaade ederseniz... Ben, biraz önce -belki hepiniz belki biliyorsunuz ama- bir resim baskısı getirdi arkadaşlar, bunu sizinle paylaşmak istiyorum. Şimdi, eşitlik demek adalet demek değildir, bu resimde gördüğünüz gibi yani "adalet" kavramı ile "eşitlik" farklı; çok güzel bir resim bu, benim de dikkatimi çekti. Şimdi, elbette tüm kamu görevlilerinin katsayılarında 600 puanlık bir artırım yapıyoruz. Bu, eşit oluyor ama adil oluyor mu tabii ki tartışılabilir çünkü görevlerin zorluğu, riski, farklı özellikleri dikkate alınabilirdi. Bununla ilgili de akşamdan beri -size de gelmiştir, Komisyon üyelerimize- farklı farklı gruplardan talepler yağıyor. Bilhassa -önümde mesela- bir üniversite mensubumuz şöyle diyor: Mesela "Üniversite genel sekreter yardımcısına bağlı daire başkanının ek göstergesi genel sekreter yardımcısından yüksek, bu, hiyerarşiye aykırı ve adil değil." diye bir ifade var. Üniversitelerde genel sekreterin yanında genel sekreter yardımcıları da var biliyorsunuz, şimdi, genel sekreter yardımcısı bir arkadaş bana not göndermiş WhatsApp'tan onu da indirdim. Bu konuyla ilgili ben de hatırlıyorum hem Sayın Cumhurbaşkanımızın hem de Çalışma Bakanımızın televizyon konuşmalarında mesela şöyle bir ifade yazmış arkadaşımız, ben de hatırlıyorum böyle bir şeyi: "'Genel müdür yardımcısına bağlı daire başkanının ek göstergesi, genel müdür yardımcısından yüksek; hiyerarşiye aykırı bu tür yanlışlıkları düzelttik.' şeklinde ifadeleri var." diyor Cumhurbaşkanımızın ve Bakanımızın. Ama yeni ek gösterge tablosu olarak yayınlanan listede üniversite genel sekreter yardımcısı 3600, daire başkanı 4200 olarak gösterildi, doğru mu? Bunu not alın, ben doğruluğunu henüz araştıramadım ama böyle bir algı var, bana düştü. Bu doğru değilse zaten mesele yok.

Bir de kaymakamlardan akşamdan beri epey bir sitayiş aldım, kaymakam arkadaşlar diyorlar ki: "Biz ilçede en büyük mülki amiriz ama hâkim ve savcıların durumu bizden daha iyi." gibi bir ifade kullandılar, bunu da dikkatinize sunuyorum.

Şimdi, bu tabii ki sadece 3600'le ilgili değil, kanun teklifimizde onun dışında da diğer konular var, ben onlara girmeyeceğim ama uzun süreden beri beklenen, özellikle başta öğretmen, polis, sağlık çalışanı ve din görevlileriyle ilgiliydi, sonra da tüm kamu görevlilerini ilgilendirdi ki bu hayırlı bir düzenleme.

Emek kutsaldır, emeğe verilecek değer, verilecek ücret hiçbir şeyle kıyaslanamaz, ölçülemez. O bakımdan, teklif sahibi arkadaşımız Orhan Bey olmak üzere bütün Bakanlık yetkililerimize ve çalışan, bu konuya katkı yapan bürokrat arkadaşlarımıza da tebrik ve teşekkürlerimi sunuyorum onlara da. Hayırlı uğurlu olsun, inşallah bir şekilde beklentilere cevap vermiş oluruz diyor ve hepinizi saygıyla selamlıyorum.