KOMİSYON KONUŞMASI

SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Ben de tüm üyeleri, katılımcıları selamlıyorum.

Dün gece getirilen bir kanun teklifi. Meclisin doğal olarak 1 Temmuzda tatile girmesi gereken bir süreçte, 29 Haziranda getirilen ve uzun süredir de toplumda büyük beklentiler olan ve bu alanda düzenleme beklentisi olan alanlar var kanun teklifi içerisinde. Neden bu kadar geç getirildi? Sayın Bekaroğlu da söyledi, birçok kanuni düzenlemeyi içeriyor ve birçok ihtisas komisyonunun da alanını içeriyor. Ama Meclisin kapanmasına iki-üç gün kala, hızlıca getirilip, Komisyonda da hızlıca geçirilip, belki de detaylı değerlendirmeler yapılmadan ilgili ihtisas komisyonlarında, milletvekillerimizin ilgi alanlarını ilgilendiren alanlarda belki birçoğunun -hep söylüyorum- haberi bile olmadan geçecek. Sayın Yegin, emeklerinize sağlık, önemli bir düzenleme getirdiniz Komisyona ve ülkenin gündemine. Ama en azından eğitimle ilgili konuları, Millî Eğitim Komisyonunda detaylı çalışılacak şekilde bir düzenleme yapılsaydı, bir öngörü yapılsaydı... Çünkü akademisyenlerle ilgili "50 (d)" dediğimiz belli araştırma görevlilerinin atandıkları kadrolar ciddi sıkıntıların olduğu bir alan. Bilmiyorum, Yükseköğretim Kurulu temsilcisi kim, ben geç katıldım toplantıya. Yükseköğretim Kurulu temsilcisi ki Başkan Vekilimiz...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Başkan Vekilimiz buradaydı, Cevahir Bey, az önce buradaydı.

SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - Detaylı bilgi verirse iyi olacak bu konuda.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - İlgili madde geldiğinde mutlaka bilgi isteyeceğiz.

SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - En azından o konuları Millî Eğitim Komisyonu detaylı çalışarak, birçok akademisyenin bulunduğu Komisyonda... Gerçekten de önemli düzenlemeler getirilmiş, başta af olmak üzere.

Şimdi 29'uncu maddeyle başlamak istiyorum; bu 29'uncu madde, 2017 yılında eklendi 2547 sayılı Kanun'a, önemli bir düzenlemeydi, YÖK Başkanı Sayın Saraç döneminde getirildi. Burada amaç: AR-GE alanında üniversitelerin kapasitelerini artırmak ve nitelikli öğretim kadroları kazandırmak ve bu amaçla da sözleşmeli doktora sonrası araştırmacı kadrosu getirildi. Şimdi, burada, sizin gerekçede iddia ettiğiniz üniversitelerin akademik niteliklerini artırmaktan daha tezat bir düzenleme getiriliyor. Bir defa kanun maddesindeki araştırma, AR-GE faaliyetleri ve öğretim üyelerinin yürüttükleri AR-GE kapsamındaki görevlendirmeler çiziliyor yani bu çıkartılıyor mevcut kanunda alan genişletiliyor, daha fazla bir nitelik işte sözleşmeli doktor ve araştırmacı tahsis edilecek. Ama yine kanun maddesine yüzde 5 koymuştuk biz burada sınırı bu düzenlemeyi yaparken öğretim elemanı kadrosunun yüzde 5'i ama şimdi bu yüzde 2'ye düşürülüyor yani atanacak sözleşmeli doktora ve öğretim elemanı kadrosu, AR-GE alanı kaldırılıp daha düşük bir düzeye getiriliyor; burada bir tezatlık var.

Bir de, döner sermaye gelirlerinden üniversitelerin bilimsel araştırması, AR-GE için kaynak araştırması isteniyordu bu kanun maddesi konulurken şimdi bu kaldırılıp özel bütçe noktasına dönülüyor. YÖK Başkan Vekili, bu sorulara cevap verirse yani yapılmak istenenle gerekçede söylenen nitelik artırılması konusunda bir tezatlık var. Bu madde önemli bir maddeydi, biz de desteklemiştik; buna değinmek istiyorum.

30'uncu madde de önemli, 50 (d). Şimdi araştırma görevlilerini aynı öğretmenler gibi işte "sözleşmeli", "ücretli", "kadrolu" diye ayırdık ve ciddi bir sorun bu eğitimde. Şimdi üniversiteler için de böyle bir sorun var -Okan Hocam da akademisyen ben de- 33 (a) grubu var, işte 50 (d) grubu var. Şimdi, bunların hepsinin bir defa güvenceli akademisyenlerin, özellikle genç araştırma görevlilerinin... Bir defa bu ciddi bir sorun, bunu Meclisin detaylı çalışması gerekiyor Yükseköğretim Kuruluyla birlikte. Güvenceli bir çalışma ortamı sağlamamız lazım araştırma görevlilerine. Şimdi, burada 50 (d) bu tamam, kısmi bir düzenleme, torbaya da eklenmiş, kısmen bir anda ilişikleri kesilmeyecek araştırma görevlilerinin okulla; bu iyi bir şey ama bu sorunu çözmeyecek. Bir yıl sonra o araştırma görevlileri tekrar... Hadi, bir yıl daha uzatalım, bir yıl daha bir imkân sağlansın ama yine tamam, koşulları sağlamak kaydıyla, belli akademik kriterleri bundan zaten taviz verilmemesi lazım ama şimdi yine güvencesiz bir noktaya gelecek. Bütün araştırma görevlilerinin üniversitelerde güvenceli çalışması noktasında belki hepsinin 33 (a) kapsamına alınarak gerçekten o kriter ve niteliklerde de -ben de akademisyenim- ciddi bir düzenleme yaparak böyle bir detaylı çalışmaya da ihtiyaç olduğunu ben düşünüyorum. Bunları, biz burada, böyle torbada, böyle bir-iki dakikada değil, biz bunları Millî Eğitim Komisyonunda Yükseköğretim Kuruluyla birlikte üniversitelerle ve Meclisimizdeki akademisyen kökenli ve ihtisas komisyonunda görev yapan milletvekilleriyle beraber yapmalıydık.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - Bir dakika lütfen Başkanım.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Tamamlarsanız...

SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - Teşekkür ederim.

Ek madde de, 31'inci madde af yasası getiriliyor. Bu da tabii ki beklenen bir düzenleme, yine, Millî Eğitim Komisyonunda detaylı çalışılması gerekiyor. Burada, tabii, Sayın Yegin, tamam, üniversiteye dönüşlerde bir hak bu, kısmen devletin aldığı bir karar, yapılıyor bu.

Burada gerçekten ciddi bir sorun var; üniversite gençlerinin, üniversitede okuyan öğrencilerin ve mezun olan öğrencilerin ciddi bir istihdam kaygısı var ve ciddi bir beyin göçü var; yine, bu da Millî Eğitim Komisyonunda detaylı çalışılması gereken bir alan. Neden bu kadar genç işsizliği var ve Avrupa'da 1'inciyiz? Birçok genç bölümleri dışında alanlarda çalışmak zorunda kalıyorlar, bu da doğal olarak beyin göçünü tetikleyen bir konu.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Teşekkür ediyorum Sibel Hanım.

Maddelere geçince isterseniz onları tekrar tartışalım.

SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - Teşekkür ederim Başkanım.

Söyleyeceklerim vardı ama sürem de çok kısıtlı.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Maddeye geçince tekrar söz vereceğiz.

SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - Teşekkür ederim, emeklerinize sağlık.